Çok nazik bir dönemden geçiyoruz. Yaşananlardan endişe duyuyor; milletimizin huzurunun, devletimizin bekasının zarar görmesinden korkuyoruz. Atasözlerimiz bizim için çok önemlidir. Çünkü atasözleri bir milletin hafızasıdır. Söylenen sözlerin meydana çıkması uzun çabaların ve yüksek tecrübelerin ürünüdür. Dünyaya bir daha gelmektense, sizden önce atalarınızın sözlerini örnek alsanız daha sağlıklı ve daha rahat bir hayat sürersiniz. Ama maalesef ne tarihten, ne de yaşananlardan gerekli dersleri çıkartmadık. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy bir şiirinde bakın ne kadar önemli bir söz sarf ediyor: "Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey! Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi? 'Tarih'i 'tekerrür' diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi? Ülkemizde ve çevremizde dönen dolaplar bizleri adeta küresel güçlerin oyun ve oyuncağı haline getirmekte, toplumun fertlerinin de duyarlılığı gün geçtikçe kaybolmaktadır. Milletimiz, kendisini bekleyen tehlikelerle alay edercesine bir sessizliğe bürünmüş, toplumsal bir hipnozla karşı karşıya kalınmıştır. Toplumsal hipnoz altında kalan milletimizin bu hipnozdan kurtulması için, hipnoz şekillerine ve yerlerine dikkat çekmek gerekmektedir. % 99 Müslüman'ın yaşadığı, dini ve milli değerlerine oldukça bağlı, tarihinin her döneminde mazlumun yanında yer alan, ancak son dönemlerde zalim ve işgalci olan ABD-AB-İsrail üçgeninde yer alıp, onları stratejik ortak sınıfında gören bir hâl almamıza rağmen, Müslüman halkın kılı bile kıpırdamıyorsa bunda bir şeyler vardır (!).Millet olarak genlerimizde var olan merhamet ve adalet duygusunun bile yok olmasında; ruhunu ecnebiye satmış, fikir ve kanaat önderlerinin mutlak katkılarının olduğunu düşünüyorum. Bu fikir ve kanaat önderleri, hazırlanan projede sözlerini dinletebildikleri insanlara "Dırâr Mescidi" hükmünde tuzaklar hazırladılar. Buralarda "hoşgörü ve diyalog" masallarıyla, tarihe şan veren bir neslin evlatlarını "hipnoz" ettiler. Vatandaşlarımız da maalesef (aralarında vahiy ile beslenen bir peygamber olmadığından), hazırlanan bu tuzaklara düştüler. Sürekli telkinlerle kendi akıllarını kullanmak yerine başkalarının aklıyla hareket etmeye alıştırıldılar? Daha sonra düşünme kabiliyetlerini, korunma reflekslerini kaybettiler. Ve toplumsal hipnozdan etkilendiler. Kurtuluş için Milletimiz üzerindeki "toplumsal hipnozların" gerçekleştirildiği "Dırâr Mescidlerine" dikkat edilmesi gerektiğine inanıyorum. (Yarın devam edeceğiz)
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Timsah gözyaşları kanıma dokunuyor / 19.04.2024
- Emanetine biz sahip çıkacağız / 18.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024
- Elveda ey Ramazan / 08.04.2024
- ‘Oldum’ diyen insan azarmış / 06.04.2024
- Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır / 05.04.2024
- Emanetine biz sahip çıkacağız / 18.04.2024
- ‘Haydar Hoca ezber bozandı’ / 17.04.2024
- Ölüm sende dirildi / 16.04.2024
- Sensiz zifiri karanlıklardayız / 15.04.2024
- Şevval orucu ve kurtuluş namazı hakkında / 13.04.2024
- Bayramı fırsat bilmelidir / 09.04.2024
- Elveda ey Ramazan / 08.04.2024
- ‘Oldum’ diyen insan azarmış / 06.04.2024
- Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır / 05.04.2024