Şu işe bakın! Bir değil iki değil, hep böyle oluyor.
Uludere hadisesinde siyasilerimiz ve yetkililer “Bunu biz kendi milli istihbaratımızla yaptık, ABD’nin bununla ilgisi yok” demişlerdi, aradan 1 ay gibi kısa bir zaman geçti ve ABD “Bu saldırı benim verdiğim istihbarat sayesinde oldu” diye ilan etti.
Siyasilerimizde, ABD’yi temize çıkartıp, suçu üslenme gibi bir gayret vardı.
Bugün de aynı gayret ne gariptir ki PKK için yapılıyor. Eee, ABD’ye yapılan muamele maşasına da yapılıyor.
AKP hükümetinin terörle müzakere süreci çerçevesinde, teröristbaşı APO’nun mektubu Diyarbakır’da okunduktan hemen sonra siyasilerimiz PKK’nın çekilmeye başladığını falan söylemişlerdi. Sonra öğrendik ki çekilen PKK’lı yok, hatta yapılan açıklamalara bakılırsa, PKK’lıların çekilmeye niyeti olmadığı gibi gelmeye niyeti var.
Son açıklama PKK’nın önemli yöneticilerinden ve kurucularından olan Duran Kalkan’dan geldi. Kalkan bakın neler söyledi:
“Şunun kamuoyu tarafından da, özellikle de ilgili kesimler tarafından da iyi bilinmesini istiyorum ki gerilla çekilme meraklısı değil. Güle oynayarak kimse çekilmek falan istemiyor. Tersi geçerlidir. Hali hazırda çekilme pozisyonuna geçmiş olma durumu da söz konusu değil. O üretilen senaryoların hiçbir geçerliliği yok. Söz konusu iddiaların hiçbir geçerliliği yok. Herkes yerli yerinde ve gerilla ateşkes konumundadır. Yeni bir talimat da gerilla komutanlığına yoktur. Her hangi bir talimat karargaha ulaşmamış, birliklere de öyle bir talimat verilmemiştir. Gerillanın öyle kolay, rahat geri çekilmeye ikna edilmesi mümkün değil”
Kalkan’ın açıklamalarına bakılırsa bırakın çekilmeyi, çekilme konusunda herhangi bir gündem, talimat, plan dahi yok. Bizim siyasiler kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar.
Sanki PKK her şeyi kabul etmiş, olay çözülmüş gibi de, siyasilerimizin belirlediği akil adamlar fitne tohumlarını topluma ekiyorlar, yasal düzenlemeler yapılıyor, örtülü aflar çıkartılıyor, terör suçundan içeride olanlar serbest bırakılmaya çalışılıyor, teröristbaşına itibar kazandırılıyor, terör suçunun kapsamı değiştiriliyor, PKK kapsam dışına alınıyor…
Ortada İsrail’in özrü yok, İsrail’e vermediğimiz taviz kalmadı; ortada çekilme yok, silah bırakma yok, PKK’ya, APO’ya vermediğimiz taviz kalmadı. AKP’li Türkiye ne kadar taviz verme meraklısı oldu böyle… Millete ait olanları saça saça bir hal olduk.
Terörist Kalkan’ın çekilme için bir de 2 koşulu var: Birincisi somut adımlar, ikincisi APO’nun doğrudan girişimde bulunması…
Adamların somut adımdan maksadı, özerk Kürdistan; APO’nun doğrudan girişimde bulunmasından maksadı da, serbest bırakılıp siyasi lider olması, halka hitap etmesi…
Öyle mektubunun falan okunması kesmiyor adamları…
Peki, AKP’li siyasiler bu tavizleri verdiklerinde PKK Türkiye’yi terk edecek mi? Niye etsin ki, her dediğini yaptırdığı ahmaklar varken, böyle kelepir bir yer bulmuş, hiç terk eder mi? Terörist Kalkan bu konuda, “İddiaların aksine Güney Kürdistan’daki gerillalar Kuzey Kürdistan’a gitmek istediklerini söylüyor” diyor.
APO ise geçtiğimiz günlerde, “Güneydoğu’da gerillanın sayısı artırılacak” demişti.
Yani anlayacağınız, PKK’nın çekilmesi söz konusu değil, Prof. Dr. Haydar Baş’ın tespit ettiği gibi, PKK’nın çekilmesi bahanesiyle, kılıfıyla maalesef Türk askeri bölgeden çekiliyor.
PKK da, aynen Irak’ın kuzeyindeki peşmerge ordusu gibi bir ordu yapılanmasına hazırlanıyor.
Binlerce, milyonlarca şehit kanıyla elde ettiğimiz bu ata yadigarı topraklar bu kadar ucuza feda edilmemeli. Yazıklar olsun.
