(geçen Pazar'dan devam) Yezid'in valisi Ubeydullah, Küfe Mescidi'nde halka şu konuşmayı yaptı; "Müminlerin emiri beni, şehrinize vali ve haraç işlerinize memur tayin etti? Ben burada, onun emrini uygulayacak, isteklerini yerine getireceğim. İyiliklerinize karşı müşfik bir baba, itaat edenlerinize karşı bir kardeş gibi davranacağım. Kılıç ve kırbacım, emrimi kabul etmeyen, bana karşı olanların üzerinde olacaktır. Artık herkes dilediğini yapabilir? Bana, aranızda bulunan yabancıları, müminlerin emirinin aradığı kimseleri, aranızda Haruriyye'ye mensup olanları, fitne ve ayrılıkçıları yazıp bildireceksiniz. Onların isimlerini yazıp verenler kurtulur? Kim böyle yapmazsa, onun üzerinden himaye kalkar, kanı ve malı bize helal olur. Herhangi birinizin yanında müminlerin emirinin aradığı bir kimse bulunur veya onu tanıdığı hâlde bize bildirmezse, o kimse evinin kapısında asılacak, atiyyesi kesilecek ve sürülecektir." Yezid'in adamı Ubeydullah'ın konuşmasından haberdar olan Müslim, kaldığı evden ayrılarak Küfe'nin ileri gelenlerinden Hani b. Urve el-Muradî'nin evine yerleşerek, faaliyetlerine devam etti. Ubeydullah, Kûfe sokaklarında Müslim'i ararken Müslim b. Akil de boş durmuyor, evinde kaldığı Hani b. Urve'yi, Hani'nin dostu olan Şerik ile beraber ayaklanmaya iknaya çalışıyordu. Hz. Müslim, Ubeydullah'ı öldürmesi için iki sefer fırsat geçmesine rağmen bunu gerçekleştirmemiştir. Bunlardan birisi Hani bin Urve'nin hastalandığı sırada Ubeydullah'ın yaptığı ziyarettir. "Hani b. Urve hastalandı. Bu sırada Müslim de onun evinde gizlenmekte idi. Hani, Kûfe'de Ubeydullah'ın değer verdiği kimselerdendi. Hani, Hz. Müslim'den, kendisini ziyarete gelecek olan Ubeydullah'ı öldürmesini istemiştir. Ziyaret gerçekleştiği halde Müslim, onu öldürmekte tereddüt etmiştir? Ubeydullah evden çıkınca Şerik (Hani'nin arkadaşı), hasret ve acı içinde, "Niçin onu öldürmedin?" dedi. Müslim şu karşılığı verdi: "Beni bundan iki şey alıkoydu. Biri, Hani'nin, onun kendi evinde öldürülmesini istememesi, diğeri de, Resulüllah (s.a.v.) Efendimizin şu sözü: "İman, birini haince öldürmeye, suikast düzenlemeye engeldir. Mümin, kimseyi haince öldürmez." Ubeydullah, Hz. Hüseyin'in (a.s) elçisi Müslim b. Akil'in (r.a) yerini öğrenmek için sinsi bir plan kurup, uygulamıştı. Görevlendirdiği bir kişiye 3 bin dirhem vermiş, o kişi de, kendisinin, bir başka diyardan Hz. Hüseyin'e biat etmek için geldiğini, bu parayı da, Müslim b. Akil'e yardım amacıyla vereceğini, söyleyerek tanıtmıştı. Bu plan çerçevesinde Hz. Müslim'e ulaşan şahıs, sözde biat etmiş ve bundan sonra da Müslim ve taraftarları hakkındaki haberleri Ubeydullah'a getirmeye başlamıştı. İbn-i Akil, H. 60 senesinin Zilhicce ayının sekizinde, "Ya Mansur" parolasıyla Ubeydullah'a karşı bayrak açtı. Bunun üzerine etrafında pek çok kimse toplandı ve birlikte valilik konağına