logo
24 NİSAN 2024

Tarih ve kültür varlığımız

20.01.2002 00:00:00
Tarihî ve kültürel varlıklarımız can evimizin süslü bahçeleri, geleceğimizin ışıkları, kuleleridirler.

Dünya medeniyetine 6 asır tesir eden Osmanlı'nın mirası bu yüce milletin üzerine kalmıştır. Böyle bir emaneti, hazineyi, kültür ve sanat mührünü korumak, değer bilmek tarih çizgisinde bir insanlık borcudur.

UNESCO bile Ecyad Kalesine estetik, tarihî, renk, şekil, zevk gözüyle bakıp sahip çıkıyor.

Mimar Sinan'ın çıraklığında yaptığı Şehzadebaşı Camiî dört yılda tamamlandı. Şimdi on yıldır restorasyonu bitmedi.

Kubbeler, kümbetler, türbeler, camiler, kuleler, çeşme ve sebiller, saraylar... şehri olan başta İstanbul olmak üzere tüm şehirlerde "tarihi canlı olarak okuma" tabir ettiğim kültür mirasımızı topyekün yeniden ele almalıyız. Bir daha siz o insanları, o tarihi, maziyi bulup geriye getiremezsiniz ama onların eserleri canlı insan müzeleridirler. Bu sebepledir ki Yunanistan başta olmak üzere Balkanlarda, Ortadoğuda... tarihî eserlere düşmanlık gösterenler o tarihî eserdeki dine, kuvvete, sanata, insana düşmanlık beslerler. Yeni gelenler o hayatı okumasınlar diye.

Tarihî ve kültür varlığımız dediğimiz zaman ne anlıyoruz? Neler hissediyoruz? Neslimize tam manasıyla bir bütünlük içerisinde aynı idrâk ile, aynı kalp atışları, aynı sevgiyle, aynı düşünce ekseni çerçevesinde bilgi, tecrübe, bakış açısı verebildik mi?

Bu soruya evet cevabını verebiliyor muyuz? Maalesef kendinden kopuk, ne olduğuna, ne olacağına karar veremeyen bir insan "denizde batıp çıkan bir odun parçası gibi" yönsüz, niyetsiz, yolsuz olarak yerinde saymaya mahkûm olur.

Biz insanımıza her an aynı istikamet üzere yaşaması gereken kültür bilincimizi verebildik mi? Yoksa vurarak, kırarak, bozarak, hor, hakîr görerek siyasî polemiklere alet ederek hakkıyla öğretemedik mi?

Koskoca bir vakıf medeniyeti ele geçmiş iken insanımızın hizmetine sunulacak altın anahtarlara sahip olmuş iken anahtarları antika görüp ruhunu, sanatını, zevkini çöpe atarcasına menfaat hırsına mı taptık?

Eğer biz sadece vakıf medeniyetini yaşatabilseydik bugün eğitim alanında devletimiz büyük bir yük altına girmeyecekti. Okul yaptırma, okul masrafları, kalitesi vakıflar tarafından yürütülseydi ilimde öncü olan atalarımızın adamlarını teknikte de başarır dünya sıralamasında birinci olurduk.

Birkaç gün sonra "Beykoz ile ilgili bir yazı kaleme alacağımdan kısaca bir anektod aktarayım:

"Bir Mevlevi dervişinin cam atölyesi dünyaya ihraç eden bir fabrika haline gelmesine ilham olacağını halkaların birbirine eklenmesiyle ortaya çıkmıştır."

Biz tarihî bilgi, beceri, ahlâk ve kültür bağlarımızın mecrasını koruyamadık böyle olunca da kararlı, ihtişamlı, düzenli ilerlemeyi başaramadık. Önce insan eğitiminin kalitesini başarmak lazım. Aksi halde kiminle başarıyı sağlayacaksın?

Tarih, estetik, sanat bilgisi, sevgisi olmayan biri Sultan Ahmet Camiî'ne taş yığını olarak bakar.

Hırsız da çinisini çalıp köşe olmak ister.

Tarihine, dinine, kültürüne, ahlâkına, insanına, devletine değer verip koruyanlar birlik ve beraberliklerini, huzur ve düzenlerini devam ettirirler.

Bakınız, tarihîevleri, eserleri koruduğumuzda aynı zamanda görüntü, gürültü kirliliğinden, nüfus yoğunluğundan da otomatik olarak korunuyorsunuz.

Belediyeler tarihî evleri korumakla yeşili, çevreyi, insanı korumuş olacaklardır. İnsanımız da bir tarihî evde oturmanın tadını çıkarsın. Yazımın sonuna gelirken masamın üzerinde duran bir haberden bahsedeyim. AKP Grup Başkan Vekili Hüseyin Çelik, Van'daki bir kilisenin onarımı için bakın ne diyor: "Ekonomik ilişkiler, siyasi ilişkileri rayına sokar. Biz aslında sonuna kadar Ermenistan ile olan kapılarımızı açmalıyız. Bunun için bir milyon dolar ayırabileceğini söyleyen İTO Başkanı Mehmet Yıldırım ile görüştüm. O kilise insanlığın bir kültür mirasıdır. Ermenilere ait olması ona başka türlü muamele etmemizi gerektirmez" (17. 01. 2002, Hürriyet).

Kültür ve medeniyet yazımda Çelik beyin anlayışına söyleyeceğim çok şey var ama önce kendi tarihî, insanî, ahlâkî, ilmî değerleri için neden bir çalışma başlatmıyor?

Bu millet tarihini, kültür varlığını canı gibi, nefesi gibi, ekmeği gibi bilip ve görür. Tarihimizin zenginliği, birliğimiz, kalkınmamız ve insan medeniyetimizle bu bayrağı, bu mirası daha ötelere taşımasını da bu milletin evlatları bilir.
 
Feyyaz İnanç / diğer yazıları
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
İlk maçta gol sesi çıkmadı
Beşiktaş İstanbul'a umutlu döndü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
İlk maçta gol sesi çıkmadı
Beşiktaş İstanbul'a umutlu döndü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.