BTP Kahramanmaraş İl Başkanlığı tarafından "Milli Paralarla Ticaret" konulu panel düzenlendi Panelde konuşan Prof. Dr. Eyercioğlu, Rusya Devlet başkanı Putin'in, Cumhurbaşkanımız ile yaptığı son iki görüşmede de ısrarla milli paraların kullanılması fikrini ortaya attığını bu görüşün de Prof. Dr. Haydar Baş'a ait olduğunu söyledi.
02.09.2016 00:00:00
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Kahramanmaraş İl Başkanlığı tarafından organize edilen "Milli Ekonomi Modeli ve Milli Paralarla Ticaret" konulu panel geniş bir katılım ile gerçekleştirildi. Kahramanmaraş Kafkas Kültür Derneği Konferans Salonu'nda yapılan panele Gaziantep Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, araştırmacı yazar Alaaddin Özkar ve hukukçu yazar Zühtü Kazancı konuşmacı olarak katıldı.
Panele konuşmacı olarak Gaziantep Üniversitesinden katılan Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu ise Milli Ekonomi Modeli'nin "Milli Paralarla Ticaret" konusuna değindi. Eyercioğlu şöyle konuştu: "Ülkemizin dış borçlanmasının tarihi seyri ile ilgili bir araştırma yaparken Almanya, Fransa, İngiltere, Kuveyt ve hatta ABD'nin dış borcunun olup olmadığını merak ile onları da araştırdım. Gördüm ki, dünyadaki bütün ülkeler borçlu. İyi de bütün dünya devlet ve milletleri kime borçlu? Bu araştırmanın sonunda gördüm ki bütün dünya bir Yahudi aileye kölelik yapıyor. Bugün dünyada geçerli olan para dolar bile ABD'nin kendi milli parası değil. Üzerine "Federal ReserveNote" yazıyor. Yani doları basan ABD devleti değil bir Yahudi aileye ait özel bir banka. ABD bu bankadan doları borç olarak alıyor ve üzerine kendi kârını koyarak dünyaya pazarlıyor. Böylece dünyadaki bütün mal ve hizmet üretimi bu boyalı kağıtlarla karşılık buluyor. Ülkemizde ve dünyanın değişik yerlerinde üretilen her türlü mal ve hizmet boyanan bu kağıtlar ile ABD'ye transfer oluyor. Bunun en güzel örneği Japonya! Japonya, ABD ile arasında geçen savaştan sonra müthiş bir üretim atağına girişti. Yıllarca teknoloji, oyuncak, mal ve hizmet üretti. Ortaya koyduğu tüm bu üretiminde hemen hemen tamamını ABD'ye sattı! Bu aslında bir ticaret değil boyalı bir kağıt karşılığı bedava kölelikti. Bilgisayar üret karşılığında dolar al. Bilgisayar emek ve teknolojik olarak bir değer iken dolar ise boya ve baskı maliyeti olan bir kağıt parçası. Sadece Japonya değil bütün dünya ülkeleri böylece soyulurken Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ile ülkelerin gözlerindeki bu perde kalktı.
2005'ten sonra dengeler değişmeye başladı
2005 yılından itibaren başta Çin, altın toplamaya başladı. Kasasında dolar rezervi yaparken bu tarihten sonra altın rezervine gitti. Araştırın o tarihten sonra dünyada altın fiyatları artmaya başladı. Peki, ne oldu? Milli Ekonomi Modeli'nde Prof. Dr. Haydar Baş, uluslararası ticarette ülkelerin kendi milli paraları ile ticaret yapmaları esasını ve hukukun ortaya koymuştur. 2005 yılından beri Milli Ekonomi Modelini uygulayan Rusya, 2013 yılında devlet meclisi Duma'ya Prof. Dr. Haydar Baş beyi davet ederek 5 saat süren bir Milli Ekonomi Modeli sunumu ile bürokratını, siyasetçisini, profesörünü, öğrencisini Haydar Hoca ile buluşturarak tam bir beyin fırtınası yapmış ve Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika devletleri ile BRICS birliği kurulmuştur. Bu birlik "Milli Paralar ile Ticareti" esas alan bir birliktir. Rusya Devlet başkanı Putin, Cumhurbaşkanımız ile yaptığı son iki görüşmede ısrarla Rusya-Türkiye arasındaki ticarette milli paraların kullanılması fikrini ortaya atmaktadır. Allah'ın işine bakın ki, ülkemizde yıllardır Prof. Dr. Haydar Baş beyi ve modelini görmezden gelenlere Putin adeta adres göstermektedir."
