Sinir oluyorum valla da billa, şu denizi kirletenlere. Hatta o kirlettikleri denizde boğasım geliyor onları.
Cesetlerini o kirli deniz suyuyla yıkayıp, en kirli yerine de gömesim geliyor o densizleri.
Nedir efendim şu denizlerin hali!?
Kolibasili, ince fasıllı, velhasıllı mahvoldu denizlerimiz.
Öyle olunca da neler oluyor?
Şu oluyor efendim.
Dişinden tırnağından,
Kolundan parmağından,
Yalağından çanağında,
Tasından tarağından üç-beş biriktirip,
Binbir çapa,
İpe sapa,
Rumba rampa...
Viraj tonaj... derken denizin hemencecik kenarıcığına adamcağız, beş katlı minnacık bir köşk konduruyor.
Adam yada madam, hadi olsun matmazel, bilemedin olmuş kemiksiz, ille de denizin dibi olsun diye diretmemiş.
Hem onun için fark etmez.
Ha denizin dibi,
Ha cehennemin dibi.
Arsa orada buldu, malikaneyi orada kurdu.
Dağ başında, yada ova ortasında bulsaydı münasip arsayı oraya kuracaktı.
İmdiii,
O çevreye saygısız,
odası yaygısız,
hayatı kaygısızlar yüzünden denize sıfır malikanenin etrafı çift sıfır olmuş.
Geçenlerde bir papparazzi programında izlemişler, bir ünlüüüü sanatçı bir haftalık sözleşmeli sevgilisiyle denizde yüzerken ağzına... ya.
Sizin anlayacağınız etrafını m..k götürüyor maikanelerin.
Sıra geliyor, denizi, ama özellikle de sabit duran deniz ürünlerini çoook sevenleri ekrana çıkartmak.
Önlerine ne geldiyse, cümlesini kirleten bu sanatçı(!) taifesi, belki de, malikanelerinin bahçesinden yüce Türk ulusuna sesleniyorlar:
Aman ha, denizi kirletmeyin.
Bilmem nereyi elletmeyin.
Bizi delletmeyin.
Eskiden moda bir TEMA'mız vardı.
Ben ona DEMA derdim.
Karadeniz'de Dema söyleme anlamında.
Ben götürürken kimseye DEMA.
Marmara İlahiyat'ın önünde, biz öğrenciyken geniş bir arazı vardı.
Bu TEMA/DEMA'dan sonra o güzelim yeşil alan Capitol oluverdi.
Diğer yüzlerce oksijen deposu yeşil alan gibi.
Ne oldu?
Oksijen deposu, oksit deposu oldu.
Benim gönlüm rahat.
Rahat olduğu için de böyle rahat ve bilimsel konuşuyorum.
Evimin fosseptik çukuru denize beş kilometre uzakta.
Oraya ulaşana kadar da zararlı yönü kayboluyor.
Babamın fabrikaları da zararsız.
Büyükbabamın fabrikaları ise, meradan dönerken, ifrazatlarını ya çimene, ya da yol üstüne yapıyor.
İki gün sonra o ifrazatın etrafı daha bir yeşillenmiş oluyor.
Yani benim sülalem yeşilci.
Peki bu kirliliği yapan kim?
Yoksa bu kirli deniz ayaklarına birilerinin kirli çıkınları mı doluyor?
Nerden bileceğim ki?
Temel'i, orman yangınına sebebiyet vermekten hapse atmışlar.
Koğuş arkadaşları sormuş:
-Niye hapse düştün?
Cevap vermiş:
-Peni doğanun yengesini şey etmekten içeri attiler, vallaha oyle birini tanimayurum.
Sahi bu doğanın dengesini koruyanlar biraz da yengelerini her türlü zarar ziyandan korusalar ya.
Basından...
CHP Gurup Başkanvekili Özyürek: Hükümet ordunun arkasına saklanıyor. (medya)
Öyle de olsa, bunu bari CHP söylemesin.
*
İsrailli Bakan Şaranski'nin suratına pasta atıldı. (medya)
Yazık oldu... tabi ki pastaya.
*
Ozon'daki delik korkutuyor. (medya)
Vatandaş cebindeki deliğin büyüklüğünün derdinde, takmış Ozon'a.
