Önceki yazımızda; Türkiye'nin, komşusu Suriye tarafından en çok şikayet edilen ülke durumuna geldiğini ortaya koymuştuk. Oysa Müslüman bir komşu olarak değil şikayet edilen; elinden ve dilinden komşusuna zarar gelmemesi gereken konumda olmamız gerekirdi. Teröre destek suçlamasıyla Türkiye aleyhinde BM'ye yapılan şikayetler uzun yıllar başımızı ağrıtacak gibi görünüyor.Zira terörün yol açtığı iç savaş nedeniyle 200 bine yakın Suriyeli hayatını kaybetmiştir. 6.5 milyon kişi yerlerinden edilmiştir. Yardıma muhtaç kişilerin sayısının 9 milyonu, komşu ülkelere sığınan Suriyelilerin sayısının ise 2.5 milyonu aştığı ifade ediliyor. 150 milyar Dolara ulaşan ekonomik tahribat, bu trajedinin vahametini daha da artırmaktadır.Bütün bunların faturası ise teröre destek veren ülkelere uluslararası hukuk gereğince tazminat ve cezai sorumluluk yansıyacaktır. Bu bakımdan şayet şikayet konusu iddialar ispat edilirse Türkiye çok ciddi müeyyidelerle karşılaşabilir.Bütün bu süreçte Rusya Türkiye'nin aksine kendi istihbarat ağı ile bölgeyi iyi okumuş ve Suriye'ye destek olmuştur. Rusya; bu isabetinde ve bölgeyi iyi okuyup doğru siyaset üretmesinde Prof. Dr. Haydar Baş'tan birinci derecede istifade ettiklerini bizzat Rus parlamenterler ifade etmektedirler. Rus parlamenterler; "Arap Baharı benzeri bir iç savaşın önüne geçmek için Haydar Baş hocanın düşüncelerine ihtiyacımız var" demektedirler. Yine Vladimir Lisiçkin Prof. Dr. Haydar Baş'a; "Sizi Kırım'a davet ediyoruz. Haydar Baş Üniversitesi kurmak istiyoruz" demektedir. Rusya bu fikri güçle inisiyatif alarak ABD'nin; "Esad gitsin ülke bölünsün" politikasının aksine kendi tezini dünyaya kabul ettirmiştir.Rusya, Suriye'deki iç savaşın sorumlusunun Esad değil taşeron terör grupları olduğunu açık bir şekilde dünyaya ilan etmiştir. Suriye Haber ajansının 14.07.2014 tarihli haberine göre Rusya; Teröre destek vererek Suriye'nin içişlerine müdahale eden ülkeleri açık bir şekilde uyarmıştır.Rus bakanlık yayınladığı beyanda; Suriye'deki teröristleri finanse etme, silah eğitimi verip onları silahlandırma ya da onları barındırmanın kesinlikle kabul edilemez olduğu, bu terör gruplarının Suriye ve bölgenin daha başka devletlerinde işledikleri bu vahşi suçları şiddetle kınadıklarını belirtmiştir. Rusya; uluslararası toplumun bu çirkef eylemlere sınır koymak için ciddi çabalarda bulunma temennisini ifade etmiştir.Bir taraftan Müslüman bir komşu olarak bizim hakkımızdaki iddialara bakın diğer taraftan komünist denilen Rusya'nın tavrına bakın. Bir yanda Müslüman bir komşuya yakışmayan davranışlar diğer yanda Müslüman'dan beklenen davranışlar. Kim ne yapıyor, kim kimdir? Artık uyanmamız lazım.
Kazım Üstün / diğer yazıları
- İklim krizinin çözümü Z kuşağına kaldı / 17.12.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021