Siz bakmayın, AB ve ABD karşısında kompleks içinde kıvranan aydınlarımız ve politikacılarımızın ahvaline? Dünyayı yeniden parselleyip şekillendirmeye çalışanlar, her bakımdan iflas etmiş durumdalar... Dolayısıyla tüm hesapları sömürü üstüne kurulu.
Hammadde kaynakları S.O.S veriyor.
İnsan kaynakları yaşlanmış, tükenmek üzere.
Gençleri korkunç hastalık ve ahlaksızlık müptelası.
Değerleri iflas etmiş? Aile yapıları çökmüş.
Hülasa tutunacak dalları kalmamış?
Kurtuluşu da "sonuna kadar sömürmek"te arıyorlar.
Sömürmek için BM dahil her türlü uluslar arası kurumu istismar etmekten geri durmuyorlar. İşlerine gelmeyen yerde o kurumları da takmıyorlar.
Böyle bir yapıya özenmek, akıl kârı değil. Değil ama bizim akl-ı evveller tutturdular güya gidiyorlar. Bindiler bir alamete, gidiyorlar kıyamete. Yazık ediyorlar, yazık.
Sadece bir-iki hafta önce cereyan etmiş şu örnek bile ABD ve yopyekün Batı'nın vahim ahvalini anlamak için yeter.
Amerika, Irak'a insanlık ve demokrasi getirecekti ya hani; sahte belgelere dayanarak onun için çöreklenmişti.
İki hafta önce cereyan eden olay karşısında Hipokrat dahi isyan etmiş vaziyette.
Irak'ta görevli ABD ordusuna bağlı askeri doktorlar, yaralı Iraklı çocukları tedavi etme talebini geri çeviriyorlar.
Zerre kadar insanlık taşıyan bir yürek, zerre kadar adalet duygusu bulunan bir vicdan bunu yapabilir mi?
Şaka veya iftira filan değil? Kendileri söylüyorlar.
ABD ordusunda görevli Çavuş David J. Borrel, görev yaptığı sırada kendisine yaklaşan bir Iraklının, Irak'taki savaştan artakalan patlayıcılarla dolu bir torbayı yakarken 3 küçük çocuğunun yaralandığını belirterek yardım istediğini anlatıyor.
Olayın ardından hemen yardım çağrısında bulunduğunu ifade eden Borrel, ancak olay yerine yaklaşık 1 saat sonra gelen ABD ordusunda görevli 2 askeri doktorun, vücutlarında yanıklar bulunan çocukları, "yaralanmaların ABD askerleriyle ilişkisi olmadığı'' gerekçeleriyle tedavi etmeyi reddettiğini belirtiyor.
Şu yaklaşım, haksız yere Irak'a çöreklenen odakların kendi tabanlarına sirayet eden temel marazî yaklaşımdır.
ABD budur, AB budur, Batı budur.
İkisi kız, biri erkek olan çocukların vücutlarındaki yaralar kabuk bağlamış, erkek çocuk sağ bacağını kullanamıyor. Olay, 13 Haziran'da meydana geliyor.
Associated Press'in verdiği bilgiye göre olay hakkında bilgisine başvurulan bir ABD ordu sözcüsü, "çocuklarının durumlarının ABD ordusuna bağlı askeri doktorların müdahalesini gerektiren durumlar kategorisine girmediğini'' belirterek, doktorların bu durumda hataları olmadığını ileri sürüyor. ABD Ordusu 3. Kolordu İkmal Komutanlığı halkla ilişkiler subayı Binbaşı David Acetta ise, "Bizim amacımız, Iraklıların kendi altyapılarını kurmalarını ve kendi kendilerine yeterli olacak hale gelmelerini sağlamaktır. Onları ABD güçlerinin sağlayacağı tıbbi bakıma bağlı hale getirmek değil'' diyor.
Şu mantığa bakın, şu insanlık dışı tavra bakın? Medeniyetlerinin boylarının ölçüsünü alın.
İnsanlık ve adaletten yoksun bu medeniyetle, sizin asırlar boyunca dünyaya şefkat, rahmet ve adalet dağıtmış yüce medeniyetiniz uyuşur mu ey aziz milletimiz?
Asla uyuşmaaaz, nidalarıyla göğsünüzden yüreklerinizin fırladığını görür gibiyim.
Durum bu iken Ankara'nın yapması gereken iş, emri vakiyle "uyuşur, uyuşur" deyip Uyum paketi üretmek değildir.
Türkiye'nin ve milletimizin yapması gereken yüce iş, insanlığa gerçek medeniyetin servisini yapmaktır. Medeniyet bizde, insanlık bizde, adalet bizde diyebilmek; bu köklü değerlerimizi herkese sunacak yürek olmaktır.
