logo
16 KASIM 2025


Mutsuzluğun dibinde mutluluk hissi ile avunmak

07.02.2022 00:00:00

Çok garip bir çağda yaşıyoruz. Elle tutulan, tadı, kokusu olan, gözle görülebilen, uzay boşluğunda yer kaplayan varlıkların sanal âlemde birebirleri olmasa da taklitlerinin yapılmaya çalışıldığını görüyoruz. 

Bu varlıkların yanılsamalarının asıllarının yerine hâkim kılınması için dünyada dijitali, yapay zekâyı geliştirip kontrol eden güçlerin çok farklı projelerini duyuyoruz, bazılarına da tanıklık ediyoruz. Böyle yanılsamaların insanlara hâkim olduğu dijital bir dünya, var edilmeye çalışılıyor örneğin Metaverse gibi.

İnsanlık Metaverse gibi projelerle bir yalana bir gölgeye mahkûm ediliyor. Bu gölge oyununun yapımcıları hayallerini gerçekleştirmek için bilimi de yedeklerine alarak ekrana, sanala, dijitale, teknoya hapsedilmiş bir dünyanın içinde yaşamayı öneriyorlar. 

İmajinasyonun (zihindeki soyut bir düşüncenin ya da hayalin, somut hale geçmesi-geçirilmesi sürecine verilen isim.) hâkim olduğu dünya bize yeter, çok daha ötesine gitmeye gerek yok anlayışı ile insanlığı inançsızlığa, maneviyatsızlığa, yalnızlığa, haktan hakikatten uzak kalmaya robot gibi mekanik bir yaşama mahkûm ediyorlar. 

Ölümden sonraki hayatı yok sayıp, yaptıklarının hesabının sorulacağı inancını inkâr edip, ölümü, unutturmaya, sanal âlemde yalancı cennetler var etmeye çalışıyorlar. 

Dijitalleşme insanları duyuları üzerinde etkileyerek, insanların değerlendirmelerini dijital illüzyonlarla yanlış değerlendirmelere ve anlamalara sürükleyebiliyor.

Dijitalleşme rasyonel teolojiyi de kullanarak vahiy kaynaklı olan hakka, tevhide kafa tutarak, alternatif oluşturmaya çalışıyor.

İşte sanal dünyayı kontrol edenler günümüzde bilimin, teknolojinin imkânlarıyla insanları, insanlığı hayatın anlam ve gerçeklerinden uzaklaştırarak illüzyonun hâkim olduğu bir dünyaya teslim etmeyi hedefliyorlar.

İnsanları bu dünyada hem eğlendiriyorlar hem de amaçları doğrultusunda kullanıyorlar. Örneğin Hollywood sinemasında olduğu gibi; bir yönetmen izleyiciye neyi izletmek istiyorsa veya neyi düşündürmek istiyorsa kamerayı o amaçla kullanır. Kameradan izletmek istediği dünyayı çekiyor ve izleyiciye sunuyor, bu yöntemle insanları çok rahat bir biçimde yönlendirebiliyor.

Kamera nereyi ve neyi zoomluyorsa insanlar o tarafa bakıyor. Oysa kamera arkası dünyanın gerçeğidir, gerçek hayattır, olandır. Kameranın önü ise çoğu zaman olması istenilendir, ütopyalardır. 

Kamera önü genellikle gerçeklerin ters yüz edildiği, dezenformasyonun yapıldığı bir birimdir. Kameranın merceğinin yoğunlaştığı neyse, insanlara sunduğu neyse, çoğu insan tarafından maalesef kameramanın gösterdiği doğru olarak kabul ediliyor. Günümüzde sosyal medya platformları aracılığıyla bu dezenformasyon çok daha etkili ve çok daha geniş kitleleri kapsıyor.

Bu illüzyonla ne güneşler ne hakikatler gölgeleniyor ah! Bir bilsek, bir görsek!  Şairin dediği gibi; 

Bu nasıl bir dünya hikâyesi zor;

Mekânı bir satıh, zamanı vehim.

Bütün bir kâinat muşamba dekor,

Bütün bir insanlık yalana teslim.

Bu sanal dünya kabul edelim ki insanları çok güzel oyalıyor! Bunu en yakınlarımızda dahi görüyoruz, bu sanallık hem eğlendiriyor hem de göreceli olarak mutlu ediyor.

İnsan adeta dijital oyuncakların, eşyaların kontrolünde yaşıyor. 

Aslında problemin kökeni; insanın eşya ile arasında olması gereken mesafesinin ölçü ve kıstaslarının neler olduğudur. 

Bu kıstaslar da sınırlar bazen karıştırıldığı için çoğu zaman dijitalin kurgusal evreni ile insan karşı karşıya gelebilmektedir. Yapay zekânın, gerçek insanla yarıştırılmasını da bu bağlamda düşünebiliriz.