Uludere hadisesinde siyasilerimiz ve yetkililer “Bunu biz kendi milli istihbaratımızla yaptık, ABD’nin bununla ilgisi yok” demişlerdi, aradan 1 ay gibi kısa bir zaman geçti ve ABD “Bu saldırı benim verdiğim istihbarat sayesinde oldu” diye ilan etti.
Siyasilerimizde, ABD’yi temize çıkartıp, suçu üslenme gibi bir gayret vardı.
Bugün de aynı gayret ne gariptir ki PKK için yapılıyor. Eee, ABD’ye yapılan muamele maşasına da yapılıyor.
AKP hükümetinin terörle müzakere süreci çerçevesinde, teröristbaşı APO’nun mektubu Diyarbakır’da okunduktan hemen sonra siyasilerimiz PKK’nın çekilmeye başladığını falan söylemişlerdi. Sonra öğrendik ki çekilen PKK’lı yok, hatta yapılan açıklamalara bakılırsa, PKK’lıların çekilmeye niyeti olmadığı gibi gelmeye niyeti var.
Son açıklama PKK’nın önemli yöneticilerinden ve kurucularından olan Duran Kalkan’dan geldi. Kalkan bakın neler söyledi:
“Şunun kamuoyu tarafından da, özellikle de ilgili kesimler tarafından da iyi bilinmesini istiyorum ki gerilla çekilme meraklısı değil. Güle oynayarak kimse çekilmek falan istemiyor. Tersi geçerlidir. Hali hazırda çekilme pozisyonuna geçmiş olma durumu da söz konusu değil. O üretilen senaryoların hiçbir geçerliliği yok. Söz konusu iddiaların hiçbir geçerliliği yok. Herkes yerli yerinde ve gerilla ateşkes konumundadır. Yeni bir talimat da gerilla komutanlığına yoktur. Her hangi bir talimat karargaha ulaşmamış, birliklere de öyle bir talimat verilmemiştir. Gerillanın öyle kolay, rahat geri çekilmeye ikna edilmesi mümkün değil”
Kalkan’ın açıklamalarına bakılırsa bırakın çekilmeyi, çekilme konusunda herhangi bir gündem, talimat, plan dahi yok. Bizim siyasiler kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar.
Sanki PKK her şeyi kabul etmiş, olay çözülmüş gibi de, siyasilerimizin belirlediği akil adamlar fitne tohumlarını topluma ekiyorlar, yasal düzenlemeler yapılıyor, örtülü aflar çıkartılıyor, terör suçundan içeride olanlar serbest bırakılmaya çalışılıyor, teröristbaşına itibar kazandırılıyor, terör suçunun kapsamı değiştiriliyor, PKK kapsam dışına alınıyor…
Ortada İsrail’in özrü yok, İsrail’e vermediğimiz taviz kalmadı; ortada çekilme yok, silah bırakma yok, PKK’ya, APO’ya vermediğimiz taviz kalmadı. AKP’li Türkiye ne kadar taviz verme meraklısı oldu böyle… Millete ait olanları saça saça bir hal olduk.
Terörist Kalkan’ın çekilme için bir de 2 koşulu var: Birincisi somut adımlar, ikincisi APO’nun doğrudan girişimde bulunması…
Adamların somut adımdan maksadı, özerk Kürdistan; APO’nun doğrudan girişimde bulunmasından maksadı da, serbest bırakılıp siyasi lider olması, halka hitap etmesi…
Öyle mektubunun falan okunması kesmiyor adamları…
Peki, AKP’li siyasiler bu tavizleri verdiklerinde PKK Türkiye’yi terk edecek mi? Niye etsin ki, her dediğini yaptırdığı ahmaklar varken, böyle kelepir bir yer bulmuş, hiç terk eder mi? Terörist Kalkan bu konuda, “İddiaların aksine Güney Kürdistan’daki gerillalar Kuzey Kürdistan’a gitmek istediklerini söylüyor” diyor.
APO ise geçtiğimiz günlerde, “Güneydoğu’da gerillanın sayısı artırılacak” demişti.
Yani anlayacağınız, PKK’nın çekilmesi söz konusu değil, Prof. Dr. Haydar Baş’ın tespit ettiği gibi, PKK’nın çekilmesi bahanesiyle, kılıfıyla maalesef Türk askeri bölgeden çekiliyor.
PKK da, aynen Irak’ın kuzeyindeki peşmerge ordusu gibi bir ordu yapılanmasına hazırlanıyor.
Binlerce, milyonlarca şehit kanıyla elde ettiğimiz bu ata yadigarı topraklar bu kadar ucuza feda edilmemeli. Yazıklar olsun.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024