logo
25 NİSAN 2024

Ekonomi SOS veriyor

15.05.2008 00:00:00
Hükümetin uyguladığı IMF, AB ve ABD tavsiyeli politikaların ülkemizi ne noktaya getirdiğini görüyoruz. Bütün sektörler can çekişiyor.Tarım sektörü 2007 yılında yüzde 7.3 oranında küçüldü ve sıkıntılar artarak devam ediyor. Maliyetler yüksek, üretici maliyetlerin altında ürününü satmak zorunda, finans bulunamıyor, talep daralması var, tarımda ithalat aldı başını gidiyor. Çiftçiler meydanlarda, derdini duyurmaya çalışıyor, ama yetkililerin kulakları IMF'ye açık, çiftçiye kapalı.Diğer lokomotif sektörümüz olan inşaat sektörü perişan vaziyette. Demir fiyatları yüzde 100 zamlandı. TOKİ hükümetin sunduğu imkanlar çerçevesinde binalar yapıyor, ama diğer inşaatçılar aynı fırsatlara sahip değil. Binalar dikiliyor, ama alıcı yok. Binalar yarıya kadar yapılmış, devam edecek finans yok. İnşaatçı talep darlığı sebebiyle maliyetleri fiyatına yansıtamıyor. Tekstil sektörü ise yıllardır sürünüyor. Talep darlığının ilk vurduğu sektörlerden. İnsanlar gelirleri yeterli olmadığı zaman temel ihtiyaçlarından pek kısamıyor, ama tekstil ihtiyacını erteleyebiliyor. Geçinemeyen insanlar aynı giysileri yıllarca giyme noktasındalar. Pazar darlığı sebebiyle iş yok ve fabrikalar, atölyeler kapasite düşürüyor, işçi çıkarıyor. Sektörde karşılıksız çekler, protestolu senetler havada uçuşuyor.  İhracatta maliyetlerdeki fazlalık ve kurdaki düşüklük sebebiyle rekabet şansı pek yok. Daha uygun imkanlar sunan Çin, Hindistan gibi emek yoğun ülkeler bütün piyasaları alt üst etmiş durumda.Beyaz ve kahverengi eşyadaki daralma da TÜİK'in rakamlarına göre yüzde 10.1. Vatandaşlar gelir yetersizliği sebebiyle tekstilde olduğundan daha fazla bir oranda beyaz ve kahverengi eşyadan vazgeçiyor. Arızalı olan buzdolabını, televizyonunu yenisiyle değiştirmiyor, tamir ettirerek idare ediyor. Ayağını yorganına göre uzatmayı tercih ediyor. Bu sektör de maliyetlerin yüksekliğinden ve finans sıkıntısından şikayetçi. Tabii bu arada ifade etmemizde fayda var, kredi kartları ile vatandaşlar kendisine ait olmayan parayı harcayarak geleceklerini ipotek altına aldılar. Konut ve araba kredileri, kredi kartları piyasalarda bir dönem geçici rahatlama sağladı, ama bu sonrasında tedavisi çok zor olan -mevcut IMF politikalarıyla çözümü olmayan- yaralar oluşturdu.O dönemler oluşan geçici rahatlama, bugün daha fazla daralmaya dönüştü. Çünkü faiz yükü vatandaşın gelirinin büyük bir kısmını götürmektedir.Hükümetin en çok güvendiği turizmde bile alarm sesleri yükseliyor. Turistik olan mekanları yabancılara satarsanız, yabancıların gayri menkul almasının önünü sonuna kadar açarsanız, her geçen gün turizmin daralmasını da sağlamış olursunuz.Turist gelir kendi evinde, ya da Türkiye'den ev almış yakının evini kiralayarak tatilini yapar, masraflarını minimuma indirir, sen de avucunu yalamış olursun. Turizmde gelen kişi artıyor ama getirdiği döviz her geçen gün azalıyor. Üstelik ekonomistler de gayet iyi bilir ki, turizm sektörü bir ülkenin gelişmesini temin eden asıl sektörlerden değildir. Gelişmiş ülkeler turizm gelirlerini ekstra olarak görürler, üzerinde fazla hesap yapmazlar. En ufak bir kriz, kargaşa, felaket turizmi bir anda sıfıra indirebilir.Daha birçok sektörden misal verebiliriz.Dikkat ederseniz sektörlerin sorunları genel manada incelendiğinde problemlerin temelde aynı olduğunu görürsünüz. Maliyetlerdeki aşırı artış, vatandaşların satın alma gücündeki azalma, buna bağlı pazar darlığı, finans sıkıntısı, kur politikasındaki yanlışlık, ithal ürünlere karşı rekabet edememe?Artık hükümete yakın isimler bile ekonomideki tehlikeyi geç de olsa itiraf ediyorlar. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, "2007-2008'de maalesef bütün Anadolu SOS veriyor, alarm veriyor" dedi. Bu yılın ilk çeyreğinde protesto edilen senet tutarının da yüzde 17 artış gösterdiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Bu rakamlar da bize gösteriyor ki, iç piyasa, Anadolu alarm veriyor" dedi.Bu yaşanan sıkıntılar yıllarca uygulanan ve son AKP iktidarında "kamçısız" uygulanan IMF, AB ve ABD politikalarının eseridir.Küresel kuruluşlar ve finans şirketleri yerli taşeronları kullanarak hangi ülkeye el attılarsa benzer manzaralar yaşanmıştır. Somali 1976'da tarım konusunda kendine yeten bir ülkeyken, 1980'lerden itibaren uygulanan IMF politikalarıyla bugünkü sefil konumuna gelmiştir. Bizdeki gidişat da aynıdır. IMF'nin bugüne kadar tavsiye sunduğu hiçbir ülke düzelmemiştir. Bu ülkeler ürettikleri en temel ürünlerde bile ithalatçı konumuna düşmüş ve küresel güçlerin oyuncağı haline gelmişlerdir.Çözüm mü?Yerli kaynaklar devreye sokularak enerji, hammadde gibi maliyetler aşağıya çekilmelidir.Yerli para emisyon genişletilerek devreye konulmalı, üretici ve tüketici sıfır faizli kredilerle desteklenmelidir. Vergiler makul, adaletli bir hale getirilmeli, kazanandan vergi alınmalıdır.Vatandaşların alım gücü bir takım sosyal devlet projeleri devreye konularak -vatandaşlık maaşı, doğum parası, ev hanımı meslek maaşı, çocuk parası vs- arttırılmalıdır. Böylece üreticiye sağlam güvenilir bir pazar açılmalıdır. Yerli üretici ithalata karşı korunmalıdır. Bu ve benzeri çözümler bugün can çekişen sektörlerimizi ayağa kaldırmaya yetmez mi? Bu çözüm maddelerinde üreticilerin ihtiyaç duyduğu her şey fazlasıyla mevcuttur.Bu çözümler BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin çözümleridir. Bu Model'in çözümlerinin uygulanabilmesinin mümkün olduğu 4 uluslar arası kongrede, 400'ü aşkın bilim adamı tarafından onaylanmıştır. Bu aşamadan sonra uygulanabilirliğini tartışmaya açmak bile abestir. Çözüm, çözümü isteyen ve arayanlar içindir.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.