İnsan olmanın anlamını, dünyaya geliş gayesini, Allah celle celaluhu'ya hesap vereceğini unutan, tekniğin gücü ve egemenliği ile unuttuğunu da unutan, bilincini yitiren bir insanlık ve bir dünya karşımızda duruyor. 

Bir simülasyon içinde yaşamayı gerçek mutluluk zanneden ve gerçek olmayan bu alemde oyun oynayan ve bunu yaşamak zanneden gerçekle bağı kopan mutsuzluğun dibinde mutluluk hissi ile avunan bir insanlık var karşımızda… Saman alevi gibi yanan ve sönen, bedeli ödenmeyen hakikatlerin yanılsamalarının hakım kılındığı bir insanlık.

Sinemada bir kahramanlık filmini izleyen biri kahramanlığı yaşayıp, kahramanlığı öğrenmiş olabilir mi? Hiçbir bedel ödemeden, kahramanın giydiği ile konuşma biçimiyle veya hal ve hareketlerini taklit ederek çizilen imajla kahraman olunur mu? Kahramanlık bir imaj işimi yoksa yürek işi mi? İşte hakikatle bağımızı koparan ve insanları sadece imajlar dünyasında var etmeye çalışan bu simülasyona bu yalancı evrene karşı daha çok teyakkuz içinde olmamız gerekiyor.

Çünkü hakikat bedel ister. Ne dersiniz?

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ergül Güner / diğer yazıları
Play-off'tayız
Türkiye Bulgaristan'ı 2-0 yendi
Hemen acil servise başvurun
Besin zehirlenmesinde bu faktörlere dikkat!
'Yalan makinesi mi?'
Erdoğan Özel'e yüklendi
Fatih'te 'gıda zehirlenmesi' soruşturmasında gelişme
Annenin vefat öncesi ifadesi ortaya çıktı
KKTC 42 yaşında
15 Kasım Cumhuriyet Bayramı kutlanıyor
Trump'tan Suud'a 'Abraham Anlaşması' baskısı
"Çok yakında katılacağını umuyorum"
Kocaeli fabrika yangınında ölü sayısı 7'ye yükseldi
Yoğun bakımdaki bir kişi kurtarılamadı
En az 25 bin kişi hayatını yitirdi
Sudan'daki katliamların arkasında BAE ve İsrail var
Yabancılar konutta adres değiştiriyor
Her ilde azaldı, sadece iki ilde arttı
Otopsi raporundan sonuç çıkmadı
Gıda terörüne kurban giden gurbetçi ailenin son durumu
Oysa 8 adımda korunmak mümkün!
Zatürre ölüm sebepleri arasında ilk 10'da
Konut fiyatlarının dip yaptığı il de belirlendi
Konutta zam şampiyonu Diyarbakır
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya:
'Bireysel başvuru, anayasa yargısının ayrılmaz bir parçası hâline geldi'
Kış lastiği uygulaması yarın başlıyor
Yolcu ve eşya taşıyan tüm ticari araçlar için zorunlu
Derince Limanı'nda 1 buçuk ton uyuşturucu ele geçirildi
Ali Yerlikaya teşekkür etti
Play-off'tayız
Türkiye Bulgaristan'ı 2-0 yendi
Hemen acil servise başvurun
Besin zehirlenmesinde bu faktörlere dikkat!
'Yalan makinesi mi?'
Erdoğan Özel'e yüklendi
Fatih'te 'gıda zehirlenmesi' soruşturmasında gelişme
Annenin vefat öncesi ifadesi ortaya çıktı
KKTC 42 yaşında
15 Kasım Cumhuriyet Bayramı kutlanıyor
Trump'tan Suud'a 'Abraham Anlaşması' baskısı
"Çok yakında katılacağını umuyorum"
Kocaeli fabrika yangınında ölü sayısı 7'ye yükseldi
Yoğun bakımdaki bir kişi kurtarılamadı
En az 25 bin kişi hayatını yitirdi
Sudan'daki katliamların arkasında BAE ve İsrail var
Yabancılar konutta adres değiştiriyor
Her ilde azaldı, sadece iki ilde arttı
Otopsi raporundan sonuç çıkmadı
Gıda terörüne kurban giden gurbetçi ailenin son durumu
Oysa 8 adımda korunmak mümkün!
Zatürre ölüm sebepleri arasında ilk 10'da
Konut fiyatlarının dip yaptığı il de belirlendi
Konutta zam şampiyonu Diyarbakır
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya:
'Bireysel başvuru, anayasa yargısının ayrılmaz bir parçası hâline geldi'
Kış lastiği uygulaması yarın başlıyor
Yolcu ve eşya taşıyan tüm ticari araçlar için zorunlu
Derince Limanı'nda 1 buçuk ton uyuşturucu ele geçirildi
Ali Yerlikaya teşekkür etti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.