Mevlid kandilinin ardından Cumhuriyet bayramını kutladık. Dini ve milli günler birliğimiz, kimliğimiz varlığımızdır.
Muhterem üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in dikkat çektiği kavramlardan biri de "aidiyet" duygusudur. Bir yere ait olan demektir. Anne kucağını hissetmek, yuvasına uçmak, toprağından beslenmek demektir.
Allah Resulü (s.a.a) hadis-i şerifinde: 'Vatan sevgisi imandandır' buyurmaktadır.
Muhterem üstadımız milli ve manevi kimliği ile vatanını, milletini bilen tanıyan koruyan öğrenciler yetiştirdi. Türk kimliğine, medeniyetine sahip çıktı.
Günümüzde gerek ekonomik, siyasi, kültürel oyunlar, misyonerlik faaliyetleri bitmiş değildir.
Ülkemizde ve birçok İslam ülkesinde yazılı görsel propagandalar yapılmış, insanlar en hassas tarafından, maneviyatlarından avlanmış, tuzaklara düşürülmüştür.
Birkaç ana başlık altında özetlersek:
1- Milletin imanı yıkılmak istenmiş, Kelime-i Tevhid'den "Muhammedün Resûlullah" çıkarılmış, hatta okullardaki ders kitaplarında yıllarca okutulmuştur. Amentü de ittifakımız var denmiş, Hıristiyanları, Yahudileri dindar, kurtuluşa ermiş, cennetlik göstermeye çalışmışlardır.
Bu mikrop öylesine hızlı yayıldı ki, papazlarla Sultanahmet Camiinde, iftar sofralarında dua edilmiş, batıla hak kisvesi giydirilmeye çalışılmıştır. Maalesef devletin koruyucu kalesi olması gereken Diyanet bu faaliyetlere destek olmuştur.
Hıristiyanlar ile evlenilebileceği, her bakımdan dostluk kurulabileceği düşüncesi ile mahremiyete korkunç saldırı olmuştur.
Hıristiyan bir papaz ile Müslüman bir kadın evlendirilmiş. Nikâhı Urfa'da müftü kıymıştır.
Oyun inançlı kişiler üzerine oynandı. Onları darmadağınık etmek, kafalarını karıştırmak, kalplerini ifsat etmekti.
Hıristiyan ve Yahudilerin emperyalist emellerine alet etmekti.
Milli yapımıza, başta Atatürk olmak üzere, Cumhuriyete savaş açtılar. Kendi ajanlıklarına uygun tarih bilgileri yazdılar yayınladılar. Hikâye kitapları, romanlar, makaleler, filmler…
İşadamları, her kademede çalışanlar, öğrenciler üzerinde güçlü sızma oluşturdular.
Ne yazık ki, milletimiz kendisini uyandıran lideri görmedi. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i dinlemedi. Kurtulmak için geç kalmayalım. Çağların bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in eserleri ve Bağımsız Türkiye Partisini görmeliyiz. Genel Başkanımız Avukat Hüseyin Baş Bey ve kadroları tek çözümdür.
Diğer partilerin berrak olması zordur.
Emperyalistleri elinin tersi ile iten bir Türk Bilgesi, Hoca Atatürk Prof. Dr. Haydar Baş Bey var. Bu milleti bir ve beraber yapacak düşünce, eğitim, adalet, kalkınma gücü, ortaya konulan duruş, sistem model var. Muhterem Hocamız "Ben varım siz var mısınız?" Derdi. Varız diyelim. Bu genç kadroyu iktidar yapalım.
Ülkemiz üzerinde hesabı olanların hesaplarını boşa çıkaralım.
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021