logo
25 MAYIS 2025

Tarım sektörüne nasıl bakılmalı?

22.08.2005 00:00:00
Manisa'nın Kırkağaç ilçesindeydim.Yemyeşil ovalarıyla, kavunuyla, kapuzuyla, üzümüyle, zeytiniyle her çeşit meyve ve sebzesiyle, dağlarıyla... adeta bir cenneti andıran memleketimin güzide bir köşesi Kırkağaç.Bu ilçenin insanları Türkiye nüfusunun yüzde 34'ü gibi geçimlerini tarımla sağlıyorlar. Bir çiftçi için ürün yetiştirmek sadece geçimi sağlamak değildir. Her bir ürün onun evladı gibidir.Eker, gübreler, ilaçlar, hastalıklardan ve zararlardan onu korumaya çalışır. Gece gündüz o ürünün sağlıklı büyümesi için uğraşır didinir.Hiç ürünü verimli olan bir çiftçiyle sohbet ettiniz mi? Sanki başarılı olmuş bir evladı gibi anlata anlata onu bitiremez. Tarlasını gezdirirken büyük bir onur duyar yada ürününü metheden birini gördüğünde oldukça duygulanır.Tarım sektörüne bakarken sadece bir açıdan değerlendirmek yanlış olur.Öncelikle, tarımın stratejik bir sektör olduğunu vurgulamak gerekir. Gıda ürünlerinde birilerine bağımlı olmak egemenlik açısından büyük bir tehdittir. Bu gerçeği bilen emperyalist güçler, milletlerin bu zayıf durumundan fazlasıyla istifade etmek istemektedirler.Örneğin, ABD önceleri dünya tahıl ihracatının yüzde 2.5'u gibi komik bir kısmına sahipken, bugün bu oranı yüzde 80'lere çıkarmıştır.ABD eski Dışişleri Bakanı, Arap ülkelerine "Sizin petrol silahınız varsa, bizim de tahıl silahımız var. Petrolsüz yaşanabilir ama tahılsız asla" diyerek önemli bir gerçeğin altını çizmiştir.Yine emperyalist güçler tarım sektörünün kaynağını ele geçirebilmek için gen teknolojisi üzerinde ciddi bir şekilde durmaktadırlar. Geliştirilen kendini imha eden tohumlarla tarım ile meşgul olan ülkeler bir nevi bu güçlerin esareti altına alınmaya çalışılmaktadır.Gelinen son noktada, gerek ABD'nin gerekse AB ülkelerinin tarım politikaları şu prensip üzerinedir: "Kendi çiftçisini üretime teşvik, diğer ülkelerin ise siyasi, ekonomik ve askeri baskılarla üretimlerini kısıtlama".Dolayısıyla bu emperyalist güçler kendi insanına şu mesajı veriyor: "Sen üret, sana her türlü destek verilecektir. Pazar için endişelenme. Ben sana her türlü pazar imkanını sunacağım".Bunun Türkçe'si "Ey Türk siyasileri sen buğday, arpa, tütün, pancar, pamuk, mısır... üreten çiftçilerine kota koy, tarım desteğini kaldır, ben sana bu ürünleri vereceğim" demektir.Bizim siyasilerimiz de ABD müttefikliği, AB serabı uğruna bu emre selam çakıp harfiyen uyguluyorlar.Neticede, artan maliyetlere rağmen çiftçinin ürünlerine maliyetlerinin altına fiyat veriliyor, alıma kota konuluyor, hatta fazla üretene hapis cezası bile getiriliyor.Cumhuriyetin ilk yıllarında Mustafa Kemal Atatürk tarafından "Milletin Efendisi" ilan edilerek hakkettiği yere ulaştırılan köylümüz, maalesef bugün geçinemiyor, başı önde kara kara düşünüyor. Köyleri dolaşıyoruz ve çiftçilerimizle sohbet ediyoruz. "Böyle devam ederse biz nasıl ürün yetiştiririz diyorlar".Bir ara İzmir'e de uğradık. O günlerde İzmir basınının gündeminde ilginç bir toplantıya yer verilmişti.Başta AKP ve CHP olmak üzere 6 partinin temsilcisi -içlerinde milletvekilleri de var- İzmir'in Karateke adlı bir köyünde bir toplantıya katılıyorlar.Basından edindiğim bilgiye göre, amaç köylünün derdini dinlemek yerine "köylü hangi parti temsilcisini dinleyecek?" diye bir iddia.Karateke köylüleri ise çok ilginç bir şekilde gereken cevabı vermişler. "Biz burada geçinmek için boğuşuyoruz, siz ise bir iddia için buraya geliyorsunuz" diyerek hepsi birden ayağa kalkıp toplantıyı onurlu bir şekilde terk ediyorlar.Milletvekilleri ve de diğer parti temsilcileri ise şaşkın. Sonra siyaset adamı olduklarını hatırlayıp, siyaseten birbirlerini suçlayıp onlar da toplantıyı terk ediyorlar.Eloğlu bütün dünyayı sömürebilmek için en güçlü atom bombasından da güçlü olan tarım silahını avucunun içine almaya çalışırlarken, bizimkiler ise tarım köylüsü üzerinden iddiaya girişiyorlar.Adam uçuruma