Gerçi bu sorunun cevabı belli; Para kazandırıyorsa değer tabi. Televizyonlardan bahsediyorum. Reyting için milyon taklalar atıyorlar. Bel altı vuruyorlar, dil altı vuruyorlar. Yaptıkları, yayınladıkları diziler, filmler, programlar ortada. En sapık konuları bile senaryolaştırıp milletin önüne koyuyorlar.
Siyaset programlarında da aynı yarış var; Her şey reyting için. Örneğin Didem Aslan, beni çok şaşırttı. Yıllarca modoratörlük yaptı. Cumhurbaşkanından, başbakanlardan, siyasi parti liderlerinden, vekillerden, akademisyenlerden, gazetecilerden çok ünlü isimler ile tansiyonu yüksek başarılı programlar yaptı.
Şimdi bir başka kanalda kim, kimin kızını kaçırdı, bu çocuğun babası kim, filancanın katili kim gibi konuların işlendiği program yapıyor. Bana ilginç geldi. Reyting için değer mi, sorusunu sordurttu.
Dünkü yazımda da ifade ettim; Ülkemizde birileri ısrarlar cemaat ve tarikatları tartıştırıyor. Neden? Allah'ın (c.c) indirdiği, Efendimizin (s.a.a.v) hayata geçirerek tebliğ ettiği İslam Dininin özünü anlatıp, ortaya çıkmış ve maalesef halk tarafından da kabul görmüş batılları, hurafeleri yok etmek için mi?
Hayır! Dikkat edin bahsettiğim medya din adına öne çıkmış kişi ve yapıları ya karalıyor, ya da hiç gündem etmiyor. Tek kişi hariç! Cübbeli Ahmet Bey!
Siyasi, sosyal, ekonomik ve ahlaki bir çok skandala ismi karışmış, İslam'ı 'sünnet' lafzına hapsetmiş ve Kelime-i Şahadet getirenleri mezhebine göre tekfir etmekte, ayrıştırmakta hiçbir sakınca görmeyen bu zatı bazı haber kanalları üstelik dini kimliğiyle diğer ifadeyle dini bir otorite olarak ısrarla ekrana çıkartıyorlar.
Reyting için değer mi, dedik. Ama bu konu reyting ötesi bir konu. Bir alt yapı hazırlığı var. Bir anlayışı cilalamak var. Tahta hazırlık var! Neyse! Biz reytingken devam edelim.
Bu zat geçen hafta yine ekranlardaydı. Şaşırdığım ise Ersan Şen gibi fikirlerine değer verdiğim, İsmail Saymaz gibi bir çok noktada ortak aynı derecede de karşı karşıya olduğum akıllı kişilerin bu oyuna alet olmalarıydı.
Efendim! Bilinmeyenleri ortaya çıkarmak, sorulamayanları sormak için vs…
Ortada bilinmeyen yok ki? Atatürk'müş, cumhuriyetmiş, Şiilikmiş, Alevilikmiş, Gülen rüyalarıymış, Fasmış, Karsmış vs. hepsi ortada, kayıtlı. Tövbesini de duymadık.
Dahası sizin sorduğunuz sorulara verdiği cevapları, kendi mahallesindeki ünlü isimler direk reddetti.
Ersan Hocam! İsmail Saymaz! Bu zatın şöhretinde (!) basamak oluyorsunuz. Ticaretinde basamak oluyorsunuz. Bak! Demedi demeyin, sizi de kullanıyor. Çünkü çok iyi tüccar. Paraya dönüşecek her şeyi kullanıyor.
Yeni Akit Gazetesi yazarı bile bu tüccara isyan etti.
Neden mi? Malum tabi afetlerin çoğaldığı günlerden geçiyoruz. Seller, depremler, dolu yağışları vs. İnsanlar can ve mal derdinde. En son dolu yağacak haberinden sonra sokaklardaki bütün araçlar tesettüre büründü.
İşte o günlerde de bu zat bir video yayınladı. Ev, araba gibi değerli eşyalarınızın zarar görmemesi için ne yapmanız gerektiğini anlatan pazarlama reklam videosu.
Kendisinden aktarayım;
"1680 sayfa mı ne… Onun için en ince kağıt kullanılsın, dedim. Bu size, evinize, ocağınıza, yuvanıza, iş yerinize, bineceğiniz vasıtanıza yol arkadaşı…
Ev, araba ve diğer değerli eşyalarınızı muhafazası için mutlaka içlerinde Buhari Şerif bulundurun. Taşınması kolay olsun diye tek cilt halinde bastık."
Yeni Akit yazarı Kenan Alpay, Twitter hesabından yaptığı paylaşımında bu zat için;
"Cübbeli Ahmet her zamanki gibi yalan söylüyor. Allah'ın adıyla aldatmak, Resulullah sevgisiyle istismar etmek Cübbeli Ahmet'in karakteridir.
Sümük-ü Şerif, Saçı-ı Şerif, Kabir Azabından Koruyan Kefen... gibi sapkınlıkların ardına "Buhari Muska"sı ekliyor."
Evet, ahir zamanın maddi ve manevi afetlerinden, okuduğu Kuran gırtlaklarından geçmeyen alimlerden, koyun postuna bürünmüş kurtlardan, dinsiz dindarlardan kendimizi, ailemizi, insanımızı korumamız lazım.
Nasıl? Peygamberimizin (s.a.a.v) bıraktığı iki emanete sımsıkı sarılarak; Kuran ve Ehl-i Beyt.
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025