doğru harekete geçtiler. Ubeydullah bu haberi alınca valilik konağının kapılarını kapattırdı. Ubeydullah yanına topladığı Kûfe eşrafına, "Halka görününüz. İtaatli olanları fazlası ile memnun edileceğimi söyleyiniz. Asi olanları ise ümitlerinin boşa çıkarılacaklarını ve cezalandırılacaklarını söyleyerek korkutunuz. Şam'dan, kendilerine karşı askerî birlikler gelmekte olduğunu bildiriniz" dedi.Müslim b. Akil, köşkün çevresinde şiddetli çarpışma yaptı. Ağır şekilde yaralandı. Arkadaşlarından bazıları da öldü. Köşkün içinde bulunanlar, köşkün damına çıkarak halka kesek ve ok atarak köşke yaklaşmalarına engel oldular. Akşama kadar böyle devam etti.Taberî'ye göre 4000, İbn-i Hıbban'a göre 3000 atlıyla harekete geçen Müslim bin Akil, günün sonunda tek başına kalmıştır. Kûfe sokaklarında yalnız kalan Müslim b. Akil, Kinde kabilesine mensup bir kadının evine sığındı. Kadından su isteyen Hz. Müslim, suyu içtikten sonra bekleyişini sürsürdü. Kadın; "Kalk, ailenin yanına git" sözünü birkaç kez tekrarladı. Müslim yine sustu, cevap vermedi.Kadın; "Suphanallah! Ey Allah'ın kulu! Kalk ailenin yanına git! Allah, seni affetsin. Benim yanımda oturmak ne sana iyilik getirir, ne de helal olur!" dedi.Müslim ayağa kalktı: "Ey Allah'ın kulu kadın! Benim bu şehirde ne bir konutum, ne de yanında barınacak bir kabilem var! Sen bugünden sonra sana yetebilecek sevaplı bir iyilikte bulunsan olmaz mı?"Kadın; "Ey Allah'ın kulu, nedir o iyilik?" diye sordu. Müslim, "Ben, Müslim b. Akil'im. Şu kavim (Kûfeliler) bana yalan söylediler ve beni aldattılar" dedi.Kadın; "Demek sen Müslimsin" dedi. Müslim, "Evet" dedi. Kadın, Hz. Müslim'i içeri aldı, yer gösterdi, yemek verdi. Oğlu eve gelince annesinin hallerinden şüphelendi. Annesi, kimseye söylememek koşuluyla (yemin aldı) evlerinde Müslim b. Akil'in olduğunu söyledi. Öte yandan Ubeydullah ise, kalabalığın dağılması ile mescide geçerek halka, Müslim'i saklayanın öldürüleceğini, ihbar edenin de ödüllendirileceğini duyurdu. "Müslimin saklandığı evin oğlu, bu durumu arkadaşına, o da babasına, babası da Ubeydullah'a haber verdi. Ubeydullah, Hz. Müslim'i yakalamak için 70 kişi gönderdi. İbn Akil, "Bütün bu halk, Müslim bin Akil'i öldürmek için mi toplandılar? Öyleyse ey nefs? Kaçınılmaz olan ölüme karşı çık!" dedi. Sokağa fırlayan Müslim, çarpışmaya başladı. Ancak, Muhammed b. Eş'as'ın eman vermesi ile teslim oldu. (haftaya devam?) (geniş bilgi ve hikmetler için bkz İmam Hüseyin eseri Prof. Dr. Haydar Baş)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- AKP iktidarı da kaybettiğinin farkında / 08.05.2025
- İç cephe ve terörsüz Türkiye aldatmacası / 06.05.2025
- Gazze unutuldu, BOP içinde kim, kiminle dost? / 05.05.2025
- İhtiras ve minnet ile devlet yönetilir mi? / 04.05.2025
- Bantçılar, izah ve mizah / 03.05.2025
- Erdoğan ‘kuklacıyı’ ne zaman görecek? / 02.05.2025