logo
19 MART 2024

Biz Hıristiyanlarla aynı İsa'ya (As) mı inanıyoruz'-2

12.04.2005 00:00:00
(Dünden devam...)

Konunun uzmanı olan ilim adamlarının yerinde tespitiyle; Hıristiyanlık, çarmıha gerilmiş İsa inancı üzerinde bina edilmiş bir dindir. İsa çarmıha gerilmedi şeklinde bir inanca sahip olan bir Hıristiyan'ın, Hıristiyan olduğunu söylemesi mümkün değildir. Yani, Hıristiyanlık inancı "çarmıha gerilmiş İsa" esasına oturur. Ne ilginçtir ki, Allah, hem bu iddiayı yalanlıyor, hem de iddia sahibini lanetliyor.

Bu konunun gayet net anlaşılması için, bir tanesi bile yeterli olan bu üç ana başlığa başka şıklar da eklemek mümkün.

Şöyle ki;

Kur'an'da geçen "lanet" kavramı, özellikle Hıristiyanların Hz. İsa (as) hakkında yaptıkları iddialara, Allah'ın gösterdiği tepkinin sonucudur.

Allah, kulu ve peygamberi İsa (as) hakkında yalan-yanlış iddialarda bulunanlara lanet ediyor.

Bu konuda Al-i İmran 3/61, Nisa, 4/156-157, Tevbe, 9/30 ve Ahzab, 33/57 ayetlerini misal olarak vermemiz mümkündür.

Bu konuda söylenecek başka şeyler de var.

Mesela;

Hadis-i şeriflerde geleceği haber verilen Hz. İsa Mesih'in (as) geldiği dünyada bazı "inkılapları" yapacağı da haber veriliyor.

a-Haçı kıracak.

b-Domuzu öldürecek.

c-Kan ve gözyaşını dindirecek.

Başka bazı şıkları da eklemenin mümkün olduğu bu üç başlık da Hıristiyanlığın değişmez değerleri değil mi?

Haç, Hıristiyanlığın sembolüdür.

Domuz eti yemek, Hıristiyanların inanç esasındandır.

Dünyayı kan ve gözyaşına boğmak da Hıristiyanlığın özelliğidir. Dahası, bazıları bu zulümleri "tanrıyı kıyamete mecbur etme" inancıyla yapıyor.

Eğer Hz. İsa (as) bu üç şeyi yeryüzünden kaldıracaksa -ki, hadis-i şeriflerde haber bu yöndedir- o zaman gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki, Hz. İsa (as) muharref Hıristiyanlıkla mücadele etmek için inecektir.

Peki, öyleyse hem Hz. İsa'nın (as) yanında olmak ve hem de bugünün Hıristiyanlarıyla beraber olmak, aynı anda, iki zıttın bir insanda cem olması/toplanması değilse ya nedir?

Bir insan, hem haçın yanında, hem İsa'nın (as) yanında olamaz.

Özetle;

Bugünün Hıristiyanlık inancındaki İsa Mesih ile Müslümanlıktaki İsa Mesih asla aynı şey değildir.

Müslümanların Hz. Muhammed'e (as) ümmet olmak için ineceğine inanılan kul-peygamber İsa (as) ile Hıristiyanların ilahî özelliklerle bezedikleri "ilâh İsa" bir değildir.

Hıristiyanlık dünyası, özellikle Hz. İsa (as) konusunda, iki bin yıllık inancından zerre nispetinde bir taviz vermemiştir.

Özel bir televizyonda yayımlanan bir programa katılan kilise sözcüsü bir papazın beyanları buna en açık delildir. Söz konusu papaz, milyonların gözü-kulağı dibinde; "Rab İsa", "İlah İsa", "Tanrının oğlu İsa" gibi kavramları kullanmakla yetinmeyip, kendi ifadesiyle; "şu ana kadar hiç duyulmamış" bir iddiayı da dile getirip şöyle dedi:

"Tanrı, İsa'yı Meryem'in rahmine ilka etmeden/yani Hz. Meryem İsa'ya hamile kalmadan önce, Rab İsa yeryüzünde tanrı ile beraber dolaşıyor idi."

