Menfaat düşkünü kişiler için kullanılan bu tabir, devletler için de geçerlidir. Hele emperyalist devletlerin kimlik kartıdır. Bu devletlerin başında da ABD gelir.
Bakın! İran'da 1919'lardan 1979'lara kadar süren bir baba-oğul Pehleviler dönemi vardı. Batı yanlısı politikaları ile İran'ı adeta batı sömürge haline getirmiştiler.
1950'lerde bu sömürgecilik anlayışına karşı Muhammed Musaddık önderliğinde güçlü bir milliyetçi hareket ortaya çıktı. Halk arasında iyice güçlenen bu hareketi, Şah'da kabul etmek zorunda kaldı ve Musaddık'ı başbakan olarak atadı.
Musaddık hızlı bir millileştirme icraatları ile ABD ve batının tekerine çomak soktu. Haliyle ABD hemen müdahale etti. Bir dizi karışıklıklar ardından M. Musaddık tutuklandı. Şah millileştirme programlarını iptal ederek ABD'ye sadakatini yeniledi.
Şah ve ailesi öylesine lüks bir hayat yaşıyordu ki, oğul Şah'ın hanımının tacında 1,400'den fazla değer biçilemeyen taşlar vardı. Halk ise yoksul ve perişan.
İran halkı özellikle emperyalizme karşı olanlar dini liderler eşliğinde Şah'ı devirdi. Şah vatansız kaldı, vatansız öldü. Kısmen de olsa ABD, Ortadoğu'da bir kolunu kaybetmişti.
Ama ABD hemen Saddam jokerini piyasaya sürdü. İran devriminin gerçekleştiği yıl Irak'ta yönetime Saddam geldi. ABD emriyle Saddam tam 8 yıl İran ile savaştı. Milyarlarca dolar harcandı ve yüz binlerce Müslüman yine Müslüman eliyle bu savaşta katledildi.
Kaybeden hem İran, hem Irak, hem de Ortadoğu oldu. Ekonomik ve siyasi olarak kazananlar ise ABD, Rusya ve batı oldu.
Sonra Saddam, kendi, kendine 'büyüklük sendromuna' kapıldı. Kuveyt, benimdir, dedi. ABD pusuda. Saddam, Kuveyt'e girdi. ABD'de, Irak'a. Bölge güvenliği ve Saddam'ın elinde olmayan kimyasal silahlar mazeretiyle ABD, Ortadoğu'ya yerleşti.
ABD'nin, Mısır'da da H. Mübarek'i vardı. Tam 25 yıl ABD'ye hizmet etti. Ama şartlar ve hizmet şekilleri değiştiği için Mübarek'in gitmesi lazımdı. Mısır'da ani bir hareketlenme ile Müslüman, Müslüman'ın canına kastetmeye, asker ile çatışmaya başladı.
25 yıl ABD'ye hizmet eden Mübarek kafese atıldı ve iktidara bir anda ABD vatandaşı Mursi, oturdu. Üç, beş ay derken ABD, Mursi'nin hizmetlerinden memnun kalmadı.
Mübarek'in kafeslenme senaryosu tekrar gösterime sokuldu ve Mursi'de kafese atıldı. Koltuğa Sisi oturdu. Benzer senaryolar Tunus, Libya'da da ortaya konuldu.
Bu süreçlere baktığımızda ABD'nin yanında duran devletler Türkiye, Suud, BAE, Katar, Ürdün vs. halkı Müslüman devletler. Tabi bir de İsrail. Müslümanları katleden devlet.
Ama ABD açısından Suriye tam bir hezimet oldu. Suriye savaşı itiraf edilmese de küresel bir savaşa dönüştü. Bir tarafta ABD, İsrail ve AB. Diğer tarafta Çin, Rusya, İran.
Ortadoğu devletlerine bakarsak Suud, Ürdün, Mısır, BAE vs. devletler ABD'nin hizmetinde. Türkiye bu noktada net bir duruş gösteremiyor. Bir bakıyorsun Rusya yanlısı adımlar atılmış, bir de bakıyorsun ABD yanlısı.
Haliyle ABD'ye yeni bir senaryo lazım. İşte o senaryonun şimdiki adı Katar. Tarihi ipek yoludur, İran, Katar doğalgazıdır, petroldür vs. bunlar görünüşteki sebeplerdir.
Asıl sebep Şii-Sünni savaşı ile BOP'u nihayetine erdirmek. Yahudilerin Arz-ı Mevut ve Hıristiyanların Tanrı krallığı inancını gerçekleştirmektir. Bu inancın kilidi İran ve Türkiye'dir. İran ve Türkiye ayakta kaldığı müddetçe bu inançlarını asla gerçekleştiremeyeceklerdir.
Bu arada Türkiye'nin, Katar'a asker göndermesi çok ilginç bir gelişme. Aklıma, 'Libya'yı Libyalılara teslim etmek için gidiyoruz' cümlesi geliyor. Umarın yanılıyorumdur.
Başlığa gelince! Kısaca özetlediğim gibi Ortadoğu'da ABD'nin bir dediğini iki etmeyen liderlerin hali belli. Ya lagar çukurlarından idama gittiler. Ya kafeslendiler. Ya da vatansız öldüler.
Yani menfaatleri için anasını bile satan ABD, sizi de satar. Hem de çok ucuza.
