Vodafone Firmasıyla yaşadıklarımı daha doğrusu başıma gelenleri “Vodaphone’un Azizliği” yazımda sizlerle paylaşmıştım. Üç aylık süre tabii ki, uzun bir süre öncelikle birilerinin başına bu tür işler gelmesin diye sevgili okurlarımın bu konuda dikkatini çekmek istemiştim. Bu da gazeteciliğin olmazsa olmazlarındandır.
Evet sevgili okurlar, üç aylık bir maceradan sonra, ısrarla ikaz etmem sonucu 12 Mart’ta İstanbul’dan kargoya verilmiş olan Iphone-4 (32 GB Black) aygıtımı orijinal kutusuz olarak 17 Mart 2012 tarihinde Vodaphone Firmasının resmi servisi Arvato Teleservice şirketinin Tarsus’taki temsilcisi Batmaz Elektronik’ten alabilme lüksüne kavuşabildim. Bravo bana doğrusu... Ancak Vodafone’nın Azizliği üzerine yazdığım makalem Vodaphone Firması CEO’su Serpil Timuray Hanımefendi’ye mehd-i senalar düzüldüğü bir devrede çıkması açısından belki yanlış olabilir ama genç olarak bunun da üstesinden geleceğine inancım tamdır.
Yazı anlamlı mıydı, bence anlamlıdan öte biraz da manidardı. Çünkü Tower’lardan aşağıda biz ölümlülerin başına gelenler pek de öyle görünemiyordu, görünmüyordu. Saygıdeğer CEO hanımefendi Fransız Danone firmasından bir İngiliz firmasına transfer oluverdiğinden pek anlayamamış da olabilir. Yazım üzerine Vodafone firması RED Halkla İlişkiler Sorumlusu Uğur Sayın beyler bendenizi aradılar. ‘Bey’le diye kullanıyorum, tabii ki bir mesafe var. Kendilerine hatırlattım, ben bir RED üyesiyim, hani bulunduğum yerde telefonumu alıp değiştirecektiniz? Böyle bir hizmet sunuyordunuz. “Bunun için Vodafone Firmasına fazladan para ödüyorum” dedim. Ama boş veriyorum, kuşkusuz, lütfettiler ancak pişkinlikleri devam ediyordu. Hem elektronik dünyasına hizmet etmiş bir eski bir üst düzey “High-tech”çi, hem de bir “bilim insanı” olarak yaşadığım haksızlıkları bir güçlü firma yetkilisine anlatma becerisi gösterebildim mi? diye hâlâ biraz tereddütte olduğumu da itiraf etmek durumundayım. Ancak şunu peşinen ifade edeyim ki, Vodafone firması çalışanlarının snopluğu konusunda yargım hiç değişmedi, hâlâ da devam etmektedir.
Şeffaflığı oldubitti severim, şimdi kendisine söylediklerimi sizinle paylaşayım. Müşteri firma ilişkisinde her şeyden önce müşterinin manevi tatmini (satisfactory) gelir ki, bu her işten önemlidir. Bazı İngilizce sözcükleri doğrudan bazılarını da parantez içersinde veriyorum, iyice anlaşılsın diye… İşte bunun için Türk Esnafı için “Müşteri Velinimetimdir” bir darb-ı mesel düzeyindedir. Firmanın hâlâ bunu benim üzerimde sağlayamadığını üzülerek ifade etmek istiyorum. Nedeni açık, özetleyeyim.
Birincisi gönderdikleri Iphone-4 (32 GB Black) aygıtı orijinal kutusuz, açıkta gelmiştir. Türkiye’de yaşadığım için yeni olmama olasılığı yüksektir, bu konudaki endişem de elan devam etmektedir. Diğer bir ifadeyle ilgili firma tarafından üç ay süre ile cep telefonu aygıtım alıkonulduğundan Tüketicinin Korunması Yasasına göre orijinal kutulu yenisiyle değiştirilmesi gerekirdi. Bu yapılmamıştır. Bu yasanın açık bir ihlalidir.
Buna bağlı olarak ikincisi ise, yeni teslim edilen cihazın garantisi yenilenmemiş, cihaz sanki düzgün çalışmış gibi cihazı satın aldığım 8 Haziran 2011 tarihinden itibaren garanti süresi değiştirilmemiştir. Bu haksızlıktan öte yazının serlevhası gibi bir başka cinliğin sergilenmesidir. Tüketicinin Korunması Yasasına göre garanti süresi 17 Mart 2012 tarihinden itibaren başlatılmalıdır.
Üçüncüsü Vodafone firması hiç internet kullanmadığım halde tarafımdan internet ücreti tahsil etmiştir. Bunun anlamı sunmadığı bir hizmeti almak demektir ki, derhal iade edilmesi gerekir ama çok arzu ediliyorsa firmaya tarafımdan bağışlanabilir.
İşte böyle sevgili okurlar, olayın ikinci raundu da böyle... Dünyada 30 ülkede faaliyet gösteren ve 40 şebeke ortaklığı bulunan Vodafone firmasının Fransız mobil operatörü SFR’deki yüzde 44 oranındaki hisselerini Vivendi’ye satmasının sebeb-i hikmeti de bu sava dayanmaktadır. Her şeye karşın ne söylerseniz söyleyin Fransızların milliyetçiliği tartışılmaz.
