Zunnun-i Mısri'nin duası
Bir gün Zünnun-i Mısri, Nil'de gezinti yapmak için, dostları ile gemiye binmişti. Mısır halkının adeti böyle idi. Bu sırada başka bir gemi, gezisini tamamlayıp geri dönmekte idi. İçinde eğlenen, oynayan ve yakışıksız işler yapan bir topluluk vardı. Bu manzara talebelerin hoşuna gitmemişti. Dediler ki; "ey şeyh, dua buyur da, bunların hepsini Allah Teala suya gark etsin, bu suretle halk onlardan kurtulmuş ve hal onlara ibret olmuş olsun."
Bunun üzerine Zünnun (ks) derhal ayağa kalktı ve ellerini yukarıya kaldırarak:
- "Ey ulu ve yüce Allah'ım, şu topluluğa bu dünyada hoş bir hayat ihsan ettiğin gibi, öbür dünyada da kendilerine güzel bir makam bahşet" dedi. Talebeler, onun bu niyazından hayrete düştüler. Gemi yaklaşıp, içindekilerin gözü Zünnun'a ilişince, başlarını önlerine eğip ağlamaya başladılar ve ellerindeki çalgı aletlerini fırlatıp attılar. Tevbe edip Hakk'a yöneldiler. O zaman Zünnun, talebelerine şöyle seslendi:
- "O dünyadaki güzel hayat, bu dünyadaki tevbedir. Maksat ve muradın tamamen hasıl olduğunu görmüyor musunuz? Hiçbir kimseye zarar gelmeden siz de, onlar da muradlarına nail olmadınız mı?"
DOSTLUK ADABI
Dostlar arasındaki ziyaretler belli ölçüler içinde olmalıdır. Ziyaretin sık sık olması, usandırıcı olup soğukluğa sebep olabilir. bu hususta Resul-i Ekrem (sav) şöyle buyurdu:
- "Dostunu zaman zaman ziyaret et ki sevgin artsın."
Bilal bin Saad, asıl dostu şöyle tarif etmektedir:
- "Senin dindarlığını arttıran dost, her karşılaştığında eline bir altın bırakan dosttan daha hayırlıdır."
Bir gün Zünnun-i Mısri, Nil'de gezinti yapmak için, dostları ile gemiye binmişti. Mısır halkının adeti böyle idi. Bu sırada başka bir gemi, gezisini tamamlayıp geri dönmekte idi. İçinde eğlenen, oynayan ve yakışıksız işler yapan bir topluluk vardı. Bu manzara talebelerin hoşuna gitmemişti. Dediler ki; "ey şeyh, dua buyur da, bunların hepsini Allah Teala suya gark etsin, bu suretle halk onlardan kurtulmuş ve hal onlara ibret olmuş olsun."
Bunun üzerine Zünnun (ks) derhal ayağa kalktı ve ellerini yukarıya kaldırarak:
- "Ey ulu ve yüce Allah'ım, şu topluluğa bu dünyada hoş bir hayat ihsan ettiğin gibi, öbür dünyada da kendilerine güzel bir makam bahşet" dedi. Talebeler, onun bu niyazından hayrete düştüler. Gemi yaklaşıp, içindekilerin gözü Zünnun'a ilişince, başlarını önlerine eğip ağlamaya başladılar ve ellerindeki çalgı aletlerini fırlatıp attılar. Tevbe edip Hakk'a yöneldiler. O zaman Zünnun, talebelerine şöyle seslendi:
- "O dünyadaki güzel hayat, bu dünyadaki tevbedir. Maksat ve muradın tamamen hasıl olduğunu görmüyor musunuz? Hiçbir kimseye zarar gelmeden siz de, onlar da muradlarına nail olmadınız mı?"
DOSTLUK ADABI
Dostlar arasındaki ziyaretler belli ölçüler içinde olmalıdır. Ziyaretin sık sık olması, usandırıcı olup soğukluğa sebep olabilir. bu hususta Resul-i Ekrem (sav) şöyle buyurdu:
- "Dostunu zaman zaman ziyaret et ki sevgin artsın."
Bilal bin Saad, asıl dostu şöyle tarif etmektedir:
- "Senin dindarlığını arttıran dost, her karşılaştığında eline bir altın bırakan dosttan daha hayırlıdır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.