Bakın! İran'da 1919'lardan 1979'lara kadar süren bir baba-oğul Pehleviler dönemi vardı. Batı yanlısı politikaları ile İran'ı adeta batı sömürge haline getirmiştiler.
1950'lerde bu sömürgecilik anlayışına karşı Muhammed Musaddık önderliğinde güçlü bir milliyetçi hareket ortaya çıktı. Halk arasında iyice güçlenen bu hareketi, Şah'da kabul etmek zorunda kaldı ve Musaddık'ı başbakan olarak atadı.
Musaddık hızlı bir millileştirme icraatları ile ABD ve batının tekerine çomak soktu. Haliyle ABD hemen müdahale etti. Bir dizi karışıklıklar ardından M. Musaddık tutuklandı. Şah millileştirme programlarını iptal ederek ABD'ye sadakatini yeniledi.
Şah ve ailesi öylesine lüks bir hayat yaşıyordu ki, oğul Şah'ın hanımının tacında 1,400'den fazla değer biçilemeyen taşlar vardı. Halk ise yoksul ve perişan.
İran halkı özellikle emperyalizme karşı olanlar dini liderler eşliğinde Şah'ı devirdi. Şah vatansız kaldı, vatansız öldü. Kısmen de olsa ABD, Ortadoğu'da bir kolunu kaybetmişti.
Ama ABD hemen Saddam jokerini piyasaya sürdü. İran devriminin gerçekleştiği yıl Irak'ta yönetime Saddam geldi. ABD emriyle Saddam tam 8 yıl İran ile savaştı. Milyarlarca dolar harcandı ve yüz binlerce Müslüman yine Müslüman eliyle bu savaşta katledildi.
Kaybeden hem İran, hem Irak, hem de Ortadoğu oldu. Ekonomik ve siyasi olarak kazananlar ise ABD, Rusya ve batı oldu.
Sonra Saddam, kendi, kendine 'büyüklük sendromuna' kapıldı. Kuveyt, benimdir, dedi. ABD pusuda. Saddam, Kuveyt'e girdi. ABD'de, Irak'a. Bölge güvenliği ve Saddam'ın elinde olmayan kimyasal silahlar mazeretiyle ABD, Ortadoğu'ya yerleşti.
ABD'nin, Mısır'da da H. Mübarek'i vardı. Tam 25 yıl ABD'ye hizmet etti. Ama şartlar ve hizmet şekilleri değiştiği için Mübarek'in gitmesi lazımdı. Mısır'da ani bir hareketlenme ile Müslüman, Müslüman'ın canına kastetmeye, asker ile çatışmaya başladı.
25 yıl ABD'ye hizmet eden Mübarek kafese atıldı ve iktidara bir anda ABD vatandaşı Mursi, oturdu. Üç, beş ay derken ABD, Mursi'nin hizmetlerinden memnun kalmadı.
Mübarek'in kafeslenme senaryosu tekrar gösterime sokuldu ve Mursi'de kafese atıldı. Koltuğa Sisi oturdu. Benzer senaryolar Tunus, Libya'da da ortaya konuldu.
Bu süreçlere baktığımızda ABD'nin yanında duran devletler Türkiye, Suud, BAE, Katar, Ürdün vs. halkı Müslüman devletler. Tabi bir de İsrail. Müslümanları katleden devlet.
Ama ABD açısından Suriye tam bir hezimet oldu. Suriye savaşı itiraf edilmese de küresel bir savaşa dönüştü. Bir tarafta ABD, İsrail ve AB. Diğer tarafta Çin, Rusya, İran.
Ortadoğu devletlerine bakarsak Suud, Ürdün, Mısır, BAE vs. devletler ABD'nin hizmetinde. Türkiye bu noktada net bir duruş gösteremiyor. Bir bakıyorsun Rusya yanlısı adımlar atılmış, bir de bakıyorsun ABD yanlısı.
Haliyle ABD'ye yeni bir senaryo lazım. İşte o senaryonun şimdiki adı Katar. Tarihi ipek yoludur, İran, Katar doğalgazıdır, petroldür vs. bunlar görünüşteki sebeplerdir.
Asıl sebep Şii-Sünni savaşı ile BOP'u nihayetine erdirmek. Yahudilerin Arz-ı Mevut ve Hıristiyanların Tanrı krallığı inancını gerçekleştirmektir. Bu inancın kilidi İran ve Türkiye'dir. İran ve Türkiye ayakta kaldığı müddetçe bu inançlarını asla gerçekleştiremeyeceklerdir.
Bu arada Türkiye'nin, Katar'a asker göndermesi çok ilginç bir gelişme. Aklıma, 'Libya'yı Libyalılara teslim etmek için gidiyoruz' cümlesi geliyor. Umarın yanılıyorumdur.
Başlığa gelince! Kısaca özetlediğim gibi Ortadoğu'da ABD'nin bir dediğini iki etmeyen liderlerin hali belli. Ya lagar çukurlarından idama gittiler. Ya kafeslendiler. Ya da vatansız öldüler.
Yani menfaatleri için anasını bile satan ABD, sizi de satar. Hem de çok ucuza.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- PKK silah bırakacakmış… Nasılda kandırılıyoruz? / 10.05.2025
- Altına aldanma / 09.05.2025