Türkiye'de bir kilisenin cemaat sözcüsü olan bu papaz, bir açık sözlülük örneği ortaya koyarak, gerçekdışı bir iddianın sahipleri hakkında uyanık olmamıza sebep oldu.

O yalan iddia da şudur: "Kur'an'da geçen Hıristiyanlık aleyhindeki ayetler, İslam'ın ilk yıllarındaki Hıristiyanları bağlar, aynı ayetlerin bugünün Hıristiyanları için de geçerli olması ille de gerekmez." (Fethullah Gülen'e ait bu söz, Kürsel Barışa Doğru, s.45)

Söz konusu programda konuk olan bir ilahiyat profesörü de, papazın; "tanrının oğlu İsa" sözüne hiddetlenip Meryem Sûresi 88-91 ayetleriyle cevap verdi;

"Rahmân çocuk edindi, dediler.

Hakikaten siz, pek çirkin bir şey ortaya attınız.

Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!

Rahmân'a çocuk isnadında bulunmaları yüzünden" (Meryem, 19/88-91).

Bu ayet-i kerimeler okunduktan sonra papazın verdiği karşı cevap çok küstahça ve bir o kadar da düşündürücüydü:

"Biz iki bin yıldır Allah'a çocuk isnat ediyoruz ama şu ana kadar dağ falan da yıkılmadı."

Bu ifade, aslında Allah'a ve O'na inanmış Müslümanlara yapılabilecek en büyük hakarettir.

Buna rağmen hala birileri bu inancı savunan Ehl-i Kitap için "onlar da cennetliktir" diyorsa, bu olsa olsa iddia sahiplerinin ancak bir "gizli Hıristiyan" olduklarını ispatlar.

Şu gerçeğin altını bir daha çizelim; Asr-ı Saadet dönemindeki Ehl-i Kitapla bugünün ve yarının Ehl-i Kitabı arasında zerrece fark yoktur ve olmayacaktır da.

Şunu da ifade etmekte fayda var; bazılarının iddiasının aksine, Ehl-i Kitap "ahirete inanmıyor", inansa bu kadar vahşeti yapamaz. Yarın 'ruz-i mahşer/mahşer gününde Allah'a hesap vereceğine inanan bu kadar zalim olabilir mi?

Son olarak da büyük alim İmam Muhammed b. Hasan'ın Siyer- Kebîr isimli eserinde geçen hükümlere bir bakalım.

Bir ateist "la ilahe illallah" derse, bu onun Müslüman olduğuna hükmetmemiz için yeterlidir. Çünkü onlar Allah'ın varlığından çok birliğine iman etmiyorlar.

Ama Ehl-i Kitabın "La ilahe illallah" demeleri yeterli değildir. "Muhammed'ür Resulüllah" da demeleri gerekir. Bu da yeterli değildir. Kendi dinlerini bırakıp İslam'a girdiklerini, Müslüman olduklarını ilan ve ikrar etmeleri gerekir. Çünkü Muhammed'ür Resulüllah" derken başka bir şey kastetmiş olabilirler.

(İmam Muhammed, Siyer-i Kebir, İst. 1980, çeviri, M. Said Şimşek, İbrahim Sarmış, c.1, s.163-165)
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
Süleymaniye hatadan dönmeli
İstikrarı hakim kılmakta kararlıyız
8 yılda çıkan yerli sermaye 600 milyar dolar
Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor
Kaftancıoğlu da ifadeye çağrıldı
İki şüphelinin ifadesi ortaya çıktı
Erdoğan 4. Kolordu Komutanlığı'nda konuştu
Irak ve Suriye mesajı
Utan dünya!
Bombalardan kurtulanlar açlıktan ölüyor
Ali Koç'tan tarihi çıkış
'Gerekirse bir alt lige düşeceğiz'
TİP adaylığını çektiğini duyurmuştu
Ses kayıtları yayınlandı
İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü ifade verdi
'Para sayma' soruşturması sürüyor
Makas açılınca, Altınok için sahaya indi
Mansur Yavaş'ı hedef aldı
'Darende'ye hizmet için yola çıktık'
BTP'den Darende'de büyük miting
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.