Bugün Cumhurbaşkanından, parti liderlerinden, bakan ve vekillere kadar hemen hepsi yaşını başını almış, hepsi okumuş, kültürlü, Anadolu tabiriyle güngörmüş insanlar dimi!
'Ahlak' konulu bir panel düzenlense milletin önünde yer alan bütün bu isimler konu ile ilgili saatlerce konuşabilecek kapasitede kişiler.
Kimisi, İslam'ın ahlaka verdiği önemi anlatır, ayet, hadisler sıralar. Allah dostlarından kıssalar anlatır. Kimi Mevlana'dan, Şems'ten, Hacı Bektaşi Veliden, Pir Sultan Abdal'dan şiirler okur.
Kimi dünyanın meşhur filozoflarından, edebiyatçılarından satırlar aktarır. Öyle değil mi? Peki, bu söylediklerini sahada hayata geçiren var mı?
Veya şöyle sorayım; 'Şerefiz, alçak, hain, hayvan, cibilliyetsiz, namus yoksunu, soysuz, enik, soytarı, hain, ırz düşmanı, din düşmanı, alçak, manyak' gibi kelime ve kavramları toplumu yönlendiren kişiler, birbirlerine karşı kullanabilir mi?
Bir başka soru; Sokakta bu kelime ve kavramları birisine söyleyen bir kişi gördüğünüz de, o kişiye ne dersiniz?
Cevaplar sizde kalsın. Gelin biz, güzele dönelim. Kendimize bakalım. Yüce Allah (c.c) ne buyurmuştu? "Ey inananlar, kendinize dikkat edin. Siz doğru yolda olduğunuz takdirde doğru yoldan sapanlar size zarar veremezler." (Maide 105)
Evet, güzele dönelim, dedik. Kimdir o güzel daha doğru ifade ile her güzelliği, mükemmelliği şahsında toplayan kişi? Hz. Muhammed (s.a.a.v).
Hz. Peygamberimizin şahsında öne çıkan en önemli vasfı güzel ahlak sahibi olmasıdır.
Kendilerinin, "Ben ancak güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim" şeklinde buyurmasını Cenab-ı Hakk (cc), Kalem Suresi'nin 4'üncü ayetinde "ve Sen şüphesiz yüce bir ahlaka sahipsin" diyerek onaylamıştır.
Esasen risaletin gayesi de ahlaki hamide dediğimiz bu güzel ahlakın kazandırılmasıdır.
Zira bir toplum, üstün ahlak üzere yetiştirilip terbiye olunduğu hal ve tavır üzere yaşıyorsa o toplumda iman, ibadet, adalet ve merhametin varlığından bahsedilebilir.
Hz. Peygambere (sav) soruldu: "Müminlerin hangisi iman cihetinden en faziletlidir?"
"Ahlakça en güzel olanları" diye cevap verdiler
Yine kendisine: "Amellerin hangisi faziletlidir?" şeklinde sorulduğunda "güzel ahlak " buyurmuşlardır.
Sevgili Peygamberimiz, "Allah'ım, yaradılışımı güzel kıldığın gibi ahlakımı da güzelleştir. Allah'ım! Beni çirkin huylardan uzaklaştır. Allah'ım! Beni en güzel ahlaka ulaştır. En güzel ahlaka Beni ancak Sen ulaştırıp hidayet edebilirsin" diyerek nefsi adına güzel ahlak duasında bulunmuştur.
Hz. Peygamber bizzat Cenab-ı Hakk (c.c) tarafından terbiye edilip, her anında onunla beraberken bu duayı yapmışsa bizlerin, O'nun güzel ahlak hallerini hayatımıza yansıtmamız nefsimiz adına bir zorunluluktur.
Allah Resulü merhamet, şefkat, muhabbet ve tevazu ehli bir insandı. Rivayetlerde bir bedevi, Hz. Resulullah'ın yanına geldiğinde, heybetinden titremeğe başlar.
Hz. Peygamber p kişiye şöyle der; "Kureyş kabilesinden, kurutulmuş et yiyen bir kadının oğluyum. Korkma."
Yazımızı Peygamber Efendimizin torunu hak İmamlardan imam Cafer Efendimizin şu sözleri ile bitirelim;
"Çirkin ve hayâsızlığa bulaşmamak için sessiz kalmayı yeğleyen, batıl devletin eziyetlerine karşı sabreden kimse kurtulur. Onlar seçkinler, gözdeler ve gerçek velilerdir. Onlardır müminler…
Sizin için en çok nefret ettiğim kimseler, baş olma sevdasıyla yanıp, tutuşan, koğuculuk yapan, kardeşlerini kıskanan kimselerdir. Onlar benden değildir. Bende onlardan değilim. Benim dostlarım, bizim davamıza tabi olan ve bizim sergilediğimiz bütün tavırlarda bizi örnek alan kimsedir." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Cafer eseri sh:270)
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025