Diyarbakır'da şehit olan 13 Mehmetçiği Hakka uğurladık. Ertesi gün bir polisimiz daha şehit edildi. Onu da uğurladık. Haziran'ın birinden Temmuz'un onaltısına kadar 25 şehit verdik. Allah rahmet etsin. Yanılmıyorsam 5 vatandaşımızda ellerinde rehin. Bitirilmeyen terör sorunu nedeniyle vatandaşta alıştı şehit haberlerine. Hemen kızmayın, gerçek bu. Umursamıyoruz. Bir şehit verdik, iki şehit verdik. Bu haberleri normal haber izler gibi izledik, tepkimiz olmadı. Ne siyaset kurumu, ne asker ve ne millet olarak bir duruş ortaya koyamadık. Birileri ekranlara çıktı terörü, bir halkın mücadelesi olarak anlattı. Başkaları gazete köşelerinden bu millete olan hıncını, sözde Kürt sorunu maskesi altında sergiledi. İktidar, terör örgütünü ve idam mahkumu olan bebek katilini muhatap aldı. Açılım politikaları ile terör örgütünün bir halk hareketi vasfı kazanmasına zemin hazırladı. Sonuç ne oldu? Toprağa verilen canlar, bölünmenin eşiğinde bir ülke.13 şehit verdik Diyarbakır'da. Akşam saatlerine doğru tv kanalları son dakika haberi olarak vermeye başladılar bu acıyı. Ama kimse yayın akışını kesmedi. Paparazzi sunanlar sunmaya devam etti. Dizi filmleri, sinemaları aynen devam. Haber kanalları şike operasyonuna ayırdıkları zamanı, şehit haberleri için ayırmadılar. Ertesi gün gazetelere bakıyorsun, internet sitelerine bakıyorsun "yuh" demenin ötesinde şeyler demek istiyorsun içinden. Kimi başlık atmış "barışa sıkılan kurşun", bir diğeri "Öcalan'a rağmen" vs. Kimi hala ordudan intikamını alamamış sanki, hapsedilen 160 subay yetmemiş sanki, kalemlerini zehirlemişler, 13 şehidi kendi komutanları ölüme göndermiş, yorumlarına girmişler. Hatta 13 askere üzülmüşler ama öldürülen yedi PKK'lının halini sorgulamaya kalkmışlar. Yahu siz kimin ülkesinde yaşıyorsunuz? Hangi barış? Öcalan kim? Siyasette de bildik tablo. Acil toplantılar. Program iptalleri ve terörü kınayan açıklamalar. Başbakan "bu kan yerde kalmayacak" dedi. Bu kaçıncı yerde kalmayacak kan Sayın Başbakan? Diyarbakır'ı yıldız yapacaktınız. Ne oldu? Diyarbakır terörde yıldız oldu. Ya kardeşlik (!) projeniz? Habur'u hatırlıyorsunuz değil mi... Merak ettiğim bu ülkede askerleri, darbe planı yapmakla suçlayıp, çuvallar dolusu belge hazırlayan, bu hazırladıkları belgelere binaen general, albay demeden komutanları hapishanelere gönderen cumhuriyet savcıları, terör örgütü ve iktidar arasında yaşanan diyaloglara nasıl sessiz kalıyor. Başbakan ilk önce inkar etse de sonra terör örgütü ile ve onun elebaşı ile devlet olarak görüşüldüğünü kabul etti. Apo iktidarla anlaştığını açıkladı. Malum örgütün siyasi kanadı "önderimizin aramızda olması yakındır" açıklamalarını yaptı. * Devlet adına terör örgütü ile kim ve ne görüştü? * Hangi cesaretle bir İdam mahkumu hükümetle anlaştığını iddia ediyor? İddiası doğruysa bu anlaşmayı kiminle ne zaman yaptı? Anlaşmanın içeriği ne idi?* "Önderimizin aramıza katılacağı günler yakındır" diyen örgütün siyasi kanadı bu cüreti iktidardan mı alıyor? Oluşturulacak yasal zeminle mi böyle bir iddia peşindeler? Yoksa topyekün bir isyan dalgası mı planlıyorlar? Soruları arttırabiliriz. Ama şahsen, darbe planları ile, Ergenekon ile ve son olarak şike operasyonu ile milletin gündeminden düşmeyen savcılar, terör örgütü ile hükümet arasındaki diyalogları araştırmak, incelemek zorundadır. Hazırlayacağı dosyayı Meclis'e gönderip, ileri demokrasi iddiasında bulunanlar için ileri demokrasiyi uygulamalıdırlar.
Akın Aydın / diğer yazıları
- ‘Para milletin itibarıdır’ diyordu onu da kaybettirdi / 29.03.2024
- Siyasetçiler Yasak Elma ve Kızılcık Şerbeti dizilerini mi izliyor! / 28.03.2024
- Dünya lideri demek kolay, olmak zor / 27.03.2024
- Siyasette de hep masa kazanıyor / 25.03.2024
- Erdoğan neden sözlerinin esiri olmuyor? / 24.03.2024
- Erdoğan ‘seçimden sonrası tufan diyenleri’ not alıyormuş / 23.03.2024
- Müslümanların kan ile iftarı ve son fetva / 22.03.2024
- Erdoğan’a biat ve bozkurtların aklaşması / 21.03.2024
- Hüseyin Baş: 'Bunlarda hiçbir değer ve kutsal yok' / 20.03.2024
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024
- Siyasetçiler Yasak Elma ve Kızılcık Şerbeti dizilerini mi izliyor! / 28.03.2024
- Dünya lideri demek kolay, olmak zor / 27.03.2024
- Siyasette de hep masa kazanıyor / 25.03.2024
- Erdoğan neden sözlerinin esiri olmuyor? / 24.03.2024
- Erdoğan ‘seçimden sonrası tufan diyenleri’ not alıyormuş / 23.03.2024
- Müslümanların kan ile iftarı ve son fetva / 22.03.2024
- Erdoğan’a biat ve bozkurtların aklaşması / 21.03.2024
- Hüseyin Baş: 'Bunlarda hiçbir değer ve kutsal yok' / 20.03.2024
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024