Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, kısa adıyla AİHM Büyük Dairesi İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Leyla Şahin'in 1998 yılında başörtüsüyle üniversiteye giremediği için başlattığı hukuk mücadelesinde, yapılan temyiz başvurusunu karara bağladı. Mahkeme 1'e karşı 16 oyla Leyla Şahin'in temyiz başvurusunu reddetti. Büyük daire, Şahin'in başvurusunda önceden alınan kararı onayarak, "Türkiye'nin insan hakları ihlalinde bulunmadığı" görüşünü ortaya koydu. AİHM Büyük Dairesi, temyiz başvurusunda temel gösterilen Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu'nun ifade ve din özgürlüğünü konu alan dokuzuncu maddesi ile eğitim hakkını konu alan ikinci maddenin birinci protokolünün ve özel yaşam ve aile hayatına saygı hakkını konu alan sekizinci madde, ifade özgürlüğünü konu alan 10'uncu madde ve ayrımcılığı konu alan 14'üncü maddenin ihlal edilmediği kanaatine oy çokluğuyla değil, oybirliğiyle vardı.İnsan haklarını savunduğu iddia edilen mahkeme, Türkiye'de başörtüsü yasağının insan hakları ihlali olmadığı görüşünde birleşiyor. Daha Türkçe bir ifadeyle özetlersek, başörtüsü takmak insan hakkı değil Avrupa'ya göre!Böyle olduğu için de, başörtüsüne engel olmak insan haklarını ihlal anlamı taşımıyor.Büyük Avrupa'nın büyük mahkemesinin (!) aldığı bu karar kesinlikle sürpriz değil. Zaten Büyük Daire ve temyiz süreci tamamen oyalama maksatlıydı.AİHM'den aksi yönde bir karar bekleyenlerin tamamını; başörtüsü yasağına Avrupa Birliği kapılarında çözüm arayanlar oluşturuyor. Başörtüsü yasağını, imam hatip meselesini, Kur'an Kursu sorununu Avrupa'nın çözeceğine ve AB'ye girdiğimiz zaman bu sorunların mutlu sona ulaşacağına inanan bu saf zümrenin AİHM'den beklentileri büyüktü. Bu yüzden AİHM büyük dairesinin verdiği bu karara en çok onlar üzülecekler. Hatta kararın açıklandığı bugün (dün) bazı gazeteler "AİHM, insanlık sınavında" şeklinde manşetler atarak, Avrupa'dan beklentilerini dile getirmişlerdi.Karar açıklandı? Bugünkü manşetler, bizim saf zümrenin görüşünü net bir şekilde ortaya koyacak. Muhtemelen Avrupa'ya sitem edilecek ve özgürlüklerin kısıtlanmasının sakıncalarına vurgu yapılacak. AKP hükümetinin iktidara geldiği günden bu yana Avrupa'ya girmek için verdiği tavizler, Avrupa'nın insan hak ve özgürlüklerini umursamadığı ve hepsinden önemlisi Avrupa'nın Türk ve Müslüman fobisinin tüm kurum ve kararlarında kendisini bariz bir şekilde hissettirdiği gerçeği irdelenmeyecek. Yüzeysel birkaç sitem başlığıyla olay geçiştirilecek. Tıpkı terör karşıtı olduğunu iddia eden Belçika'nın terörist Fehriye Erdal ile ilgili aldığı yargılamama kararında olduğu gibi, bu konu üzerinde de hükümet durmayacak. Çünkü bizzat bu davada başörtüsü yasağını Abdullah Gül'ün görevlendirdiği Dışişleri avukatları savundu. Başbakan Erdoğan Fransa'daki olayların sebebini, Fransa'nın başörtüsü yasağına bağlarken, kendi ülkesinde uygulanan başörtüsü yasağını ve bu yasağı kaldırma vaadiyle iktidara geldiğini çok çabuk unuttu. Kendi ülkesindeki yasaklara Fransız kalan bir başbakanın, Fransa'daki yasakları gündeme getirmesi kadar trajik ne olabilir ki!Kağıt üzerinde bu davayı Leyla Şahin kaybetti, Türkiye kazandı! Ama gerçekte Türkiye her şartta ve ortamda kaybetmeye devam ediyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012