Batı'da insanlık öldü. Ölümüne ölünün peşine takılanların gideceği adres ancak mezar olur.
Türkiye bu yanlıştan dönmeli. Kendisine dönmeli, kendisine?
Hammadde kaynakları S.O.S veriyor.
İnsan kaynakları yaşlanmış, tükenmek üzere.
Gençleri korkunç hastalık ve ahlaksızlık müptelası.
Değerleri iflas etmiş? Aile yapıları çökmüş.
Hülasa tutunacak dalları kalmamış?
Kurtuluşu da "sonuna kadar sömürmek"te arıyorlar.
Sömürmek için BM dahil her türlü uluslar arası kurumu istismar etmekten geri durmuyorlar. İşlerine gelmeyen yerde o kurumları da takmıyorlar.
Böyle bir yapıya özenmek, akıl kârı değil. Değil ama bizim akl-ı evveller tutturdular güya gidiyorlar. Bindiler bir alamete, gidiyorlar kıyamete. Yazık ediyorlar, yazık.
Sadece bir-iki hafta önce cereyan etmiş şu örnek bile ABD ve yopyekün Batı'nın vahim ahvalini anlamak için yeter.
Amerika, Irak'a insanlık ve demokrasi getirecekti ya hani; sahte belgelere dayanarak onun için çöreklenmişti.
İki hafta önce cereyan eden olay karşısında Hipokrat dahi isyan etmiş vaziyette.
Irak'ta görevli ABD ordusuna bağlı askeri doktorlar, yaralı Iraklı çocukları tedavi etme talebini geri çeviriyorlar.
Zerre kadar insanlık taşıyan bir yürek, zerre kadar adalet duygusu bulunan bir vicdan bunu yapabilir mi?
Şaka veya iftira filan değil? Kendileri söylüyorlar.
ABD ordusunda görevli Çavuş David J. Borrel, görev yaptığı sırada kendisine yaklaşan bir Iraklının, Irak'taki savaştan artakalan patlayıcılarla dolu bir torbayı yakarken 3 küçük çocuğunun yaralandığını belirterek yardım istediğini anlatıyor.
Olayın ardından hemen yardım çağrısında bulunduğunu ifade eden Borrel, ancak olay yerine yaklaşık 1 saat sonra gelen ABD ordusunda görevli 2 askeri doktorun, vücutlarında yanıklar bulunan çocukları, "yaralanmaların ABD askerleriyle ilişkisi olmadığı'' gerekçeleriyle tedavi etmeyi reddettiğini belirtiyor.
Şu yaklaşım, haksız yere Irak'a çöreklenen odakların kendi tabanlarına sirayet eden temel marazî yaklaşımdır.
ABD budur, AB budur, Batı budur.
İkisi kız, biri erkek olan çocukların vücutlarındaki yaralar kabuk bağlamış, erkek çocuk sağ bacağını kullanamıyor. Olay, 13 Haziran'da meydana geliyor.
Associated Press'in verdiği bilgiye göre olay hakkında bilgisine başvurulan bir ABD ordu sözcüsü, "çocuklarının durumlarının ABD ordusuna bağlı askeri doktorların müdahalesini gerektiren durumlar kategorisine girmediğini'' belirterek, doktorların bu durumda hataları olmadığını ileri sürüyor. ABD Ordusu 3. Kolordu İkmal Komutanlığı halkla ilişkiler subayı Binbaşı David Acetta ise, "Bizim amacımız, Iraklıların kendi altyapılarını kurmalarını ve kendi kendilerine yeterli olacak hale gelmelerini sağlamaktır. Onları ABD güçlerinin sağlayacağı tıbbi bakıma bağlı hale getirmek değil'' diyor.
Şu mantığa bakın, şu insanlık dışı tavra bakın? Medeniyetlerinin boylarının ölçüsünü alın.
İnsanlık ve adaletten yoksun bu medeniyetle, sizin asırlar boyunca dünyaya şefkat, rahmet ve adalet dağıtmış yüce medeniyetiniz uyuşur mu ey aziz milletimiz?
Asla uyuşmaaaz, nidalarıyla göğsünüzden yüreklerinizin fırladığını görür gibiyim.
Durum bu iken Ankara'nın yapması gereken iş, emri vakiyle "uyuşur, uyuşur" deyip Uyum paketi üretmek değildir.
Türkiye'nin ve milletimizin yapması gereken yüce iş, insanlığa gerçek medeniyetin servisini yapmaktır. Medeniyet bizde, insanlık bizde, adalet bizde diyebilmek; bu köklü değerlerimizi herkese sunacak yürek olmaktır.
Batı'da insanlık öldü. Ölümüne ölünün peşine takılanların gideceği adres ancak mezar olur.
Türkiye bu yanlıştan dönmeli. Kendisine dönmeli, kendisine?
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019