Bazı münakaşalarda cevap bulamayan aklı sıra üste çıkmağa çalışan kişi, karşı tarafın bir hatasını arar ve hemen konuyu değiştirip, örneğin "bana sen diyemezsin; bana küfür edemezsin; vs?" diye yüksek sesle etrafa karşı haklı olduğu imajını vermeye çalışır. Bu andan itibaren olay demogojik bir havaya bürünüverir. İşte, muhalefet ve iktidarın mal beyanı çatışmasında iş, "bana hakaret edemezsin" bahanesi ile karambole getirildi. Böylece bir süre kazanılarak gerekli hazırlıklar tamamlandı. Ortada hakaret falan yok. Yok da davaları bile açıldı. Öbür tarafta millete hakaret eden, ceddimize iftira eden iftiracı, ne yazık ki, AB nin emri ile ve de aşkı ile mahkemesiz affedildi. Daha doğrusu tüm milletimize, yapılan iftira gene iktidar tarafından milletin üzerinde kalıverdi. AB'nin ağzı kulaklarında ne istersek yaptırırız havalarında. Sıra daha başkalarına gelecek. Göreceksiniz çok yakında? Burada bir atasözünü ilavede yarar görüyorum. "Suçu suç görmemek suçların en büyüğüdür". Şimdi biraz günümüzün olaylarına bir göz atmamızda yarar vardır. Aynı zamanda da dersler vardır. İşte Kurtlar Vadisi Irak filmi bunun sanal ortamda bir ön provasıdır. Bu ileride alınması gereken bir intikamdır. Bunu sineye çekip de her türlü tepkiyi göstermemiş olanlara da ince bir uyarıdır. Gösterilen ve gösterilecek ilgi. Zamanında yapmaları gerekeni yapmayan ilgilileri halk nazarında yerden yere vuracaktır. Herhalde halkın intikamı önce erken seçimle sandıkta olacaktır. İnşallah bu milletin layık olduğu bir idareye kavuşması ile devletimiz, eskiden olduğundan daha büyük gururlar yaşayacaktır. Gözü ve gönlü açık olanlar için BTP büyük bir fırsattır. Peygamberimize yapılan saldırıları göz ardı edemezsiniz. Karşı tarafın özrünü kabul edemezsiniz. Bir özürle her zaman olaylara sünger çekip tekrarında aynı yolu takip ederseniz. Artık şimdi olduğu gibi iş çığırından çıkacaktır. bu durumda siz de istemediğiniz halde teşvikçisi olursunuz. Yapılacak olan, İslam ülkelerinin en büyük hakimlerinin hüküm vermesi ve bu hükümlerin yerine getirilmesinin yıllarca da olsa takip edilmesidir. Bu yapıldığında bir daha bu gibi durumlarla karşılaşmak mümkün olmayacaktır. Diplomatik çevrelerde bu gibi olayların ilk tepkileri diplomatik davranışlardır. O anda bir dış işleri bakanı şimdiki gibi, ziyarette ise, olaylara lakayt, hatta destekli davranıyorsa, net değil de kıvırtıyorsa, onun üst makamlarla olan temaslarını sürdürmek, onu tasvip etmeğe eşdeğerdir. Hele sıradan yabancı bürokratların beyanatları, tavırları, ile hükümetimize emirler vermesi, daha doğrusu bu yetkiyi kendinde görmesi, bir devlete yapılabilecek en büyük hakarettir. Ne yazık ki kendimi bildim bileli hep bu durumda olduk. Bazen kendimi Filistin'den farklı değilmiş gibi hissediyorum ve hislerimi anlatmak istemiyorum. Nedenini de çözümünü de biliyorum. YETER, YETER diye feryatlarım içimde çığ gibi büyüyor. Allah'ım, bu dünyada belkide en çok istediğim hayalimdeki Bağımsız Türkiye. İşte burada ne yapalım borçluyuz dediğinizde benim cevabım nettir. Bırakın dilenmeyi. ABD ye AB ye uşaklığı, IMF ye tavizleri. Milleti kandıran televizyon konuşmalarınızı, Kendinize güveniyorsanız HODRİ MEYDAN karşılıklı tartışalım. Beş dakika geçmeden konuşmayı, "Bana sen diyemezsin'e" getireceğinizden hiçbir şekilde şüphem yoktur. Gene de uzmanlarımızı buluşturmaya varmısınız? Hakikatlerin bilinmesine varmısınız?, Varmısınız? yabancı yatırımların aslında yatırım değil devletin talanı olduğunu tartışmaya. 220 milyar dolardan 400 milyar iç ve dış borca nasıl gelindiğinin halkımıza açıklanmasına varmısınız? Merkez Bankasının kasasında olduğunu söylediğiniz 50 milyar doların aslında borç alınmış faizli para olduğunu niye söylemeyip millete kendi kazancımız gibi gösteriyorsunuz. Nereden geldi ihracat ve ithalat açığı 50 milyar dolara ulaşmış, cari açık 30 milyarlarda iken bu para alınmış borçtan başka ne olabilir ki? Halkımıza verdiğiniz açıklık sözünü de diğerleri gibi unuttunuz. Hiç olmazsa verdiğiniz sözü bir kere de olsa tutmaya sizi davet ediyorum. Aksi halde çekilin oradan. Vatan sevgisini, millet olmanın gururunu, onuru, haysiyeti, gururu, fazileti, hakkı, adaleti, namusu, şerefi, güzel olan her şeyi bu millete yaşatacak BTP gelsin, milletimiz esaretten, borçtan, fakirlikten, kurtulsun. Topraklarının üzerinde, kanunlarının ana yasasının emrinde, parasının, ordusunun yanında, inancının ışığında, ve bayrağının gölgesinde alnı açık yasasın. Allah (c.c) milletimizi devletimizi inancımızı ve cumhuriyetimizi korusun.
Prof. Dr. Ata Selçuk / diğer yazıları
- Yanlıştan, yanlışla kurtuluş olmaz / 12.09.2021
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017