Spor aklı ya da akılsızlığı

Bronz madalya aldım diye ortalıkta caka satan müsabıka sormuşlar: "Yarışma da kaç kişi vardı, kaç kişi içinde 3. oldun?" demişler. Yarışmacı: "3 kişi vardı" demiş! Yandaş City'nin hesabı da o hesap. Olimpiyatta finale kaldık diye manşet üstüne manşet atıyorlar! Zannedersiniz ki 100 ülke yarışa katıldı da Türkiye gümüş madalya aldı! Oysa gerçek şu: Zaten topu topu 4 şehir olimpiyat için başvurdu. Roma daha yarışın en başında "bizim ekonomik krizimiz var" diyerek yarıştan çekildi. Kalan 3 şehir içinde de İstanbul 2. oldu! Şimdi bunun neresi final, neresi başarı? Nükleer sızıntı yaşayan, daha önce olimpiyat düzenlemiş, saat farkı nedeni ile olimpiyat sponsorlarının uzak durduğu Tokyo, İstanbul'un önünde 1. oldu! Hem de öyle böyle değil 24 puan farkla! Şimdi bunun neresinden bir gümüş madalya çıkacak? Anlayan varsa beri gelsin! Bundan olsa olsa şerefli mağlubiyet çıkar! Başbakan aman bize kızmasın diye teviller üreterek manşetler atmanın, acı mağlubiyeti zafermiş gibi sunmaya çalışma budalalıklarının da bir sınırı var. En azından olmalı! Türkiye bugün dünyada rotasını yitirmiş, rüzgârın önünde yalpalayan,  kaptan köşkünün sonuna kadar sorunlu olduğu bir gemi görüntüsü arz ediyor. Katar ve Suudi Arabistan seviyesine inmiş bir prestijden bahsediyoruz. Ucuz bir yalnızlık Türkiye'nin yaşadığı! Dahası ülke çıkarının nerede olduğunu okuyamayacak kadar yeteneğini yitirmiş ve kafası karışık!  Bir taraftan Suriye yangına odun taşıyacaksın sonra da IOC sorusuna "olimpiyat bölgeye barış getirecek" diyeceksin!Tamam, içerdeki ihale yağcıları, makam avcıları sana evliya muamelesi yapabilir ama dışarıda bu iş o kadar ucuz değil! En azından adama soru soruyorlar! Soru sorunca da cevap bu oluyor: Olimpiyatlar Tokyo'ya! Gelelim bir başka noktaya?Hükümetin spordan anladığı  tek şey değerli okur "Getir madalyayı al parayı" şeklinde özetlenebilir.  Bu hükümetin hangi hususta özgün bir projesi var ki diyebilirsiniz. Doğru ve sonuçta her şey birleşik kaplar kuralına göre işliyor. Gerçekten de spor anlayışımız bugün kumar mantığıdır. Yokluğa mahkûm edilmiş, asgari insanlık ve sportif standartlar da yaşamayan sporcu için madalya dışında hiçbir kurtuluş yok! Ya madalyayı alacak ve köşeyi dönecek ya da kazanamayacak ve tükenecek! Kısır döngüye sokulmuş spor zihniyeti (daha doğrusu zihniyetsizliği ) büyük oranda toplumun en alt ekonomik seviyesinden gelen sporculara doping dışında bir ihtimal bırakmıyor ki? Doping denilince bugün dünya da altın madalyayı bize veriyorlar!  Bizim yüzümüzden halteri Dünya ve Avrupa şampiyonlarından çıkarmaya kalktılar!  Son 2 yıl içinde dünyanın diğer ülke sporcularına verilen doping cezası, Türkiye'ye kesilenin yarısı bile etmez! 30 atletimiz- ki bunların içinde şampiyon atletler var- ile doping sebebi ile spordan uzaklaştırılıyor!Neyi konuşuyoruz Allah aşkına? Spor ahlakı yok, spor politikası yok, sportif başarı yok, niye yapıldıkları tartışılır üç-beş bina dışında tesis yok, spor idarecisi yok, spor ekonomisi yok!Eeee sonra? Sonra da sana olimpiyat mı verecekler!Bunlar da spor aklı da yok!