logo
25 NİSAN 2024

Madencilik, tarım ve sağlık

12.05.2005 00:00:00
Devlet Planlama Teşkilatı(DPT) verilerine göre yapılan hesaplamalarda Türkiye 55 yıllık dönemde en fazla yatırımı hizmetler sektörüne yaparken, en az yatırım stoku madencilikte bulunuyor.

1990 yılı 'sabit fiyatlarıyla' hizmetler sektöründe 63.8 trilyon liralık yatırım stoku bulunurken, 26.8 trilyon liralık stok ile sanayi ve ulaştırma sektörleri bunu izledi. Yatırım stokunun en az olduğu sektör ise 1.7 trilyon lira ile madencilik sektörü olarak belirlendi. 3.9 trilyon lira ile tarım, 4.8 trilyon lira ile de sağlık sektörleri en az yatırım stoku bulunan sektörler olarak sıralandı.

Esasen, en çok iddialı olmamız gereken madencilik, tarım ve sağlık sektörüne gerekli ciddiyeti göstermeyişimiz ilginçtir.

Türkiye, madenler bakımından zengindir, verimli bir tarım ülkesidir ve değerlendirildiği takdirde coğrafi şartlarıyla, havasıyla suyuyla ve ulaşım kolaylığıyla dünyanın en önemli bir sağlık merkezi de olabilir.

Dünya üzerinde mevcut olan 51 çeşit madenden 29 çeşidi yurdumuzda bulunmaktadır. Özellikle krom, demir, bor, bakır, altın, boksit, kükürt, cıva, kurşun, çinko, tuz, lületaşı, uranyum, toryum, mermer gibi madenler bakımından çok zengindir.

Türkiye'nin sahip olduğu en önemli madenlerden biri kromittir. Paslanmaz sanayi çeliği yapımı alanında büyük önem taşıyan kromit rezervleri bakımından, Türkiye; 36,8 milyon ton rezervle dünya dördüncüsüdür. Savaş araç ve gereçleri (tank ve toplar), yol yapımı makineleri, uçak ve lokomotif motorları yapımında kullanılan özel çelik, krom alaşımı ile elde edilir. Bu özelliğinden dolayı kromit; stratejik öneme sahiptir.

Metal dışı madenler bakımından en zengin maden bor tuzu (boraks)dur. Dünya bor rezervlerinin çoğu Türkiye'de bulunmaktadır. Yıllık üretim 2 milyon ton kadardır. Bor, gelecekte petrol ürünlerinin yerini alabilecek ilk sıradaki madendir. Çoğu rezervin Türkiye'de bulunması ülkemizi avantajlı duruma getirmektedir.

Uzmanlar tarafından yapılan araştırmalarda ve uydu fotoğraflarında ülkemizin özellikle de Güneydoğumuzun petrol denizi üzerinde yüzdüğü gözlemlenmektedir.

Altın gibi önemli bir madende dünyada ikinci büyük rezervlere sahibiz.

Misalleri arttırmak mümkün, ama maksadı anlatmak için bu kadarı kafidir.

Şimdi siz, bizi süper güç yapabilecek bu kadar yer altı kaynağına sahipsiniz, ama yatırım konusunda en alt sırada madencilik yer alıyor. Bunun anlamı nedir?

Ülkemizde AKP hükümeti döneminde çıkarılan maden yasasıyla 150 bin km2'lik arazimiz yabancılara satılmış vaziyette. Hem de satılan bu yerler sonradan devletleştirilemiyor ve tahkimle özel bir konuma sahip. Çıkardığı madeni istediği gibi transfer edebiliyorlar.

Şimdi akla şu sorular geliyor: Bu madenlere yatırım yapılmayarak, yabancıların gelip çıkarması ve bunun yağını onların yemesi mi isteniyor? Birileri aziz Türk milletinin şaha kalkmaması için mi madenlere yatırım yapılmasını istemiyor?

En az yatırım yapılan sektörlerin ikincisi de maalesef tarım.

ABD Dışişleri eski Başkanı'nın ifadesiyle "Arapların petrol silahı varsa bizim de tahıl silahımız var. Petrolsüz yaşanabilir, ama tahılsız yaşanamaz".

ABD tarımın stratejik önemini kavradığından dolayı dünya tahıl ihracatında 1 numara oldu, hem de ihracatını yüzde 2,5 oranlarından yüzde 80'lere çıkararak.

Ya tarım ülkesi olan ve nüfusunun yüzde 34'ü tarımla geçinen biz ne yapıyoruz? 3,9 trilyon gibi komik bir yatırım yapıyoruz, AB'nin direktifleriyle ürünlere tahditler koyuyoruz, destekleri kaldırıyoruz, tarım nüfusunu azaltmaya çalışıyoruz ve de ithal ucuz ürünlere müsaade ederek, tarım sektörünü tamamen bitiriyoruz. Yazık hem de ne yazık.

Sağlık sektöründe de durum farklı değil.

Dünyanın doğal yöntemlerle tedaviye koştuğu bir dönemde, doğal imkanlara en fazla sahip ülke olarak hak ettiğimiz noktada olmadığımız ortada.

Gelişmiş ülkelerde yüzde 100 bitkisel olan ilaçların doğal hammaddelerinin çoğu Türkiye'de ya üretiliyor, ya da üretilebilme imkanı var, ama biz büyüyen bu sektörden maalesef nasibimizi alamıyoruz.

Hatta Almanya'da "Doğal Yöntemlerle Tedavi" konusunda ihtisas bile yapılırken bizde bunun akademik anlamda karşılığı yok. Gelişmiş ülkelerde ilaç kataloglarının ilk ürünleri tamamen bitkisel ilaçlar olmasına rağmen, bizim literatürümüzde böyle bir şey yok.

Halbuki kaynak bizim topraklarımız, ürünlerimiz. Bu sektörde yapılan yatırımlarla milyarlarca dolar gelir elde edilebilir.

Sağlık sektöründe hem kalite hem de fiyat olarak çok uygun olduğumuz sahalar var ve bu her geçen gün artmakta. Doktorlarımız önleri açıldığı takdirde harikalar ortaya koyabiliyor.

Ama biz ne yapıyoruz? Ekonomik olarak da bizi şaha kaldırabilecek bu önemli sektöre 4,8 trilyon lira ayırarak, onu da en az yatırım yaptıklarımızın arasına katıyoruz.

Hizmet sektörü, turizm de hafife alınacak sektörler değildir, ama bu ülke , değerini bilen bir liderin projeleriyle sadece madencilik, tarım ve sağlık sektörüyle bile bütün borçlarını kapatabilir.

Yeter ki bu lider bağımsız kafalı, aziz Türk milletini seven ve proje sahibi olsun.

Yoksa "hazine üzerinde oturan dilenci" olmaya devam edeceğiz.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.