İstanbul'da zaman zaman yapılan ayinlere her iki taraf da katılıyordu. 5 Ocak 1919'da Ayatiriyada Kilisesinde ortak bir ayin yapılmış burada konuşan Çanakkale metropoliti, Rumlarla Ermenilerin Türklere karşı birleşmesini istemişti (4). Yine, Türklere karşı taşınan kin, nefret ve husumeti yansıtması bakımdan İzmit başpiskoposu Vassilios'un sözleri hayret vericidir: "Geride bir tek ferdi kalmamak üzere Türklerin tamamıyla yok edilmesini ne kadar isterdim." (5) Patrikler birbirlerini sık sık ziyaret ederek özel günler vesilesiyle tebriklerini sunuyorlardı. Rumların ve Ermenilerin ortak hareket için yaptıkları bazı çalışmalara bazen Yahudiler iştirak ediyorlardı. "Musevi Meclis-i Mahsusa-i Milliye Heyeti" yılbaşı münasebetiyle Rum ve Ermeni Patrikhanelerine yaptığı ziyaretlerde, ortak hareket ve düşünceler hususunda özel bir heyet kurulmasını talep etmiştir. (6) Yunan Millet Meclisi'nin başta Venizelos olmak üzere Ermenilere tam destek sağladığı görülüyordu. 3-4 şubat 1919'da Paris Barış Konferansında yaptığı konuşmada Ermenilerle dayanışma içinde olduklarını belirttikten sonra, "Ümit ederiz ki Başkan Wilson, Büyük Ermenistan hudutlarını cömertçe çizsin" demiştir. (7) Ermeni Patrikhanesi ve Ermeniler de Rumlara yaltaklanmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlardı. Nitekim Ermeniler, İzmir'in Yunanlılarca işgal edilişini tebrik etmişler, Venizelos da onlara verdiği cevapta, "Eminim ki Yunan askerlerinin İzmir'i işgali, Ermeni cemaatine bir müsavat devresi açacaktır" demiştir. (8) Rum patrikhanesi ile beraber Ermeni Patrikhanesi de İstanbul'daki itilaf devletlerinin temsilcilerini ziyaret ederek Türk ordusunda hizmette bulunan Rum ve Ermeni askerlerinin derhal salıverilmeleri için Osmanlı Hükümeti nezdinde girişimlerde bulunmalarını rica etmişlerdi. (9)
Rum Patrikliğinden Doroteos ve Ermeni Patriği Zaven Efendi 17 Ekim 1919'da "Türkiye'deki işgallerin yeterli olmadığından yakınarak, bütün Türkiye'nin müttefikler tarafından işgal edilmesini istemişlerdir" (10). Mütareke'den sonra Ermeniler ve Pontusçular birbirlerinden farklı olarak teşebbüslerde bulunarak tasfiyesi kararlaştırılmış olan Osmanlı'dan birer müstakil devlet çıkarmaya çalışıyorlardı. Ancak her iki grubun da çizdikleri vatan haritaları birbirine tedahül ettiğinden, anlaşma husule getirilerek rekabeti ortadan kaldırmak ve gayeyi gerçekleştirmek için çok uğraşılmıştır. O kadar ki, Megalo İdea'nın bir numaralı müdafiilerinden Venizelos, Pontusçuları şaşırtan ve biraz da suküt- hayale uğratan bir hareketle, Paris Barış Konferansı'nda Trabzon ve civarının Ermenilere bırakılabileceğine değinerek sınırlarda mutavassıt bir yol izlemiş, Ermenistan'a Pontus'u feda etmemek için Ermeni hareketinin başı Patrik Zaven Efendi satın alınarak Pontus hareketinde bir anlaşmaya varılmış; Pontusçuluk takviye edilmiştir. (11)
Dipnotlar:
1) C. Bayar, a.g.e., s. 1449. 2) S. Tansel, a.g.e., s. 100-101.
3) Pontus Meselesi, s. 36-40; ayrıca, Ali Güler, a.g.e., s. 109.
4) Ali Güler, a.g.e., s. 19. 5) Gotthard Jaeschke, a.g.e., s. 41.
6) Ati, 18 Ocak 1919. 7) Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, s: 49
(Ekim 1971), s. 12. 8) S. Tansel, a.g.e., s. 101, Not: 78.
9) M. Ayni, Milliyetçilik, İst. 1943, s. 311. 10) S. Tansel, a.g.e., s. 312. 11) K. Mısıroğlu, a.g.e., s. 293; ayrıca bkz. Nutuk, K. Atatürk, Vesika No: 1-2.