yuvarlanıyor bir tekme de sen vur misali. Yeri gelmişken söyleyeyim, "atom bombasından da güçlü" ifadesi ne anlama geliyor? Atom bombası bir kere öldürür, tarım silahı ise sürekli öldürür. Hiroşima ve Nagasaki'de ölen öldü, ama Somali'deki aç olan insanların halini düşünün. Bir zamanlar kendi kendine yeten bereketli bir ülke olan Somali'nin bugün geldiği durumu -getirildiği demek daha doğru olur- hepiniz biliyorsunuz. Zavallı insanlar açlıktan bir ölüp bir diriliyorlar.Bugün Türkiye'yi de Somali haline getirmeye çalışıyorlar. Yalnız Somali'lerin bir şansı var, emperyalist güçler Somali'nin sadece kaynaklarıyla ilgileniyorlar; Türkiye'nin ise hem kaynakları hem de tarihi misyonu sebebiyle toprakları da onlar için önemli. Yani hedefleri, üzerinde Türk'ün bulunmadığı bir coğrafya. Bunu da zaman zaman en yetkili ağızlardan dile getiriyorlar. Hep içinizi karartmayayım. Bir de sevindirici haberim var.Görüştüğümüz, konuştuğumuz insanlar her ne kadar mevcut durumdan dolayı ah vah etseler de, çözüm konusunda da umutsuz değiller.Projeleriyle, fikirleriyle, çözüm yollarıyla Prof Dr. Haydar Baş hepsinin gönlünde taht kurmuş. Ben daha bir şey demeden "Haydar Baş diye biri var. Adam çok doğru söylüyor, çözümleri aklımıza yatıyor" diyorlar. Hatta bazı köylüler Haydar Baş için "Geleceğin başbakanı" diyorlar.Bu ifadeleri İstanbul'da, Ankara'da, Bursa'da bir çok hatırı sayılır kişilerden iş adamlarından duyuyordum, ama Anadolu'nun en ücra köşelerindeki vatandaşlarımızdan bu ifadeleri duymam beni oldukça sevindirdi.Çünkü Atatürk'ün kurtuluş mücadelesinde vurguladığı "Milletin azim ve kararı", üzerindeki külleri döküyordu. Milletimiz çözümsüzlükten çözüme, umutsuzluktan umuda doğru koşuyordu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
Aksaray'da kaza yeri savaş alanına döndü
2'si silahla 8 kişi yaralandı
Türkiye adeta uyuşturucu pazarına döndü
4 günde 5 milyar TL değerinde uyuşturucu ele geçirildi
Trafikte ceza yağıyor
534 bin 508 araca/sürücüye işlem yapıldı
Free İmamoğlu soruşturması
CHP'lilerin köprüye astığı pankart indirildi
Galatasaray kazanmaya devam ediyor
Şampiyon Galatasaray deplasmanda Göztepe’yi 2 golle geçti
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya'yı ziyaret edecek
Putin ile de görüşecek
Öğretmenler Milli Eğitim Akademisi'nden istihdam edilecek
Öğretmen atamalarına bir bariyer daha!
10 çocuğundan 9'unu kaybetti
Gazzeli kadın doktorun büyük acısı
Bu ne vurdumduymazlık!
Özgür Özel Gazze'ye dikkat çekti
İsrail'in siber saldırısı olabilir!
Elektrik kesintileri Fransa'ya sıçradı
Sürpriz buluşma
Erdoğan, Şara ile görüştü
İsrail ölüm kusuyor
Son 24 saatte 79 şehit daha
İfade veriyorlar
İBB'ye 4. dalga operasyon
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
123456789101112131415
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
Aksaray'da kaza yeri savaş alanına döndü
2'si silahla 8 kişi yaralandı
Türkiye adeta uyuşturucu pazarına döndü
4 günde 5 milyar TL değerinde uyuşturucu ele geçirildi
Trafikte ceza yağıyor
534 bin 508 araca/sürücüye işlem yapıldı
Free İmamoğlu soruşturması
CHP'lilerin köprüye astığı pankart indirildi
Galatasaray kazanmaya devam ediyor
Şampiyon Galatasaray deplasmanda Göztepe’yi 2 golle geçti
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya'yı ziyaret edecek
Putin ile de görüşecek
Öğretmenler Milli Eğitim Akademisi'nden istihdam edilecek
Öğretmen atamalarına bir bariyer daha!
10 çocuğundan 9'unu kaybetti
Gazzeli kadın doktorun büyük acısı
Bu ne vurdumduymazlık!
Özgür Özel Gazze'ye dikkat çekti
İsrail'in siber saldırısı olabilir!
Elektrik kesintileri Fransa'ya sıçradı
Sürpriz buluşma
Erdoğan, Şara ile görüştü
İsrail ölüm kusuyor
Son 24 saatte 79 şehit daha
İfade veriyorlar
İBB'ye 4. dalga operasyon
Şizofreni nedir, tedavi edilebilir mi?
Bugün Dünya Şizofreni Günü
Gazze'de soykırım devam ediyor
Can kaybı 53 bin 939'a yükseldi
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.