7 Nisan Trabzon, 20 Mayıs İstanbul, 10 Haziran Ankara... Evet, dün Trabzon ve İstanbul'da halkıyla kucaklaşan ve bütünleşen Prof. Dr. Haydar Baş, bugün Ankara'da...
Trabzon'da başlayan Kuvay-ı Milliye yürüyüşünün İstanbul'da şaha kalktığı haberini alan Ankara, bugün bu büyük buluşmaya ev sahipliği yapıyor.
Ekonomik ve siyasi krizlerin ardından "egemenliğin" tartışıldığı Ankara'da ekonomik ve siyasi krizlerin çözüm ve çarelerinin yanında "egemenliğin" tartışma konusu dahi yapılamayacağı cevabı da verilecek.
Bu bakımdan "Ankara buluşması" çok ciddi bir mana kazanmaktadır. Çarelerin ve çözümlerin merkezi olan Ankara'da tam aksine bütün yolların ve kapıların tıkanıp kapandığı bir anda Prof. Dr. Haydar Baş'ın büyük bir inanç, gayret ve tecrübeyle sunacağı çözüm ve çareler ülke ve insanlık ufkunu karartan karabulutları dalga dalga dağıtırken ülke ve insanlık yeni umutlara doğru yürümeye, koşmaya başlayacak.
Ümitlerin ve gayretlerin yok olmaya yüz tuttuğu bir anda hala ülke üzerinde pazarlık yapmaya devam edenlerin hayallerini kursaklarına gömecek olan bu tarihi miting bütün bölünmelerin, parçalanmaların, dağılmaların tek birleşme noktasının bu milletin ta kendisi olduğunu da gösterecektir.
Bugüne kadar bu asil milleti anlamayanlar anlamak istemeyenler, yanlış anlayıp yanlış anlatanlar kendilerine tanınan fırsat ve imkanların tükendiğini ve artık bu milletin bundan böyle kendi öz evlatlarıyla yürüyeceğini, yoluna devam edeceğini de göreceklerdir.
İşte bu yüzden bu miting büyük bir buluşmadır, büyük bir kucaklaşmadır. Yılların özlemi, yılların arayışı Ankara buluşmasıyla sona erecektir.
Milli, manevi ve tarihi değerlerin ardından ekonomik ve siyasi değerlerin de çökmesi batı dünyasının içyüzünü bütün çirkinliği ile ortaya koyarken batı hayranı ve batıdan icazetli politikacıların da ipliğini pazara çıkarmış oldu.
Bütün iyi niyet ve müsamahası ile denemedik kapı bırakmayan bu aziz millet kendisi dışındaki bu yolların çıkmaz sokak olduğunu artık gördü. Bundan böyle bu çıkmaz sokaklarda sonunu bekleyen bir hasta durumuna düşmek istemiyor.
Bu millet vaad şovmenlerinin değil, anlaşılabilir, uygulanabilir, tecrübe ile sabit pratik çözüm sunanların peşinde gitmeye kararlıdır.
Bugün Ankara buna ev sahipliği yapacak ve şahit olacaktır. Ve Ankaralı yüzbinler Kuvay-ı Milliye kervanına katılmanın heyecanını sadece yaşamayacaklar, bu yürüyüşü, bu oluşu dalgalar halinde bütün yurt sathına yayacaklardır.
Trabzon'da başlayan Kuvay-ı Milliye yürüyüşünün İstanbul'da şaha kalktığı haberini alan Ankara, bugün bu büyük buluşmaya ev sahipliği yapıyor.
Ekonomik ve siyasi krizlerin ardından "egemenliğin" tartışıldığı Ankara'da ekonomik ve siyasi krizlerin çözüm ve çarelerinin yanında "egemenliğin" tartışma konusu dahi yapılamayacağı cevabı da verilecek.
Bu bakımdan "Ankara buluşması" çok ciddi bir mana kazanmaktadır. Çarelerin ve çözümlerin merkezi olan Ankara'da tam aksine bütün yolların ve kapıların tıkanıp kapandığı bir anda Prof. Dr. Haydar Baş'ın büyük bir inanç, gayret ve tecrübeyle sunacağı çözüm ve çareler ülke ve insanlık ufkunu karartan karabulutları dalga dalga dağıtırken ülke ve insanlık yeni umutlara doğru yürümeye, koşmaya başlayacak.
Ümitlerin ve gayretlerin yok olmaya yüz tuttuğu bir anda hala ülke üzerinde pazarlık yapmaya devam edenlerin hayallerini kursaklarına gömecek olan bu tarihi miting bütün bölünmelerin, parçalanmaların, dağılmaların tek birleşme noktasının bu milletin ta kendisi olduğunu da gösterecektir.
Bugüne kadar bu asil milleti anlamayanlar anlamak istemeyenler, yanlış anlayıp yanlış anlatanlar kendilerine tanınan fırsat ve imkanların tükendiğini ve artık bu milletin bundan böyle kendi öz evlatlarıyla yürüyeceğini, yoluna devam edeceğini de göreceklerdir.
İşte bu yüzden bu miting büyük bir buluşmadır, büyük bir kucaklaşmadır. Yılların özlemi, yılların arayışı Ankara buluşmasıyla sona erecektir.
Milli, manevi ve tarihi değerlerin ardından ekonomik ve siyasi değerlerin de çökmesi batı dünyasının içyüzünü bütün çirkinliği ile ortaya koyarken batı hayranı ve batıdan icazetli politikacıların da ipliğini pazara çıkarmış oldu.
Bütün iyi niyet ve müsamahası ile denemedik kapı bırakmayan bu aziz millet kendisi dışındaki bu yolların çıkmaz sokak olduğunu artık gördü. Bundan böyle bu çıkmaz sokaklarda sonunu bekleyen bir hasta durumuna düşmek istemiyor.
Bu millet vaad şovmenlerinin değil, anlaşılabilir, uygulanabilir, tecrübe ile sabit pratik çözüm sunanların peşinde gitmeye kararlıdır.
Bugün Ankara buna ev sahipliği yapacak ve şahit olacaktır. Ve Ankaralı yüzbinler Kuvay-ı Milliye kervanına katılmanın heyecanını sadece yaşamayacaklar, bu yürüyüşü, bu oluşu dalgalar halinde bütün yurt sathına yayacaklardır.
Ali Gedik / diğer yazıları
- Milli Çözüm Milli Ekonomi Modeli / 03.07.2010
- Türkiye'nin çıkmazı / 02.07.2010
- Geleceğe yürüyebilmek adına / 14.05.2010
- Bir başka gerekçe ile Milli Ekonomi Modeli / 06.05.2010
- Son olaylar üzerine / 30.04.2010
- Kararı milletin kendisi verecek / 22.04.2010
- Problem temelde / 10.04.2010
- Anayasa değişikliği üzerine / 01.04.2010
- Siyaset nedir ve siyasetçi kimdir? / 30.03.2010
- Bu bir kör dövüşü müdür? / 26.03.2010
- Türkiye'nin çıkmazı / 02.07.2010
- Geleceğe yürüyebilmek adına / 14.05.2010
- Bir başka gerekçe ile Milli Ekonomi Modeli / 06.05.2010
- Son olaylar üzerine / 30.04.2010
- Kararı milletin kendisi verecek / 22.04.2010
- Problem temelde / 10.04.2010
- Anayasa değişikliği üzerine / 01.04.2010
- Siyaset nedir ve siyasetçi kimdir? / 30.03.2010
- Bu bir kör dövüşü müdür? / 26.03.2010