Kapitalizmi ve diğer ekonomi modellerini hak ettikleri yere yani tarihin çöplüğüne gönderen ve eğildiği bütün ekonomik problemlere çözüm getirebilen tek iktisadi anlayış olan Milli Ekonomi Modeli'ni genel hatlarıyla değerlendirmeye devam ediyoruz.
Milli Ekonomi Modeli üretimle para kazanmanın önünü açmaktadır. Oysa günümüzde uygulanan ve uygulanmış olan ekonomi modellerinde ise üretim yaparak para kazanabilmek neredeyse imkânsız bir hale getirilmiştir. Faaliyet dışı gelir olarak ifade edilen gelirler üretim yapmadan faiz ve repo gibi yollardan kazanılmış gelirlerdir. Nitekim ülkemizdeki 500 büyük işletmenin bilânçolarındaki faaliyet dışı gelir oranları yıllar itibariyle hızla artmıştır. Örneğin 1983 yılında ifade edilen işletmelerin bilânçolarındaki faaliyet dışı geliri %19.6 iken 1990'da %33.3, 1996 yılında bu oran %53'lere ve 1998'de bu oran %80'lere ulaşmıştır. Bugün söz konusu üretim dışı gelirler çok daha yüksek düzeydedir.
Milli Ekonomi Modeli'nde kavga mantığı değil fayda mantığı hâkimdir.Kapitalizm bireyleri sınıflara ayırarak onları birbirlerine karşı kışkırtmaktadır. Milli Ekonomi Modeli'nde ise Prof. Dr. Haydar Baş toplumu oluşturan hiçbir kesimi bir diğerine rakip olarak değerlendirmemekte ve toplumu oluşturan tüm kesimlerin hepsine aynı anda fayda sağlayacak bir yaklaşım ortaya koymaktadır.
Milli Ekonomi Modeli'nde her kesimin geliri artacaktır.Kapitalizm işçi ücretlerini minimum seviyede konumlandırmıştır. İşçi ücretlerinin bu kadar düşük olması kapitalizmin bir gereğidir. Milli Ekonomi Modeli'nde ise hem işçi ücretleri düzeyi yükseltilirken hem de işverenin gelirinin artması sağlanmaktadır.
Milli Ekonomi Modeli Türk kültürü ve değerleriyle yoğrularak oluşmuş bir tezdir.Kapitalizm Batı kültürünün bir ürünüdür. Milli Ekonomi Modeli ise Batı gözlüğüyle değil Müslüman Türk bakışıyla meselelere çözüm getirmektedir.* Milli Ekonomi Modeli insanları kendine uyduran değil, insanlara uyan bir modeldir. illi Ekonomi Modeli dışındaki diğer ekonomi modelleri insana uygun bir model geliştiremedikleri için insanı ortaya koydukları modellere uydurmaya çalışmışlardır. Prof. Dr. Haydar Baş ise Milli Ekonomi Modelinde insanı modele uymaya zorlamamış diğer modellerin tam tersi bir yaklaşımla modeli insana uyacak şekilde ortaya koymuştur.
Milli ekonomi Modeli insan tarifi ile de diğer ekonomi modellerinden ayrılmaktadırKapitalizmin tarif ettiği iktisadi insan, kendi çıkarlarını en yüksek düzeye çıkarma amacıyla mücadele eden çıkarlarını ilah edinmiş bir varlıktır. Milli Ekonomi Modelinde ise kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlı olarak değerlendirildiği için insan çıkarperest olarak tarif edilmemiştir. Kapitalist anlayışların tersine MEM'de bir insanın kazanması için bir başka insanın zarar etmesi gerekmemektedir.
Kapitalizm nüfus artışını bir tehlike olarak görürken Milli ekonomi modeli nüfus artışını bir tehlike olarak değil, ekonomiyi büyüten bir gereklilik olarak değerlendirmektedir.Kapitalizmin bu yanlış bakış açısının neticesi doğum kontrolleri olmuştur. Milli Ekonomi Modelinin yaklaşımında kaynaklar kıt olmadığı için insan sayısı ne olursa olsun onlara yetecek kaynak bulmak mümkün olacaktır.
Ekonomi modellerinin asıl hedefi üretimi karşılayacak talebin oluşturulması olmalıydı.
Günümüze kadar ortaya konulan ekonomi modelleri yanlış bir yaklaşımla çözümü talebin kısılmasında görmüşlerdir. Neticede insanlık adeta varlık içinde yokluk çekmiştir. Milli Ekonomi Modeli ise tüketim yanlı bir denge anlayışı ortaya koyduğundan dolayı talebi kısmaya çalışmayacaktır. Talebi kısmak şöyle dursun Milli Ekonomi modeli, talep oluşmasını sağlamak için sosyal devlet projeleriyle tüketen sınıfı desteklemeyi öngörmektedir.Prof. Dr. Haydar Baş'ın Nobel ekonomi ödülüne aday olarak gösterilmesini sağlayan Milli Ekonomi Modeli'ni genel hatlarıyla değerlendirmeye yarın da devam edeceğiz inşallah.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024