Önceki akşam Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Fatih Altaylı ile yaptığı canak söyleşisini izledim.
Altaylı salya sümük soruyor, AKP'li Gül kendinden geçmiş cevaplar veriyordu. Demirel gibi ortada top koşturmakta mahir bağlayıcı hiç bir söz söylememekte usta Abdullah Gül Kıbrıs, AB, Irak gibi önemli konularda durumu idare ediyordu.
Söyleşinin komedi safhası özellikle son bölümledeki Büyük Ortadoğu Pröjesine verdiği cevaplardı.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi ile kendilerinin Büyük ortadoğu projsinin farklı olduğunu anlatmaya çalışıyordu. Hatta inandırıcı olmak için AB'nin Büyük Ortadoğu Projesinden de dem vuruyordu.
İşte söyleşinin tam da bu noktasında acı acı gülümsedim.
Yönetmeye talip oldukları ülkede, Türkiye'de ABD'den farklı, kendilerine özgü pojeleri almayan AKP iktidarının Ortadoğu'ya özgü farklı projsi varmış.
Breh, breh, breh...
Abdullah Gül, bunu isbat sadesinde bir dizi delil sunmaya çalışıyordu.
Geçen yıl İran'da yaptığı konuşmadan, Malezya ve Kuveyt toplantılarından ve de Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek ile yaptıkları konuşmalardan dem vuruyordu.
Oysa herkes biliyor ki, AKP iktidarının Ortadoğu ülkelerine verdiği mesaj, "ABD'nin zorla yaptıracağı şeyleri gönüllü yapalım arkadaşlar" demekten ibaret.
ABD'nin kanlı Büyük Ortadoğu Projsini kamufle etmek için AKP zaman zaman Büyük Osmanlı gibi yerli soslarla milletimize yedirmeye çalışıyor.
Ancak ABD'nin Irak'lı işgal harekati ile start verdiği ve 22 Ortadoğu ülkesini kapsayan projenin kanlı bir proje olduğunu dağdaki çoban dahi biliyor.
ABD'nin hangi yalanlarla Irak'ı işgal edip çökertiğini çıplak gözleri ile görüyor. Büyük Ortadoğu Projesinin kanlı olduğu şuradan da belli. ABD, bu bölgeye barış getirecekse neden İsrail-Filistin kavagasını çözerek işe başlamıyor da Kıbrıs adasında Türkiye'nin sağladığı Sulh ortamını dinamitleyerek Annan planını dayatıyor.
AKP, önce bu sorulara cevap vermeli. Ve tabii ki, başta sağduyumuz şu soruya:
Türkiye için ABD'nin dayattağı İMF ve AB projsi dışında milli projeleri olmayan AKP, Ortadoğu da mı özgün siyaset izleyecek?
Altaylı salya sümük soruyor, AKP'li Gül kendinden geçmiş cevaplar veriyordu. Demirel gibi ortada top koşturmakta mahir bağlayıcı hiç bir söz söylememekte usta Abdullah Gül Kıbrıs, AB, Irak gibi önemli konularda durumu idare ediyordu.
Söyleşinin komedi safhası özellikle son bölümledeki Büyük Ortadoğu Pröjesine verdiği cevaplardı.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi ile kendilerinin Büyük ortadoğu projsinin farklı olduğunu anlatmaya çalışıyordu. Hatta inandırıcı olmak için AB'nin Büyük Ortadoğu Projesinden de dem vuruyordu.
İşte söyleşinin tam da bu noktasında acı acı gülümsedim.
Yönetmeye talip oldukları ülkede, Türkiye'de ABD'den farklı, kendilerine özgü pojeleri almayan AKP iktidarının Ortadoğu'ya özgü farklı projsi varmış.
Breh, breh, breh...
Abdullah Gül, bunu isbat sadesinde bir dizi delil sunmaya çalışıyordu.
Geçen yıl İran'da yaptığı konuşmadan, Malezya ve Kuveyt toplantılarından ve de Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek ile yaptıkları konuşmalardan dem vuruyordu.
Oysa herkes biliyor ki, AKP iktidarının Ortadoğu ülkelerine verdiği mesaj, "ABD'nin zorla yaptıracağı şeyleri gönüllü yapalım arkadaşlar" demekten ibaret.
ABD'nin kanlı Büyük Ortadoğu Projsini kamufle etmek için AKP zaman zaman Büyük Osmanlı gibi yerli soslarla milletimize yedirmeye çalışıyor.
Ancak ABD'nin Irak'lı işgal harekati ile start verdiği ve 22 Ortadoğu ülkesini kapsayan projenin kanlı bir proje olduğunu dağdaki çoban dahi biliyor.
ABD'nin hangi yalanlarla Irak'ı işgal edip çökertiğini çıplak gözleri ile görüyor. Büyük Ortadoğu Projesinin kanlı olduğu şuradan da belli. ABD, bu bölgeye barış getirecekse neden İsrail-Filistin kavagasını çözerek işe başlamıyor da Kıbrıs adasında Türkiye'nin sağladığı Sulh ortamını dinamitleyerek Annan planını dayatıyor.
AKP, önce bu sorulara cevap vermeli. Ve tabii ki, başta sağduyumuz şu soruya:
Türkiye için ABD'nin dayattağı İMF ve AB projsi dışında milli projeleri olmayan AKP, Ortadoğu da mı özgün siyaset izleyecek?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014