Cesetlerini o kirli deniz suyuyla yıkayıp, en kirli yerine de gömesim geliyor o densizleri.
Nedir efendim şu denizlerin hali!?
Kolibasili, ince fasıllı, velhasıllı mahvoldu denizlerimiz.
Öyle olunca da neler oluyor?
Şu oluyor efendim.
Dişinden tırnağından,
Kolundan parmağından,
Yalağından çanağında,
Tasından tarağından üç-beş biriktirip,
Binbir çapa,
İpe sapa,
Rumba rampa...
Viraj tonaj... derken denizin hemencecik kenarıcığına adamcağız, beş katlı minnacık bir köşk konduruyor.
Adam yada madam, hadi olsun matmazel, bilemedin olmuş kemiksiz, ille de denizin dibi olsun diye diretmemiş.
Hem onun için fark etmez.
Ha denizin dibi,
Ha cehennemin dibi.
Arsa orada buldu, malikaneyi orada kurdu.
Dağ başında, yada ova ortasında bulsaydı münasip arsayı oraya kuracaktı.
İmdiii,
O çevreye saygısız,
odası yaygısız,
hayatı kaygısızlar yüzünden denize sıfır malikanenin etrafı çift sıfır olmuş.
Geçenlerde bir papparazzi programında izlemişler, bir ünlüüüü sanatçı bir haftalık sözleşmeli sevgilisiyle denizde yüzerken ağzına... ya.
Sizin anlayacağınız etrafını m..k götürüyor maikanelerin.
Sıra geliyor, denizi, ama özellikle de sabit duran deniz ürünlerini çoook sevenleri ekrana çıkartmak.
Önlerine ne geldiyse, cümlesini kirleten bu sanatçı(!) taifesi, belki de, malikanelerinin bahçesinden yüce Türk ulusuna sesleniyorlar:
Aman ha, denizi kirletmeyin.
Bilmem nereyi elletmeyin.
Bizi delletmeyin.
Eskiden moda bir TEMA'mız vardı.
Ben ona DEMA derdim.
Karadeniz'de Dema söyleme anlamında.
Ben götürürken kimseye DEMA.
Marmara İlahiyat'ın önünde, biz öğrenciyken geniş bir arazı vardı.
Bu TEMA/DEMA'dan sonra o güzelim yeşil alan Capitol oluverdi.
Diğer yüzlerce oksijen deposu yeşil alan gibi.
Ne oldu?
Oksijen deposu, oksit deposu oldu.
Benim gönlüm rahat.
Rahat olduğu için de böyle rahat ve bilimsel konuşuyorum.
Evimin fosseptik çukuru denize beş kilometre uzakta.
Oraya ulaşana kadar da zararlı yönü kayboluyor.
Babamın fabrikaları da zararsız.
Büyükbabamın fabrikaları ise, meradan dönerken, ifrazatlarını ya çimene, ya da yol üstüne yapıyor.
İki gün sonra o ifrazatın etrafı daha bir yeşillenmiş oluyor.
Yani benim sülalem yeşilci.
Peki bu kirliliği yapan kim?
Yoksa bu kirli deniz ayaklarına birilerinin kirli çıkınları mı doluyor?
Nerden bileceğim ki?
Temel'i, orman yangınına sebebiyet vermekten hapse atmışlar.
Koğuş arkadaşları sormuş:
-Niye hapse düştün?
Cevap vermiş:
-Peni doğanun yengesini şey etmekten içeri attiler, vallaha oyle birini tanimayurum.
Sahi bu doğanın dengesini koruyanlar biraz da yengelerini her türlü zarar ziyandan korusalar ya.
Basından...
CHP Gurup Başkanvekili Özyürek: Hükümet ordunun arkasına saklanıyor. (medya)
Öyle de olsa, bunu bari CHP söylemesin.
*
İsrailli Bakan Şaranski'nin suratına pasta atıldı. (medya)
Yazık oldu... tabi ki pastaya.
*
Ozon'daki delik korkutuyor. (medya)
Vatandaş cebindeki deliğin büyüklüğünün derdinde, takmış Ozon'a.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024