Hükmeden tek güç olabilmek için insanoğlu, tek yaratıcı olan Cenab-ı Allah Zül Celal Vel kemal hazretlerine karşı hiç çekinmeden isyan bayrağını açmış, üstüne üstlük yaptığı yanlışlardan dönmesi için ikaza gelen kutlu elçileri, peygamberleri de katletmekten zerre kadar çekinmemiştir.
Atamız İbrahim (a.s.)'ın tebliğ için görevlendirildiği, yanlışından dönmesi için ikaz ettiği Nemrut, hepimizin akıllarında nasıl yer tutmaktadır. Hak dava olan İbrahim (a.s.) zaferi, yıkılmaz gözüken Nemrut'un saltanatının bir sivrisinekle yok olması gibi bütün dünyanın duyduğu bir zaferdir aslında Kerbela.
Peygamber Efendimiz (s.a.a.) veda haccından dönerken, Gadir-i Hum'da İslam ümmetinin Emiri'ni, Veli'sini, Halife'sini, kardeşi olarak İmam Ali (a.s.)'ı, Allah-ü Teâlâ'nın nasbı ile tayin etmesi ve Gadir-i Hum'da İmam Ali (a.s.)'a biat ettirmesini, Sakife denilen yerde unutanların, hilafet benim evlatlarımın hakkıdır, nebevi ölçüsünü ortadan kaldırdıkları, ümmete unutturdukları yerdir Kerbela.
Üçüncü halife Hz. Osman'ın Medine'de, tayin ettiği valilerin icraatlarının neticesinde öldürülmesi üzerine, Medine halkı hilafet makamına İmam Ali (a.s.)'ı getirdi. Şam valisi Ebu Süfyan'ın oğlu Muaviye de, kendisi gibi valilerin kötü icraatları sebebiyle öldürülen Hz. Osman'ın, sözüm ona kan davası için İmam Ali (a.s.)'a karşı, Sıffin'de savaşa tutuştuğu ve Peygamber evlatlarının, ümmetin işlerindeki liderliğinin, ortadan kaldırıldığı yerdir Kerbela.
Hicretin 40. Yılı Ramazan ayının on dokuzunda Kûfe mescidinde İbn-i Mülcem (Allah'ın laneti üzerine olsun) İmam Ali (a.s.)'ı şehit etti. Hilafet makamına İmam Ali (a.s.)'ın büyük oğlu İmam Hasan geçti. Bu arada kan davası diye başlayan savaş, 'halife sen olamazsın ben oluruma' dönüştü. Muaviye hilafet makamını alabilmek için; "Ben yaşlıyım, halife şimdi ben olayım, öldüğümde İmam Hasan halife olur, eğer o yaşamazsa kardeşi İmam Hüseyin halife olur" diye, gerçek halifenin siyasi iktidar uğruna katledilmesinin normal karşılanmaya başladığı, karanlık çağın kapısının açıldığı yerdir Kerbela.
Gel gör ki, hakikatte, hicri 60. yılda öleceğini anlayınca da, içki içmesi, zevke düşkünlüğü, Hıristiyanlarla olan samimi hayatı ile şöhret sahibi olan oğlu Yezid'i (Allah'ın laneti üzerine olsun) veliaht tayin etmesi ve hemen arkasından ölümü üzerine, İmam Hasan (a.s.) ile yapmış olduğu antlaşmaya uymadığı, sözünden döndüğü, hanedanı Âli Muhammed'e ihanet ettiği, en ahlaksız bir insanı Ümmeti Muhammedin başına bela ettiğinin, ispat edildiği yerdir Kerbela.
Yezid'de (Allah'ın laneti üzerine olsun) hükümranlığını sürdürebilmek, çıkan isyanları bastırabilmek, hilafetin gerçek hak sahibi olan Hüseyin bin Ali bin Ebi Talib'i; yok biat almak, yok sürgün etmek, yok bilmem ne diye sebeplerle ortadan kaldırtabilmek, öldürtebilmek için çoluk çocuk, kadın demeden Peygamber Efendimiz'in (s.a.a.) bütün ailesini kılıçtan geçirdiği soykırım yaptığı, yaptırdığı yerin adıdır Kerbela.
Kûfe'den gelen, halifemiz ol, bizim başımıza geç diye İmam Hüseyin (a.s.)'a yazılıp eline ulaştırılan davet mektuplarının doğruluğunu öğrenmek için, elçi olarak Kûfe'ye gönderdiği, Müslim bin Akil'in; On sekiz bin mektup var, Kûfeliler sizi bekliyor, davetine, İmam Hüseyin (a.s.)'ın icabet etmek için gittiği yerin adıdır Kerbela.
İmam Hüseyin (a.s.) Hicri 60. yılın zilhicce ayının 8'inde Mekke'den, Kûfe'ye doğru yola çıkarken, Müslim bin Akil'in aynı gün Kûfelilerin ihanetine uğrayarak katledildiği, Kûfelilerin İmam Hüseyin (a.s.)'a da, aynı şekilde ihanet edecekleri yerin adıdır Kerbela.
Hicri 61. yılın Muharrem ayının ikisinde, Kûfe'ye sokulmayan İmam Hüseyin (a.s.) ve kutlu yolcuların Fırat'tan su içeriz, diye nehrin kıyısında konakladıkları ve Muharremin 7'sinden sonra değil büyüklerin, beşikteki çocukların dahi susuz bırakıldığı yerin adıdır Kerbela.
Ömer bin Sa'd'ın valilik makamı için çocukluk arkadaşına ihanet ettiği, Ubeydullah ibn-i Ziyad'ın nesepsizliğini ispatladığı, makam ve mevki karşısında insanın her ne kadar mukaddesatı varsa hepsini satabildiğinin en büyük ispat edildiği yerdir Kerbela.
Hicri 61. yılın 10 Muharrem'i, güya Peygamberin halifesi olabilmek için, dünya makamı ve iktidarı için, Müslüman olanların yapamayacağı, mü'min olanların düşünemeyeceği en büyük vahşeti Peygamber'in evladına reva görenlerin, İslam'dan nasibi olmadıklarının, Peygamber'le bir bağlarının olmadığını ikrar ettikleri yerdir Kerbela.
Kısaca Kerbela, Hakk'ın gür sedasının, kıyamet sabahına kadar İmam Hüseyin (a.s.) ve Âli Muhammed ile olanlardan yükseleceğinin en büyük ispatıdır.
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024