Almanya ve iki AB ülkesi daha Türkiye'den vize başvurularını durdurdu!
Son yıllarda Türk vatandaşlarına yönelik Schengen başvurularındaki ret oranları tarihin en yüksek seviyelerine ulaşırken, bazı Avrupa ülkeleri, yoğunluğu gerekçe göstererek Türkiye'ye vize başvurularını Mayıs sonuna kadar kapattı.
28.04.2024 22:22:00 Haber Merkezi
Türkiye'nin Avrupa Birliği ülkeleri ile olan siyasi ilişkilerindeki gerilimlerin yanı sıra, son yıllarda para karşılığı satılan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlıklarının sayısındaki artış, Schengen vizesi başvurularına büyük darbe vurmuş durumda.
Yüzde 20'ye yaklaşan ret oranı ile Türkiye, Avrupa'dan tarih boyunca en fazla ret yediği başvurusu takvimini geçirirken, yaşananlara rağmen AB ülkelerine yönelik talep kesilmiş değil.
Türkiye'de yaşanan yüksek enflasyon ortamı nedeniyle, restoran ve kafeler başta olmak üzere tatil köyleri, pansiyon ve otellerin bulunduğu birçok işletme mal ve hizmet bedellerinde rekor seviyelerde artışa giderken, yerli turistler bu duruma Avrupa'ya giderek tepki gösteriyor.
Yaşanan kur şoklarına rağmen Avrupa ülkelerindeki mevcut fiyatların Türkiye'ye kıyasla uygun olduğunu belirten vatandaşlar, Schengen vizesine başvuruda bulunurken, kötü haber 3 Avrupa ülkesinden geldi.
BU ÜLKELERE HAZİRAN AYINA KADAR BAŞVURULAMAYACAK
Halktv.com.tr'nin haberine göre, İspanya, İtalya ve Almanya, yoğun vize başvuru taleplerini gerekçe göstererek Mayıs ayının sonuna kadar randevuları kapattı.
Avrupa'ya gitmek isteyen vatandaşlar, daha uygun randevu tarihi veren ülkelerin listesini merak ederken, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik kısa süreli vize uygulaması da yeni başvuruların yığılmasına neden oluyor.
Schengen Bölgesi'nde bulunan ülkeler, Türk vatandaşlarına genel olarak yalnızca 2 aylık süreyle vize verirken, bu vizeleri yenilemek isteyen vatandaşların talepleri de yeni randevu alınmasını imkansız hale getiriyor.
Müjdemi isterim…
Cumhurbaşkanımız Almanya Cumhurbaşkanı ile vizesiz seyahat için görüştük demişti ve haber geldi.
Almanya vize başvurularını mayıs sonuna kadar kapattı.
Hüseyin Baş, Erdoğan'ın 'Vizesiz Almanya' müjdesini hatırlattı
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, vize başvurularını askıya alan ülkeler arasında geçtiğimiz hafta Türkiye'yi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in ülkesi Almanya'nın da olduğunu belirterek, Erdoğan'ın görüşmede Almanya'ya vizesiz seyahatin de gündeme geldiğini söylediğini hatırlattı.
İBB çukurunda öldü, cenazesi ailesine verilmedi
Küçükçekmece Menekşe'de İBB'nin çalışması sırasında oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki minik Edanur'un cenazesi ailesine verilmedi
Küçükçekmece Menekşe'de İBB'nin çalışması sırasında oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybeden 5 yaşındaki minik Edanur'un annesi konuştu. Cezaevinden izinli çıkan ve soluğu Adli Tıp Kurumu'nda alan acılı anne Nurcan Gezer, "Çocuğumu Edirne cezaevinde yanıma almak istedim ancak izin vermediler. Cenazeyi alabilmemiz için DNA testi istiyorlar" ifadelerini kullandı.
Küçükçekmece Menekşe sahilinde dün teyzesi ve akrabaları ile pikniğe giden 5 yaşındaki Edanur Gezer, İBB çalışması sonucu oluşan su dolu çukura düşerek hayatını kaybetmişti. Minik Edanur'un cenazesi otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu'na getirildi. Edenur'un anne ve babasının cezaevinde olduğu öğrenildi. Kızının ölümü üzerine cezaevinden izinli çıkan Bulgaristan vatandaşı acılı anne Nurcan Gezer, Adli Tıp Kurumu'na geldi.
