BELÇİKA Başbakanı Guy Verhostadt, Londra'daki terörist saldırılardan hemen sonra, Belçika İstihbarat ve Güvenlik Konseyi'ni toplantıya çağırmış, Belçika Hükümeti de ülke çapında acil önlemler almayı kararlaştırmış...Fehriye Erdal'ı sormak gerekiyor Belçika Başbakanı'na ve hükümetine. Hani şu, Belçika'nın ne Türkiye'ye iade ettiği, ne de yargıladığı Özdemir Sabancı'nın katili THKP/C üyesi terörist Fehriye Erdal'ı!..Fehriye Erdal, ülkesinde canlı bomba gibi varlığını sürdürdükçe, Belçika Hükümeti'nin teröre karşı aldığı veya alacağı önlemlerin ne etkisi olur, ne de önemi...ABD, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Polonya, Rusya ve diğer ülkelerde şimdi tam bir korku ve panik havası var.Fransa'da, bölücü terör örgütü PKK'nın destekçisi Bayan Mitterrand'ın keyfi hâlâ yerinde mi?Terörist örgütler listesine aldıkları PKK'nın Kuzey Irak'taki varlığına karşı bir türlü harekete geçmek istemeyen Başkan Bush başta olmak üzere ABD'nin şahinleri, yine geceleri rahat uyuyabiliyorlar mı?Avrupa Birliği ülkeleri, Türkiye'de otuz binden fazla insanı vahşice öldüren bölücü terör örgütünün eli kanlı üyelerine hâlâ gerilla demeye, Türkiye'deki ayrılıkçı hareketleri bazen alenen, bazen de el altından desteklemeye ve Türkiye'ye gönderdikleri temsilcileri Ankara'dan önce Diyarbakır'ı ziyaret etmeye devam edecekler mi?IRA'dan ve ETA'dan daha vahşi bir terör örgütü olan PKK, yine Avrupa'dan beslenmeyi, Avrupa'dan televizyon yayınları yapmayı ve Avrupa ülkelerinde gazete yayınlamayı sürdürebilecek mi?Rusya, Moskova'daki PKK temsilciliğini hâlâ kapatmayacak mı?Terör önlenebilir mi?TERÖRİZMİ besleyen, terörizme şu veya bu şekilde destek veren ülkeler, terörün hedefi olduklarında, oh olsun demeye yine de insanın dili varmıyor.Çünkü, tarih boyunca konuşulan dillerin en soysuzu olan terör, kendisini besleyen ve destekleyenleri değil, hep masum insanları hedef alıyor. Terörizmin çarpık mantığında, masum insanlar arasında korku, panik ve dehşet yaratmak var.11 Eylül saldırılarından hâlâ ders almamış görünen ABD Başkanı Bush ve terörizmin soluğunu sürekli enselerinde hisseden Avrupa ülkelerinin yöneticileri, bu gerçeği hâlâ anlamak istemiyor ve hâlâ senin teröristin-benim teröristim ayırımı yapıyor.Terörizme karşı uluslararası işbirliğinde ciddi ve samimi olunmadıkça, sadece Müslümanlar'ın terörist olabileceği önyargısı değişmedikçe ve çifte standarttan vazgeçilmedikçe, terörün ABD, İspanya ve İngiltere'den sonra başka ülkeleri de vurması asla engellenemez ve önlenemez.Ateş düştüğü yeri yakarİNGİLTERE'DE görüldü ki, bir ülke, ne kadar güçlü istihbarat ve polis örgütüne sahip olursa olsun, istihbarat ve polis örgütlerinden daha organize ve planlı çalışan uluslararası terör örgütleri, kafalarına koyduklarını yine de yapıyor.Dikkat edilirse, son yıllarda uluslararası terör kavramı çıktı ortaya. Uluslararası işbirliği yapılmadıkça, uluslararası terörle mücadele edilemeyeceğini herkesin artık anlaması gerekiyor. Terörizme karşı uluslararası işbirliği ise bugüne kadar olduğu gibi sözde kalmamalı. Mesela, Türkiye'nin hedef olduğu bölücü terör, maksatlı şekilde, terörizme karşı uluslararası işbirliğinin dışında tutulmamalı.Ateş düştüğü yeri yakarmış. Terör ateşi, dün ABD'ye ve İspanya'ya, bugün İngiltere'ye düştü.Ama unutulmasın ki, o ateş Türkiye'ye otuz yıldır her gün düşüyor ve düştüğü yeri her gün yakıyor!SIRRI YÜKSEL CEBECİ/ Halka ve Olaylara Tercüman
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.