Evet sevgili okurlar, üç aylık bir maceradan sonra, ısrarla ikaz etmem sonucu 12 Mart’ta İstanbul’dan kargoya verilmiş olan Iphone-4 (32 GB Black) aygıtımı orijinal kutusuz olarak 17 Mart 2012 tarihinde Vodaphone Firmasının resmi servisi Arvato Teleservice şirketinin Tarsus’taki temsilcisi Batmaz Elektronik’ten alabilme lüksüne kavuşabildim. Bravo bana doğrusu... Ancak Vodafone’nın Azizliği üzerine yazdığım makalem Vodaphone Firması CEO’su Serpil Timuray Hanımefendi’ye mehd-i senalar düzüldüğü bir devrede çıkması açısından belki yanlış olabilir ama genç olarak bunun da üstesinden geleceğine inancım tamdır.
Yazı anlamlı mıydı, bence anlamlıdan öte biraz da manidardı. Çünkü Tower’lardan aşağıda biz ölümlülerin başına gelenler pek de öyle görünemiyordu, görünmüyordu. Saygıdeğer CEO hanımefendi Fransız Danone firmasından bir İngiliz firmasına transfer oluverdiğinden pek anlayamamış da olabilir. Yazım üzerine Vodafone firması RED Halkla İlişkiler Sorumlusu Uğur Sayın beyler bendenizi aradılar. ‘Bey’le diye kullanıyorum, tabii ki bir mesafe var. Kendilerine hatırlattım, ben bir RED üyesiyim, hani bulunduğum yerde telefonumu alıp değiştirecektiniz? Böyle bir hizmet sunuyordunuz. “Bunun için Vodafone Firmasına fazladan para ödüyorum” dedim. Ama boş veriyorum, kuşkusuz, lütfettiler ancak pişkinlikleri devam ediyordu. Hem elektronik dünyasına hizmet etmiş bir eski bir üst düzey “High-tech”çi, hem de bir “bilim insanı” olarak yaşadığım haksızlıkları bir güçlü firma yetkilisine anlatma becerisi gösterebildim mi? diye hâlâ biraz tereddütte olduğumu da itiraf etmek durumundayım. Ancak şunu peşinen ifade edeyim ki, Vodafone firması çalışanlarının snopluğu konusunda yargım hiç değişmedi, hâlâ da devam etmektedir.
Şeffaflığı oldubitti severim, şimdi kendisine söylediklerimi sizinle paylaşayım. Müşteri firma ilişkisinde her şeyden önce müşterinin manevi tatmini (satisfactory) gelir ki, bu her işten önemlidir. Bazı İngilizce sözcükleri doğrudan bazılarını da parantez içersinde veriyorum, iyice anlaşılsın diye… İşte bunun için Türk Esnafı için “Müşteri Velinimetimdir” bir darb-ı mesel düzeyindedir. Firmanın hâlâ bunu benim üzerimde sağlayamadığını üzülerek ifade etmek istiyorum. Nedeni açık, özetleyeyim.
Birincisi gönderdikleri Iphone-4 (32 GB Black) aygıtı orijinal kutusuz, açıkta gelmiştir. Türkiye’de yaşadığım için yeni olmama olasılığı yüksektir, bu konudaki endişem de elan devam etmektedir. Diğer bir ifadeyle ilgili firma tarafından üç ay süre ile cep telefonu aygıtım alıkonulduğundan Tüketicinin Korunması Yasasına göre orijinal kutulu yenisiyle değiştirilmesi gerekirdi. Bu yapılmamıştır. Bu yasanın açık bir ihlalidir.
Buna bağlı olarak ikincisi ise, yeni teslim edilen cihazın garantisi yenilenmemiş, cihaz sanki düzgün çalışmış gibi cihazı satın aldığım 8 Haziran 2011 tarihinden itibaren garanti süresi değiştirilmemiştir. Bu haksızlıktan öte yazının serlevhası gibi bir başka cinliğin sergilenmesidir. Tüketicinin Korunması Yasasına göre garanti süresi 17 Mart 2012 tarihinden itibaren başlatılmalıdır.
Üçüncüsü Vodafone firması hiç internet kullanmadığım halde tarafımdan internet ücreti tahsil etmiştir. Bunun anlamı sunmadığı bir hizmeti almak demektir ki, derhal iade edilmesi gerekir ama çok arzu ediliyorsa firmaya tarafımdan bağışlanabilir.
İşte böyle sevgili okurlar, olayın ikinci raundu da böyle... Dünyada 30 ülkede faaliyet gösteren ve 40 şebeke ortaklığı bulunan Vodafone firmasının Fransız mobil operatörü SFR’deki yüzde 44 oranındaki hisselerini Vivendi’ye satmasının sebeb-i hikmeti de bu sava dayanmaktadır. Her şeye karşın ne söylerseniz söyleyin Fransızların milliyetçiliği tartışılmaz.
YeniMesaj / diğer yazıları
- Gaflette ısrar / 24.01.2015
- 'Namaz kılan kimse felaha ermiştir' / 10.11.2014
- Saftan Başbakan olur mu? / 06.03.2014
- Ulusal devlet üzerine / 03.03.2014
- Anne sütü / 08.02.2014
- Minik cerrahlar / 20.01.2014
- Doğal yaşam / 13.01.2014
- Basit ve sade / 12.05.2013
- Faiz sarmalı / 24.03.2013
- Topraklarımız elimizden alınıyor / 20.03.2013
- 'Namaz kılan kimse felaha ermiştir' / 10.11.2014
- Saftan Başbakan olur mu? / 06.03.2014
- Ulusal devlet üzerine / 03.03.2014
- Anne sütü / 08.02.2014
- Minik cerrahlar / 20.01.2014
- Doğal yaşam / 13.01.2014
- Basit ve sade / 12.05.2013
- Faiz sarmalı / 24.03.2013
- Topraklarımız elimizden alınıyor / 20.03.2013