Irak'ta acımasız kara infaz
Irak'ta rehin alınan bir Türk şoför başına kurşun sıkılarak öldürüldü. Tepe'ye bağlı Bilintur Şirketi'nde çalışan bir Türk şoförü Iraklı, El Kaide uzantısı El Zerkavi örgütü tarafından canlı infaz şeklinde yayına verilen, acımasızca başına kurşun sıkılarak öldürüldü. İnfazdan önce Türkçe bildiri de okuttular. Bu bildiride "Türk şirketleri Irak'tan çekilsin istenmektedir." Bildiri okutulduktan sonra bir militan başına kurşun sıkarak öldürdü. Yere yığılan Türk şoförün üzerine daha sonra iki kurşun daha sıkıldı.
Bu olaydan sonra uluslararası nakliyat şirketi Irak'a yapılan nakliye işlemlerini durduğunu açıkladı. Bununla beraber şu anda Irak'la büyük ticari anlaşmalar mevcuttur. Bu anlaşmalarda en azından 50.000 civarından tır ve kamyon şoförü çalışmaktadır. Bu işlemler uluslararası anlaşmalara bağlı. Kolay kolay bunlardan vazgeçmek mümkün değildir denmektedir.
Kısacası ortalık fena halde karıştı.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül Hükümet olarak ellerinden geleni yaptıklarını ve öteki rehin şoförü kurtarmaya çalıştıklarını söyledi.
(3.8.2004)
Öldürülen Murat Yüce'in
katilleri Türk mü?
Irak'ta öldürülen işçi Murat Yüce'nin öldürülmesiyle ilgi İnternete verilen kasetteki konuşmaların Türkçe olduğu anlaşılmıştır. Üstelik bu sesler El Kaide'nin İstanbul'daki bombalama olaylarındaki seslere de benzediği öne sürümektedir. Bu yüzden "Acaba tetiği çeken de Türk müydü?" diye düşünülmektedir. Şu anda bir de başka bir iddia ortaya atılmıştır. Murat Yüce "Aleviydi" o sebeple öldürüldü. Hatta Alevi olduğu için onunla Hükümetimiz de fazla ilgilenmedi iddiaları ortaya atılmaktadır.
Savaşın başladığı günden beri öldürülen ilk Türk rehinedir. Onun için bazı gazeteler "Şüpheli Ölüm" diye yazı yazdılar. Bunun yanında bazı rehinelerin CİA ve MOSSAD tarafından da öldürüldükleri iddiası mevcuttur!
Olayların tahlili- Irak'ın
sosyolojik yapısı
Irak'ta şu anda ABD'nin işgalinden sonra ortalıkta terör-kurtuluş mücadeleleri, karışıklıklar, saldırı ve düzensizlikler hakim. Mesela Kürtler- Sünni Araplar- Şii Araplar, ABD'ciler ve halk ile aşiretler mevcuttur. Ama dikkat edilirse gelişmiş ülkelerdeki çekişmeler veya ayırımlar yok denebilecek derecede az veya hiç görülmemektedir. Mesela "Modern veya postmodern" konular olarak bilinen, sağ sol çatışmaları, solcu, sağcı, liberaller, kapitalistler ve benzeri konulardan fazla söz edilmemektedir. Bunun da başlıca sebebi Irak'taki toplumun, sosyal siyasi ve modern sistem devlet anlayışı bakımından daha hemüz gelişmiş olmadığıdır.
Irak, Kabile Aşiretlerin idaresi ile Saddam diktatörlüğü arasında şu ana kadar idare edildi. Onun için o bölgedeki sosyal ve çağdaş sistem gelişmeleri söz konusu olmadı.
Irak'taki siyasi sistem dinsel, etnik ve aşiret aidiyetleri arasında kalmış durumdadır. Onlar arasında bir nevi çelişkiler- çatışmalar ve uzlaşmazlıklar söz konusu olmaktadır.
Irak'a liberalizm, sosyalizm, sosyal demokrasi veya demokrasi mefhumları henüz yerleşmiş değil. Bunlar ancak sanayileşmiş toplumlarda meydana çıkmaktadır. Batıda da böyle olmadı mı?
Irak henüz köylülükten şehirleşmeye, ziraatten endüstriye, tarım ırgatlığından organize sendikalı eğitilmiş işçiliğe geçememiş durumdadır. Irak'ta milliyetçilik kavramı bile -modern millet ve milliyetçilik kavramı- henüz tam olarak gelişmiş sayılamaz.
Devlet kavramları olan Merkezi Otorite, Düzen, Birey hakları, Demokrasi, insan hakları, hukuk, uzlaşma kavramları da eski düzeyde kalmış durumdadır. O bakımdan oradaki mefhumlar çabuk değişebilir. Dün sosyalist olan kimseler bugün Dinci olarak kolayca ortaya çıkabilmektedir. Bütün bunların sorunu dinde değil kültürel ve tarihsel, toplumsal yapıya bağlı olmaktadır.
