Vergi-zam-ceza teslisi

"Faiz-borsa-döviz teslisi" tanımı, yazılarını zevkle okuduğumuz usta kalem Yusuf Karaca'ya ait. Ülkemizde bir "teslis"tir almış başını gidiyor sevgili okurlar. Teslise feda etmediğimiz bir kurumumuz kalmadı gibi. Her şey, tüm değerler Avrupa Birliği'ne girme adına tuz-buz? Ayaklar altında çiğnenmeyen hiçbir kutsalımız kalmadı gibi.Yüce dinimiz İslam, dinlerarası diyalog projesiyle teslis batılına teslim olmuş durumda. Camide namaz kıldıran imam efendi, arkada saf tutan hacı efendi beraberce "Allah-u Ekber" derlerken dışarıya çıkıp en büyük Amerika diyebiliyorlar. Allah Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin" kesin emrine karşın cümbür cemaat Yahudi ve Hıristiyanları kardeş ilan ediyorlar.Sizlere bu yazımda hükümetimizin yapıştığı en sağlam kulpu olan "vergi-zam-ceza" teslisinden bahsetmek istiyorum sevgili okurlar. Hiçbir geliri kalmayan devletimizin haksız yere vergi-zam-ceza salmada üstüne yok. Milleti canından bezdiren bu uygulamalar gemi azıya almış durumda. Hükümetimiz sineğin yağının yağını çıkarma derdinde. Emeklinin cebine nasıl el atarım, dolaylı vergilere nasıl bir yenisini eklerimin çabasında.İzmir'de her köşe başında trafik polisleri ceza kesmekle meşgul. Günün herhangi bir saatinde Torbalı tarafından İzmir'e gelirken trafik polisleri Kısıkköy mevkiinde adeta pusu kurmuşlar. Gece-gündüz, yaz-kış demeden günün 24 saati nöbetteler, ceza kesmek için. Kısıkköyü geçiniz, havaalanını da geçiniz otoban köprüsünü altından geçtiğinizde tüm araçlar sağa çekmiş durumda. Üç adet polis aracı ceza kesmek için yetişemiyorlar. Söyler misiniz Allah aşkına otobana radar kurmanın caydırıcılığı nedir acaba?Saygıdeğer hükümet yetkililerimiz böyle katakulli bir yöntemden ziyade araba başına her yıl 1000 TL trafik cezası uygulaması getirse daha iyi olur diye düşünüyorum sevgili okurlar. Nasıl olsa millet alıştı, fıttırma noktasında. Zavallı hükümetimiz ne yapabilir ki; "vergi-zam-ceza" salmaktan başka. Devletin gelir getiren hiçbir kurumu kalmadı çünkü. Cumhuriyetimizin kazanımları adeta para kesen KİT'ler yok pahasına, hem de 1 yıllık kârlarına elin ecnebilerine özelleştirme adı altında peşkeş çekilmedi mi? Bugün özelleştirilen en basitinden TÜPRAŞ, TELEKOM, POAŞ, PETKİM, ERDEMİR v.b. kar etmemekte midir?İnanın bu millete yazık hem de çok oluyor sevgili okurlar. Hazine üzerinde oturan dilencilere döndük. İnsanlık onurunu ayaklar altına alan asgari ücrete mahkûm edildik, o da yok. Dünyanın en zengin insanları olması gereken Türk milleti zenginliği kendi öz elleri ile itmektedir. Oysaki vereceği 1 oyla zenginlik yanı başında beklemektedir. Sadece 1 oy? Bu sefer; İŞ-AŞ HAYDAR BAŞ.