BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Anayasa hükümlerine göre Cumhurbaşkanını seçemeyen Meclis'in 45 gün içinde zaten seçime gideceğini, hükümetin seçim tarihi olarak 22 Temmuz'u belirlemesinin sandığı milletten kaçırmak olduğunu belirtti Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, erken seçim kararı ve Cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle ilgili anayasa değişikliği teklifleriyle ilgili olarak çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. AKP seçmenden korkuyorBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, TBMM'nin 22 Temmuz'da erken seçim kararı alması üzerine yaptığı değerlendirmede, Anayasa hükümlerine göre cumhurbaşkanlığı seçim sürencinin başarısızlıkla sonuçlanması durumunda zaten 45 gün içinde genel seçim yapma zorunluluğu olduğunu belirterek, "AKP bu adımla sandığı milletten kaçırmaktadır" dedi ve ekledi:"Bu maddeye göre TBMM cumhurbaşkanını seçmediği takdirde, 45 gün içerisinde Meclis'in seçime gitmesi şart. Bu da yaklaşık olarak Haziran ayının sonlarına denk düşmektedir. Ama şimdi bu kararla beraber sayın iktidar vatandaşın önünden sandığı kaçırıyor. Temmuz ayında tarlasına giden, bağına, bahçesine giden vatandaşımızın sandığın başına gitmesi mümkün müdür? Tatile gidip tekrar gerisin geriye oyunu kullanmak için ikamet ettiği yeri dönmesi mümkün müdür? Bu demektir ki, ben bu seçmenden korkuyorum, onun önünden seçim sandığını kaçırmam lazım. İşte bu düşünceyle beraber erken seçim kararı alınmıştır."Gayretkeşlik ve işgüzarlıkBTP lideri Prof. Dr. Haydar Baş, cumhurbaşkanını halkın seçmesi için yasa değişikliği teklifi sunan AKP hükümetinin bir yandan da Pazar günü Meclis'te cumhurbaşkanlığı seçimi yapmaya hazırlanmasını da "işgüzarlık" olarak değerlendirerek şunları söyledi: "Bir defa bu süreç tamamlanmadıktan sonra bütün bunlara bizim dilimizde "gayretkeşlik" denir. Bu süreçler tamamlanacak, prosedür ortaya çıkacak, nedir ne değildir belli olacak, baktın ki olmadı veya oldu, bunun sonunda yeni Meclis'te ne düşünüyorsan onu milletin önüne, Meclis'in önüne getirirsin. Bütün bunların halk dilinde adı işgüzarlıktır."AKP mağdur rolü oynuyorHükümetin Genelkurmay bildirisi ve cumhurbaşkanlığı seçiminin iptal edilmesiyle birlikte mağdur rolüne büründüğünü ifade eden BTP lideri Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Yine Okyanus'un ötesinden beslenenler, bu bildiriyi kamuoyunun önüne, televizyon ekranlarından öyle bir anlattılar ki, sanki bu ülkede din hürriyetini silahlı kuvvetler baskı altına almış, hiç kimseye 'Allah, lailaheillallah' demeyi imkanı vermiyormuş, tarzını, havasını ortaya çıkardılar. Demek ki AKP hizmet etmek istiyormuş da, bunu TSK engelliyormuş!Bu adamlar 4.5 yılda bir başörtüsü sorununu bile halletmemişlerdir, vatandaşa söz verdikleri halde. Hatta halletmedikleri gibi, kalktılar 'başörtüsünü toplumun içerisinde dava edinen yüzde 1.5'luk bir kamuoyu vardır, bunu çözmeye gerek yoktur' düşüncesini kamuoyunun önünde açık açık dile getirdiler. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne dava açan bir kız kardeşimizin davasında başörtüsü aleyhine savunma yaptılar. Şimdi hangi gerekçelerin arkasına sığınıp, 'ben hizmet yapacaktım da, bana yaptırmadı bunlar' diyebilirler!"Asıl mağdur Türk milletiBTP lideri Prof. Dr. Haydar Baş açıklamasını, "mağdur olan AKP değil, Türk milletidir" diyerek şöyle tamamladı: "İktidarın bu bahaneler arkasına saklanarak söyleyeceği hiçbir şey yoktur. Hiçbir mağduriyeti yoktur, mağdur olan Türk milletidir. Türk milletini mağdur etmişlerdir. Şu anda çıkardıkları seçim kanunuyla da milletimin önünden seçim sandığını kaçırarak, yine milleti mağdur etmişlerdir. Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak yüce milletimizin vicdanına bunları arzediyoruz, gereğini de mutlaka seçimde yapacaklarına adımız gibi inanıyoruz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.




















































