Edirne cezaevinden izinli çıktığını anlatan Nurcan Gezer, "Ben cezaevinde çocuğumu yanıma almak istedim. 'Bakacak kimsem yok' dedim ama izin vermediler. Şimdi cenazesini almaya geldim. Kızımın babası Türk vatandaşı. Cenazeyi vermek için DNA testi istiyor savcılık. Ben biran önce kızımın cenazesini almak istiyorum" ifadelerini kullandı.
Kızının teyzesi ile birlikte yaşadığını söyleyen Gezer, "Denize piknik alanına gitmişler. Piknik alanında oynarken çukurun içine düşmüş. Çocuğu göremeyince güvenliğe gitmişler. Güvenlik görevlileri direk kuyuya bakmaya gitmiş. Kardeşim direk suya atlamış çocuğu kurtarmaya çalışmış. Güvenlik hiçbir şey yapmamış. Kızımı en son 1.5 ay Silivri cezaevinde görmüştüm. Edirne'ye nakil olduktan sonra hiç göremedim" şeklinde konuştu.
Minik Edanur'u su birikintisinden çıkartan dayı Selçuk Yaşar ise "Böyle bir şey olamaz. Biz adalet istiyorum. Ben atlayıp çıkardım yeğenimi. Güvenlik hiçbir şey yapmadı. Kucağıma aldığımda gitmişti. Beni yutuyordu çukur beni içine çekecekti. Orada bu alanın çevrilmesi gerekliydi. Etrafında hiçbir şey yoktu. Su üstünü kapatmış. Ailesi perişan durumda. Cenazeye kaldıramıyoruz" diye konuştu.
Minik Edanur'un kimlik belgesinin bulunmadığı, cenazesinin aileye teslim edilebilmesi için DNA testi sonuçlarının bekleneceği öğrenildi.
Korhan Berzeg'e ait yeni bulgular dere yatağında aranıyor
Balıkesir'in Gönen ilçesine bağlı Armutlu Mahallesi'nde dere yatağında bulunan kemik parçalarından alınan DNA'nın Korhan Berzeg'in kızı Nisa Berzeg ile eşleşmesinin ertesi gününde de ormanlık alandaki detayla arama çalışmaları devam ediyor.
28.04.2024 16:09:00 / Güncelleme: 28.04.2024 16:13:38 İhlas Haber Ajansı
Korhan Berzeg'e ait yeni bulgular arayan ekipler, ilk kemik parçalarının bulunmasının üzerinden bu yana geçen 5'inci günde de çalışmalarını sürdürüyor.
Bugün, Gönen'in Armutlu ve Gelgeç Mahallesi arasında kalan dere yatağına yoğunlaşan 60 kişilik ekip, 3 kadavra arama köpeği eşliğinde dere yatağını çit taraflı olarak arıyor.
Bölgede çobanlık yapan Özcan Çakar yabani hayvan popülasyonuna işaret etti
Kemik parçalarının bulunduğu köyde çobanlık yapan Özcan Çakar (70), İHA muhabirine bölgede farklı türden ve çok sayıda yabani hayvan olduğunu söyledi.
Özcan Çakar, 'Korhan bey köpeği ile beraber köyün etrafında gezerdi ve uzağa gitmezdi. Çok temiz ve iyi bir adamdı ama aniden kayboldu. Sonrasında aramalar yapıldı. Bir türlü bulamadık. Bölgede kurt, ayı, çakal, domuz, tiki gibi yabani hayvanlar bulunur. Biz hayvanlarımızın başından ayrıldığımızda hemen zarar verirler. Ben hayvanlarımın yanından ayrılmış olsam 10 dakika içinde hemen ziyan ederler' dedi.
Motosikletli saldırganlardan Etiler Nusret'e silahlı saldırı
Etiler'de gece saatlerinde Nusret isimli et restoranına motosikletli şahıslar tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda kurşun restoranın yanındaki bankaya isabet ederken, restorana herhangi bir isabet olmadı. Ölen ya da yaralananın olmadığı olayla ilgili polis, peşine düştüğü saldırganın peşinden de ateş açtı.
28.04.2024 13:57:00 / Güncelleme: 28.04.2024 15:51:23 İhlas Haber Ajansı
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.