Başlıktaki ifade sanmayın ki bana ait.
Bu sözler şu sıralar başkanlık sisteminin bir numaralı savunucusu olan Başbakan Erdoğan'dan.
Bakın Refah Partisi İstanbul İl Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlık sistemi için neler söylüyor.
Yıl 1993.
"Türkiye buna hazır değil. Başkanlık sisteminin ortaya çıkışı bir özentinin sonucu ya da ABD emperyalizminin bize bir tavsiyesi. Bunun oluşması için siyasette serbest piyasanın oluşması lazım. Ülke içinde yaşayan bazı gruplar, insanlar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak? Onun kararını yine halk verecek."
Aradan 19 yıl geçti.
O tarihte başkanlık sistemine "Amerikan emperyalizminin tavsiyesi" diyen Erdoğan şimdi her fırsatta başkanlık sistemi diyor.
Şimdi Erdoğan'a sormak gerek, o zamanki tavsiye ya da talimat şimdi de size mi yapılıyor?
Yeni Anayasa çalışmalarının içine ısrarla bu konuyu da sokmanızın nedeni Amerikan emperyalizminin tavsiyesi midir?
Gömlek değiştirmeden önceki Erdoğan ile şimdi ki Erdoğan arasındaki fark insanı hayrete düşürüyor.
Gerçi sayın Başbakanımızın yakın zamanda hatta aynı gün için de bile birbiriyle çelişen açıklamalarına şahit olduk.
Örneğin Libya'ya NATO müdahalesi, Ofer ile görüşme meselesi, Rasmussen'in NATO genel sekreteri olması süreci ve daha neler neler....
Yani başbakanımızın ani manevralarına milletçe alışığız.
Şimdi yeniden 19 yıl önce ki başkanlık sistemi açıklamasına dönecek olursak.
O dönem Amerikan emperyalizminin tavsiyesi diyerek sisteme karşı çıkan Erdoğan gerekçesini ise "Ülke içinde yaşayan bazı gruplar insanlar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak?" sözüyle ortaya koymuştu.
Malum başkanlık sisteminin olmaz ise olmaz şartı ülkenin eyaletlere ayrılması.
Bu durumu iyi bilen Erdoğan o dönem bu soruyu soruyor ve itirazını dile getiriyordu.
Günümüzde bölünme tehlikesi 19 yıl öncesiyle kıyaslanamayacak kadar büyük.
Terör örgütünün ekmeğine yağ süren açılım politikaları, AB'ye uyum adına çıkarılan yasalar bizi bu noktaya getirdi.
Ve şimdi böylesine bir ortamda Erdoğan başkanlık sistemi diyor.
Erdoğan'a kendi sorusunu şimdi biz soralım.
"Ülke içinde yaşayan bazı gruplar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak?"
Acaba hangi Erdoğan doğru söylüyor. 19 yıl önce başkanlık sistemi ABD emperyalizminin tavsiyesi diyen Erdoğan mı, yoksa şimdi başkanlık sisteminin en büyük savunucusu olan Erdoğan mı?
Bu sözler şu sıralar başkanlık sisteminin bir numaralı savunucusu olan Başbakan Erdoğan'dan.
Bakın Refah Partisi İstanbul İl Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlık sistemi için neler söylüyor.
Yıl 1993.
"Türkiye buna hazır değil. Başkanlık sisteminin ortaya çıkışı bir özentinin sonucu ya da ABD emperyalizminin bize bir tavsiyesi. Bunun oluşması için siyasette serbest piyasanın oluşması lazım. Ülke içinde yaşayan bazı gruplar, insanlar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak? Onun kararını yine halk verecek."
Aradan 19 yıl geçti.
O tarihte başkanlık sistemine "Amerikan emperyalizminin tavsiyesi" diyen Erdoğan şimdi her fırsatta başkanlık sistemi diyor.
Şimdi Erdoğan'a sormak gerek, o zamanki tavsiye ya da talimat şimdi de size mi yapılıyor?
Yeni Anayasa çalışmalarının içine ısrarla bu konuyu da sokmanızın nedeni Amerikan emperyalizminin tavsiyesi midir?
Gömlek değiştirmeden önceki Erdoğan ile şimdi ki Erdoğan arasındaki fark insanı hayrete düşürüyor.
Gerçi sayın Başbakanımızın yakın zamanda hatta aynı gün için de bile birbiriyle çelişen açıklamalarına şahit olduk.
Örneğin Libya'ya NATO müdahalesi, Ofer ile görüşme meselesi, Rasmussen'in NATO genel sekreteri olması süreci ve daha neler neler....
Yani başbakanımızın ani manevralarına milletçe alışığız.
Şimdi yeniden 19 yıl önce ki başkanlık sistemi açıklamasına dönecek olursak.
O dönem Amerikan emperyalizminin tavsiyesi diyerek sisteme karşı çıkan Erdoğan gerekçesini ise "Ülke içinde yaşayan bazı gruplar insanlar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak?" sözüyle ortaya koymuştu.
Malum başkanlık sisteminin olmaz ise olmaz şartı ülkenin eyaletlere ayrılması.
Bu durumu iyi bilen Erdoğan o dönem bu soruyu soruyor ve itirazını dile getiriyordu.
Günümüzde bölünme tehlikesi 19 yıl öncesiyle kıyaslanamayacak kadar büyük.
Terör örgütünün ekmeğine yağ süren açılım politikaları, AB'ye uyum adına çıkarılan yasalar bizi bu noktaya getirdi.
Ve şimdi böylesine bir ortamda Erdoğan başkanlık sistemi diyor.
Erdoğan'a kendi sorusunu şimdi biz soralım.
"Ülke içinde yaşayan bazı gruplar milli yapı içerisinde kalmak istemezlerse ne olacak?"
Acaba hangi Erdoğan doğru söylüyor. 19 yıl önce başkanlık sistemi ABD emperyalizminin tavsiyesi diyen Erdoğan mı, yoksa şimdi başkanlık sisteminin en büyük savunucusu olan Erdoğan mı?
Bayram Coşkun / diğer yazıları
- Rest çekerken verilen tavizlerin söylenmesi / 26.09.2022
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021
- ABD ve AB açlıktan kırılıyor! / 23.09.2022
- Kandırıldık / 19.09.2022
- Gariban Türk’e Survivor gibi memleket / 16.09.2022
- Klasik AKP dış politikası / 12.09.2022
- Akıl tutulması / 05.09.2022
- İslam dünyası! / 18.05.2021
- İftar / 07.05.2021
- Çöküş / 03.05.2021
- Tam kapanma dediysek, mesela yani / 30.04.2021