Anadolu insanının halini yerinde görmek ve ülkenin içine düştüğü kuşatılmışlık konusunda milletimiz ile hasbıhal etmek için yollarındayız. Bu defaki durağımız, Samsun. Kuva-yı Milliye ruhu ile yapılıyor, bu çalışmalar. Yalnız bizim grup değil, Türkiye'nin her tarafında aynı ruhu paylaşan arkadaşlarımız tarafından bu ziyaretler yapılıyor. Milletimizi içine düştüğü kötü durumdan haberdar etmek, dertlerini dinlemek, çare sunmak için yollardayız. Samsun milli mücadelede ilk adım olması açısından önem arz ediyor. Bandırma gemisi ile 19.Mayıs1919'da Samsun'a çıkan Atatürk daha emin bir bölge olan Havza'ya geçmiş, burada kurduğu karargâh ile Milli mücadeleyi başlatmıştı. Yayınlanan Amasya tamiminde yer alan "Yurdun bütünlüğü, milletin istiklâli tehlikededir" tespiti bu günleri de çok iyi anlatıyor. Ortaya konan kararlı mücadele ile halkın Kuva-yi Milliye'de aldığı rol her geçen gün zirveye çıkmış ve Türk milleti karakteri olan bağımsızlıktan taviz vermemişti. Samsun'da verimli topraklar var. Ne eksen toprak kabul ediyor. Bereket fışkırıyor topraktan, ama ne fayda. Karşılaştığımız bir çiftçi, "bir römork saman geçen sene 500 milyon idi, bu sene 5 römork 500 milyona alıcı bulamıyor" diyerek halini anlatmağa çalışıyordu. Tarım mahsullerine konan kotalar, ürünün para etmemesi, köylüyü fena halde yormuş. Çiftçinin gelir seviyesinin düşmesi esnafı da fena halde hırpalamış. Görüştüğümüz bir kebapçı ise geçen sene günde 3 kuzu keserken, bu sene günde ancak yarım kuzu satabildiğini ifade ederek durumunu ifade ediyordu. Ve daha nice arzuhaller, hepsi ama hepsi acı dolu, çile dolu.Köy ziyaretlerinde kahvelerde durumumuz iyi diyen bir-iki kişiye rastlanabiliyor. Nasıl oluyor da köylünün kahir ekseriyetinin öldük, bittik; ürün maliyetlerini karşılayamaz olduk, mahsulümüzü satamıyoruz, satsak da maliyetini karşılayamıyoruz demelerine rağmen bu insanlara ne oluyordu. İzmir bölgesinde köylümüz, çiftçimizle hasbıhal ederken aynı tablo ile karşılaşmıştık. Çalışmalara öncülük eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey, halinden memnun olduğunu söyleyen bu kişiye doğrudan "sen belediyeden ne kadar maaş alıyorsun" diye sorması karşısında ilgilinin yüzü bembeyaz kesildi. Meğersem halinden memnun olduğunu ifade eden kişi belediye başkanının hem yeğeni hem de maaşlı elemanı imiş. Suçüstü yakalanmıştı, ilgili. Daha sonra halkı hakem tutarak kalabalığa hitaben "siz halinizden memnun musunuz?" diye sorduğunda, köylü hep bir ağızdan "Hayır, halimizden memnun değiliz" diye cevap vermişti. Evet, 2002 seçimleri öncesi de aynı tablo ile karşılaşıyorduk. Görevli, maaşlı insanlar Tayyip bey hakkında hoş senaryolar uydurarak kamu oyunu yönlendirmişlerdi. Aynı taktiğin devam etiğini gördük. Ancak bir farkla, dün kuzu kuzu dinleyen halk bugün uyanmış vaziyette. Sütten dili yanmış durumda, yoğurdu üfleyerek yemeyi tercih ediyor. Avrupa Birliğinin, ABD tahakkümünün ne anlama geldiğini çok iyi öğrenmiş. AB'ye taraf olan partilerin bizi bugünlere getirdiğini ifade ediyorlar ve adı ne olursa olsun bu siyasilere ateş püskürüyorlar. Lider olarak güvendikleri isim, Prof. Dr. Haydar Baş. Sayın Baş'ın AB'ye karşı ABD'ye karşı ortaya koyduğu milli duruşu saygıyla karşılıyor, ilgiyle takip ediyor ve destek veriyorlar. Türk çiftçisi- köylüsü her geçen gün kan kaybediyor, aslında kan kaybeden yalnız milletin efendisi tabir edilen köylülerimiz değil, bütün millet kan kaybediyor. Hükümetin uyguladığı AB politikaları ile çiftçi üretimden vaz geçirilmeğe çalışılıyor, toprağını elinden çıkartması için gereken ekonomik baskılar uygulanıyor.Haydar Baş ise "sakın ha!" diyor Türk çiftçisine "Sakın toprağının bir zerresini bile elinden çıkartma, BTP iktidarında toprağın altın edecek" diyor.Köylümüz, çiftçimiz hasılı Anadolu insanının hali ve duruşu bize Amasya tamimini yeniden hatırlattı. Evet, bu defa da "Milletin istiklâlini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır"
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Seçmen eğilimi niçin değişti? / 08.04.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024
- Deprem öldürmez, ihmal öldürür! / 09.02.2024
- 41 maddede 'BTP'ye Evet' demenin gerekçeleri / 30.03.2024
- Yine ikilem yine istismar / 18.03.2024
- Ekonomik gerçekler ve beklentiler / 11.03.2024
- Partilerin mesajı ve seçmenin sınavı / 10.03.2024
- Vatandaşın çığlığına kim cevap verecek / 09.03.2024
- Yerel seçimlerde emeklilerin tercihi ne olacak? / 29.02.2024
- BTP, güçlü bir alternatif / 23.02.2024
- Belediyecilik: Yol mu, su mu yoksa daha fazlası mı? / 16.02.2024
- Deprem öldürmez, ihmal öldürür! / 09.02.2024