logo
29 MART 2024

Sürdürülebilir borç ne demek?

26.01.2019 00:00:00
Kapitalist sistemin temel felsefesi sürdürülebilir borçtur. Sürdürülebilir borç; ölümü ötelemek demektir. Anlaşılır bir dille söylersek; beyin ölümü gerçekleşmiş bir hastanın, destek üniteleriyle ölümünü biraz daha ertelemektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ekonomik tablosu budur. 
Kapitalist sistemlerin oluşturduğu borç batağının aksine; Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli'nde ise sürdürülebilir büyüme, sürdürülebilir istihdam, sürdürülebilir ekonominin formülleri ortaya konmuştur.
Geçen gün Elazığ'da Bağımsız Türkiye Partisi tarafından düzenlenen; "Çare: Bir ve Beraber Olmak" ve Aday Tanıtım Programı'nda konuşan Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu öyle bir konuşma yaptı ki devletin ve milletin gerçek hali bundan daha iyi nasıl anlatılır bilmem.
Yapılan konuşmadan bir vatandaş olarak benim anladığım; Osmanlı'nın yıkılmadan önce yaptığı borçlanma sistemi ile şimdiki sistemin bire bir aynısı olduğudur. 
Bu durumu Sayın Eyercioğlu bakınız nasıl dile getiriyor: "İthal ederken, hangi parayla alıyoruz diye sormak lazım. Bunları borç parayla alıyoruz. Biz bu sevdaya 2001 yılında başladık. Hatırlayın o günler Kemal Derviş gelmişti, bir günde 15 tane yasa çıktı. Bu 15 yasayı çıkarırlarken üst kurullar kuruldu Türkiye'de. Bu üst kurullar devlet idaresinin etkisi altında olmayan fakat küresel sermayenin ülke içindeki tahsildarları hükmünde olan üst kurullardı. Bu Osmanlı'nın son dönemindeki Duyun-u Umumiye idaresine benziyor. Osmanlı aldı borcu, ödeyemeyince Duyun-u Umumiye idaresi kuruldu. Yani tütününü milletin elinden Tütün İdaresi Kurumu alacak, onların istediği fiyattan devredecek ve satışında elde edilen kârı da doğrudan doğruya borçlar karşılığında onlar alacak. Bu bütün üretimimize karşılık, liman gelirlerimize karşılık ve hatta Bursa'daki ipek böceğinden elde edilen gelire bile bir üst kurul kurulmuştu.
Şimdi Türkiye'de 40'a yakın üst kurul var. O zaman bunu Kemal Derviş kurdu. Ortaya koyduğu mantık şuydu; ülkenin ayakta kalabilmesi için sürdürülebilir bir borçlanma yapısı elde etmesi lazım. Yani borç almaya devam edebilmeniz lazım. Bu borçlar nasıl ödenir veya bu işin sonu nereye varır bu konuda hiç kimse fikir yürütmüyor. Elde edilen çözüm bu. İşte bu yasalar gereği Türkiye'de var olan bütün Kamu İktisadi Teşekkülleri satıldı. O günden bugüne borcumuz vatandaş bazında arttığı gibi devlet bazında da arttı. O zamanda ithalat ile ihracat arasındaki açığımız 6.1 milyar dolardı, şu anda sadece 1 yıllık bütçe açığımız 54 milyar dolar. Hem de bütün bu kurumlar elimizden çıkmış olmasına rağmen."
Sayın Eyercioğlu, sürdürülebilir borç kavramını tarif ederken, bisiklet örneğini verdi: "Bisiklet kullananlar bilir, ayakta kalmak için mutlaka pedalı çevirmek lazımdır. Pedal çevirmeyi bırakınca bisiklet devrilir. Peki, siz bisikleti sürmek için pedal çevirmeye devam ederken; yolunuz yanlış, sonu uçurum olan bir yöne doğru gidiyorsanız? Kendinizce bisikleti sürdürülebilir halde tutsanız bile uçurumdan aşağı yuvarlanır, hayatınızı kaybedersiniz. İşte Türkiye'nin hali budur." 
Konuşmasını şu tespitle bitirdi Sayın Eyercioğlu: "Bunun tek sorumlusu Prof. Dr. Haydar Baş'a kulak vermeyen idare ve O'nu bir türlü anlamak istemeyen
milletimizdir"
Ne yapalım, "kendi düşen ağlamaz" derler. Görünen köy kılavuz istemez.
 
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.