logo
20 NİSAN 2024

AKP'nin tarımda köksüz değişimleri

26.01.2005 00:00:00
AKP hükümeti yetkilileri, geçen hafta yaptıkları açıklamada tarımda köklü değişimlerin yapılacağını, kredi faizlerinin düşürüleceğini, vadelerin uzatılacağını, 700 trilyona yakın elektrik borcunun yeniden yapılandırılacağını, tarımsal sulamada tüketilen enerji bedelinde yüzde 25 indirim yapılacağını, araziye değil, ürüne destek verileceğini belirtmişlerdi.

Bu açıklama niçin yapıldı? Niçin tarım sezonu geçtikten sonra? Acaba erken seçimlerin veya başkanlık seçimlerinin konuşulduğu bu günlerde milletin biraz havasını almak için mi? Ya da tarım sezonu alçılana kadar, Kıbrıs'ın verilmesi gibi bol tavizli meselelerde milleti yatıştırmak için bir yem mi? Bütün bunları zaman gösterecek.

Her ne sebeple olursa olsun, öncelikle şunu ifade etmeliyiz ki, bu ifade edilenler hükümetimizin ve de bazı medya yazarlarının ifade ettiği gibi köklü bir değişim değildir.

Tarımda bugüne kadar yapılan yanlışların temel sebebi IMF politikaları ve de AB uyum yasalarıdır.

Tarımda köklü bir değişim ve de ciddi bir atılım ancak Mustafa Kemal Atatürk gibi milli bir ekonomik model uygulayarak elde edilebilir.

Tarıma konulan tahditler, yani tarım ürünlerine getirilen sınırlamalar AB ve IMF'nin baskısıyla olmuştur.

Dünyada kaynaklar açısından kendi kendine yetebilen 7 ülkesinden biriyken, dünyanın hiçbir ülkesinin sahip olmadığı topraklara, sulara ve de iklime sahipken tarım ürünlerinde ithalatımız ihracatımızı geçmiştir.

Tarım Bakanı Sami Güçlü, Eylül 2004'te "Bundan sonraki dönemde destek verilmeyecek ürünler de olacaktır. Doğrudan gelir desteğindeki pay yüzde 80'lerden yüzde 45'lere çekilecektir" açıklamasını yapmış ve de tarımsal destekleri hükümet olarak gönülden desteklemediklerini itiraf etmişti.

Yine Bakan Sami Güçlü "25 milyon tarım köylüsünü kademeli olarak 15 milyona indireceğiz" beyanatında bulunmuştu.

AB ilerleme raporunda tarım ürünlerimizin AB ülkelerine dağılımı konusunda "kalıcı koruyucu tedbirler" getirileceği belirtilmiş, 17 Aralık zirvesinde ise bu madde "gerekli görüldüğünde kalıcı koruyucu tedbirler getirilecektir" şeklinde değiştirilmişti. Neticede fark eden bir şey yok.

Yine AB, ithalatta gümrük duvarlarının aşağıya çekilmesi konusunda baskı yapmaktadır.

IMF ve AB peşinde koşan hükümetimiz, 2 yıldan beri uyguladığı politikalarla tarımı ve de çiftçiyi bitme noktasına getirdi.

Çiftçinin geçen yıla oranla maliyeti yüzde 33 artmasına rağmen en temel gıda ürünlerimize maliyetinin altına fiyat verildi. Bazı ürünlere ise geçen yılki fiyatlar bile verilmedi.

Neticede çiftçinin alım gücü düştükçe düştü ve çiftçilerimiz seneye nasıl ürün yetiştireceğini kara kara düşünmekte.

Bu temel problemlerden sonra hükümetin yukarıda belirttiğimiz gibi bir takım kararlar alması suya yazı yazmaktan başka bir şey değildir.

Vücudun her tarafı kanser olmuş, siz ise krem tavsiye ediyorsunuz.

Bu yıl pamuk maliyeti 1 milyon 200 bin TL olmasına rağmen, bazı yerlerde 500 bin, bazı yerlerde 800 bin, bazı yerlerde de 600 bin TL fiyat verilmiştir. Ortalama 700 bin TL kabul edelim. Bu üreticinin maliyetten zararı 500 bin TL'dir. Yani 500 bin TL daha aldığı zaman karsız bir şekilde koyduğu parayı almaktadır. Tabii, doğal bir afete maruz kalmazsa. Bu çiftçi ailesini 1 yıl geçindirecek, maliyetinin üzerine biraz da kar etmesi lazım.

Eğer hükümet pamuk üreticisine yardımcı olmak istiyorsa maliyetten ettiği zararı ve de üzerine 1 yıl geçinebileceği karı vermek zorundadır ki bu çiftçi seneye de bu ürünü yetiştirebilsin. İşte buna sübvanse denir. Ben size pamuğu misal veriyorum, siz bunu diğer bütün tarım ürünlerine uyarlayın.

Ama hükümetin bu desteği vermesi imkânsızdır. Çünkü Batı ülkeleri kendi pamuğunu sana satmak istiyor. Bu sebeple senin pamuğunu bitirmesi gerekiyor. Bizler de onların kuyruğunda dolaştığımızdan dolayı bu politikalarla çiftçiye bu desteği vermemiz imkânsız.

Hükümet ya AB ve IMF'yi tercih edecek, ya da tarımı ve çiftçiyi. İkisini birden tercih edemezsin. Çünkü AB ve IMF tarımının kalkınmasını asla istemiyor, seni pazar yapmak istiyor. Üstelik bunu açık açık da ifade ediyorlar.

Tarımda gerçekten köklü bir değişim yapmak istiyorsan Türkiye'de üretimi yapılan tarım ürünlerinin ithalatını yasakla ve tahditleri kaldır.

Her gelişmiş ülke gibi Merkez bankasını devreye koy ve katma değeri kat kat yüksek olan ve piyasaya sürdüğün paranın karşılığını rahatlıkla bulabileceğin tarım ürünlerini sübvanse et. Dış pazarda bu ürünlere pazar imkanı bul.

İşte sana köklü çözüm. Ama yapamazsınız. Çünkü bu model milli ekonomi modelidir. Bu modeli devreye koymak için AB, ABD ve de IMF'ye körü körüne bağlı olan bir lider ve kadrolara değil, gücünü bu aziz milletten alan bağımsız bir lidere ve kadrolara ihtiyaç var.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.