ABD Başkanı Bush geçtiğimiz günlerde tüketimi teşvik etmeye yönelik acil bir eylem planı kararı aldıklarını açıkladı. Bush'un bu adımının, şu ana kadar tam tersini söyleyen Kapitalist anlayışın bir ürünü olmadığı açık.ABD'de esasen çok önceleri başlayan, ama para politikaları ya da küresel bir takım projelerle üzeri örtülmeye çalışılan kriz, geçen yıl sonlarında yaşanan mortgage kriziyle beraber gün yüzüne çıktı. ABD piyasaları ve ona bağlı küresel piyasalar allak bullak oldu.Daha önceki yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi bu kriz, Kapitalizmin doğal bir sonucuydu. ABD halkı ve kurumları, hatta devleti borç batağına batmıştı ve halk bu borçları ödeyebilecek imkana sahip değildi. Olay tıkanmıştı. Kapitalizm "kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız" mantığından yola çıktığı ve bütün ekonomi bu çürük temel üzerine kurulu olduğu için sürekli tüketim daraltılmak istenmiş ve mali disiplin politikaları uygulanmıştır.Kapital sahipleri, halkın eline para verilerek "sınırlı kaynaklara ortak olmalarını" istememiştir.O halde Bush ya da ona akıl verenler bu projeyi nereden aldı?Bush'u bu konuda destekleyen ABD Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke'nin açıklamaları oldukça ilginçti.Kapitalizm'in merkezinde bir Merkez Bankası Başkanı, Kapitalizmin tarihinde görülmemiş bir farklılıkla "yavaşlayan ekonomiyi canlandırmak için, çabuk harcayacakların cebine para konması" gerektiğini açıklıyordu."Çabuk harcayacakların cebine para koyma" projesi sizce kime ait?Tabii ki Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'a. Dünyaca ünlü ve dünya ekonomi literatürüne geçen Milli Ekonomi Modeli'nde Prof. Baş, ekonomik kalkınmada tüketimin ve tüketiciyi desteklemenin önemini vurguluyor. Sadece vurgulamakla kalmıyor, Milli Ekonomi Modeli kitabı "Tüketim Endeksli Denge Analizi" olarak tanımlanıyor.Sayın Baş, tüketici kesimi 100 milyar liranın altında (yeni ifadesiyle 100 bin YTL) geliri olan vatandaş olarak ifade ediliyor.Ne tesadüftür ki, ABD Başkanı Bush, tüketim teşviki verilecek olanların 85 bin doların altında geliri olanlar olarak tanımlıyor. Yani aşağı yukarı 100 milyar lira.ABD, halkının tüketim daralmasından kaynaklanan bir problem yaşadı ve Milli Ekonomi Modeli'nde aradığını buldu.Gerçi MEM'in sadece bu bölümünü uygulamak ABD ekonomisini tamamen düzeltmeyecek, sadece bir süre rahatlatacak, sonra başka bir sıkıntı çıkabilir. Çünkü MEM bir bütün. Kesin çözüme ulaşmak için bütün çözüm maddeleriyle birlikte uygulamak lazım. MEM'in bir bölümünü alıp hastalıklı olan Kapitalizme yama yapmak kesin çözüme asla götürmez. Tüketimi canlandırırken, üretim de sıfır faizli kredilerle desteklenmelidir. Sermaye sahipleri para ile para kazanmaya değil, üretimle kazanmaya yönlendirilmelidir. Bu sağlanmadığı müddetçe ekonomi bir yerden mutlaka patlak verecektir.Ama yine de ABD'nin bir Türk bilim adamının projelerine yönelmesi güzel bir gelişme.Önce Rusya, sonra Venezuella, Brezilya? şimdi de ABD.Rusya, aileler çocuk sahibi olmak istemediğinden dolayı ciddi bir nüfus gerilemesi sorunuyla karşı karşıyaydı. Milli Ekonomi Modeli'nde ifade edilen sosyal devlet projelerinden "Her doğan çocuğa doğum parası" projesini devreye koydular ve şu anda doğum patlaması yaşıyorlar.Aynı zamanda Rusya yine MEM'de ifade edilen "Ülkeler yaptıkları ihracatları karşılığında kendi milli paralarını talep etmeliler" projesini hayata geçirerek petrolünü ve madenlerini Ruble ile satma kararı aldı.Şimdi biz bu gerçekleri ifade ederken, hala gerçekleri gizlemeye çalışanlar topu taca atmak isteyenler olacaktır. Çünkü onlar kraldan daha fazla kralcı. ABD, Rusya, Venezuella, Brezilya sıkıntılarının çözümü aramada mantığıyla hareket ederek bir Türk bilim adamının fikirlerini projelerini uygulamaya çalışırken, bizimkiler çözümü illaki ABD'den, AB'den bekliyor.Bizim taşeronlar onların kuyruğunda, onlar ise bizim milli projeler sahibi olanlarımızın kuyruğunda.Bizim taşeronlar içimizdeki değerlerin farkına varabilirse, ya da Türk milleti kraldan daha fazla kralcı, aklı kafasında olmayan bu taşeronları değil de ülkemiz ve milletimiz adına proje sahibi siyasi liderleri iş başına getirirse çözüme kavuşmuş olacağız.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 27.03.2024