Irak'ta rehin alınan bir Türk şoför başına kurşun sıkılarak öldürüldü. Tepe'ye bağlı Bilintur Şirketi'nde çalışan bir Türk şoförü Iraklı, El Kaide uzantısı El Zerkavi örgütü tarafından canlı infaz şeklinde yayına verilen, acımasızca başına kurşun sıkılarak öldürüldü. İnfazdan önce Türkçe bildiri de okuttular. Bu bildiride "Türk şirketleri Irak'tan çekilsin istenmektedir." Bildiri okutulduktan sonra bir militan başına kurşun sıkarak öldürdü. Yere yığılan Türk şoförün üzerine daha sonra iki kurşun daha sıkıldı.
Bu olaydan sonra uluslararası nakliyat şirketi Irak'a yapılan nakliye işlemlerini durduğunu açıkladı. Bununla beraber şu anda Irak'la büyük ticari anlaşmalar mevcuttur. Bu anlaşmalarda en azından 50.000 civarından tır ve kamyon şoförü çalışmaktadır. Bu işlemler uluslararası anlaşmalara bağlı. Kolay kolay bunlardan vazgeçmek mümkün değildir denmektedir.
Kısacası ortalık fena halde karıştı.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül Hükümet olarak ellerinden geleni yaptıklarını ve öteki rehin şoförü kurtarmaya çalıştıklarını söyledi.
(3.8.2004)
Öldürülen Murat Yüce'in
katilleri Türk mü?
Irak'ta öldürülen işçi Murat Yüce'nin öldürülmesiyle ilgi İnternete verilen kasetteki konuşmaların Türkçe olduğu anlaşılmıştır. Üstelik bu sesler El Kaide'nin İstanbul'daki bombalama olaylarındaki seslere de benzediği öne sürümektedir. Bu yüzden "Acaba tetiği çeken de Türk müydü?" diye düşünülmektedir. Şu anda bir de başka bir iddia ortaya atılmıştır. Murat Yüce "Aleviydi" o sebeple öldürüldü. Hatta Alevi olduğu için onunla Hükümetimiz de fazla ilgilenmedi iddiaları ortaya atılmaktadır.
Savaşın başladığı günden beri öldürülen ilk Türk rehinedir. Onun için bazı gazeteler "Şüpheli Ölüm" diye yazı yazdılar. Bunun yanında bazı rehinelerin CİA ve MOSSAD tarafından da öldürüldükleri iddiası mevcuttur!
Olayların tahlili- Irak'ın
sosyolojik yapısı
Irak'ta şu anda ABD'nin işgalinden sonra ortalıkta terör-kurtuluş mücadeleleri, karışıklıklar, saldırı ve düzensizlikler hakim. Mesela Kürtler- Sünni Araplar- Şii Araplar, ABD'ciler ve halk ile aşiretler mevcuttur. Ama dikkat edilirse gelişmiş ülkelerdeki çekişmeler veya ayırımlar yok denebilecek derecede az veya hiç görülmemektedir. Mesela "Modern veya postmodern" konular olarak bilinen, sağ sol çatışmaları, solcu, sağcı, liberaller, kapitalistler ve benzeri konulardan fazla söz edilmemektedir. Bunun da başlıca sebebi Irak'taki toplumun, sosyal siyasi ve modern sistem devlet anlayışı bakımından daha hemüz gelişmiş olmadığıdır.
Irak, Kabile Aşiretlerin idaresi ile Saddam diktatörlüğü arasında şu ana kadar idare edildi. Onun için o bölgedeki sosyal ve çağdaş sistem gelişmeleri söz konusu olmadı.
Irak'taki siyasi sistem dinsel, etnik ve aşiret aidiyetleri arasında kalmış durumdadır. Onlar arasında bir nevi çelişkiler- çatışmalar ve uzlaşmazlıklar söz konusu olmaktadır.
Irak'a liberalizm, sosyalizm, sosyal demokrasi veya demokrasi mefhumları henüz yerleşmiş değil. Bunlar ancak sanayileşmiş toplumlarda meydana çıkmaktadır. Batıda da böyle olmadı mı?
Irak henüz köylülükten şehirleşmeye, ziraatten endüstriye, tarım ırgatlığından organize sendikalı eğitilmiş işçiliğe geçememiş durumdadır. Irak'ta milliyetçilik kavramı bile -modern millet ve milliyetçilik kavramı- henüz tam olarak gelişmiş sayılamaz.
Devlet kavramları olan Merkezi Otorite, Düzen, Birey hakları, Demokrasi, insan hakları, hukuk, uzlaşma kavramları da eski düzeyde kalmış durumdadır. O bakımdan oradaki mefhumlar çabuk değişebilir. Dün sosyalist olan kimseler bugün Dinci olarak kolayca ortaya çıkabilmektedir. Bütün bunların sorunu dinde değil kültürel ve tarihsel, toplumsal yapıya bağlı olmaktadır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006