logo
08 ARALIK 2025


ABD’nin “iklim”le başı dertte

28.09.2018 00:00:00

Nature Climate Change dergisi son sayısında küresel ısınma ve etkileriyle alakalı önemli bir analize yer verdi.


ABD'nin Kaliforniya Üniversitesi'nden Kate Ricke'nin kaleme aldığı analiz, Ricke ve meslektaşlarının uzun süredir yaptıkları inceleme ve araştırmaların bir neticesi…


Analizde özetle şunlar ifade ediliyor:


* Dünyanın iklimini inceleyen bilim insanlarının çoğu, küresel ısınmanın varlığından ve eğer artan sıcaklar bir buçuk santigrat derece seviyesinde tutulmazsa, gezegenin şeklini kökten değiştireceğinden kuşku duymuyor.


* Bu görüş, onlarca iklimsel uydu, binlerce meteoroloji istasyonu ve yüzlerce bilgisayar modelinin ölçüm sonuçlarıyla da destekleniyor.


* Bilim insanları, küresel ısınmayla ilişkili tüm olası ekonomik ve sosyal sonuçları bir araya getirdi ve onlarca farklı iklim modelini kullanarak bu faktörlerin her birine ilişkin ekonomiye 'katkısını' hesapladı. Bu hesaplamalar, beklenmedik bir şekilde küresel ısınmanın sonuçlarının dünyanın her ülkesi için farklı olacağını gösterdi.


* Rusya, Kanada, Avrupa Birliği ve Kuzey Avrupa ülkelerinin de dahil olduğu kuzey ülkelerinin zarar görmeyeceği, aksine, yıllık ortalama sıcaklıklarının hızla artması durumunda yaşamlarını iyileştirebilecekleri ortaya çıktı. Bu ülkelerdeki sıcaklık artışı tarımdaki verimi artıracak ve endüstride enerji tüketimini azaltacaktır.


* Öte yandan, birçok güney ülkesi mevcut iklim tahminlerinin öngördüğünden daha fazla zarar görecek.


* Yüzlerce farklı senaryo, ABD'nin diğer büyük ekonomilerle karşılaştırıldığında, ısınmanın etkilerinden en çok etkilenecek ülke olacağını gösteriyor.


* Küresel ısınma en fazla ABD ve Hindistan'ı vuracak. Bu iki ülkenin ekonomileri her yıl 250 ila 260 milyar dolar kaybedecek. ABD ve Hindistan'la beraber Meksika, Çin ve Brezilya en fazla zarar gören diğer ülkeler olacak.


* Paradoks şu: Küresel ısınmanın gelecekteki baş kurbanları bugün ya Paris Anlaşması'nın tamamen fes edilmesi ya da gelişmekte olan ülkeler lehine hafifletilmesini savunuyor. Öte yandan, artan sıcaklıklardan faydalanacak hemen tüm ülkeler, sera gazı emisyonlarının azaltılması gerektiğini savunuyor.


Dünya ülkeleri küresel ısınmayı önleyebilmek ve zararlarını azaltabilmek için Aralık 2015'te küresel ısınmayla mücadele konusundaki ilk evrensel ve bağlayıcı Paris Anlaşması'nı imzaladılar. Bu anlaşma çerçevesinde, devletler önümüzdeki onlarca yıl boyunca sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltmaya karar verdi.


İşin garip tarafı, analizde de ifade edildiği gibi, küresel ısınmadan en fazla zararı görecek olan ABD, kendi menfaatine olan Paris Antlaşması'ndan çekildi.


Peki, ABD yönetimi bu olumsuz iklim şartlarından en çok kendilerinin etkileneceğini bilmiyorlar mıydı? Biliyorlarsa, bu vurdumduymazlıkları nedir? 


Gayet iyi biliyorlardı. 2000'li yılların başında dönemin ABD Başkanı Bush'a bir küresel iklim raporu sunulmuş ve 20 yıl içinde değişen iklim şartlarının ABD'yi kötü vuracağı, hatta bir buzullar ülkesine çevireceği bildirilmişti. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, o günkü konuşmalarında ve yazdığı makalelerde bu konuyu etraflıca irdelemektedir ve şu tespitlerde bulunmaktadır:


* Küresel ısınma sebebiyle eriyen buzulların ABD ile İngiltere arasında yer alan Gulf Stream akıntısını soğutması ile özellikle Avrupa'nın batısı ile Amerika kıtasında çok ciddi iklim değişiklerinin yaşanması kaçınılmazdır…


* Bu sayede ani bir global iklim değişikliği başlayacak ve kendini dünyanın çeşitli yerlerinde çeşitli şekillerde gösterecektir. Soğuk bölgelerde hava, daha da soğuyacak ve sıcak bölgelerde kuraklık ve çölleşme artacak; kasırga ve Muson kuşağında ise bu hava olaylarının şiddeti afet boyutlarına ulaşacak. 


* Bütün bunlar Amerikan kıtasının çok yakın bir gelecekte Gulf Stream'deki değişiklik nedeni ile, sanki bir buzul çağına gireceğini göstermektedir. Bu süreci uzun zamandan beri bilen ABD, önceleri kendisine uzayda vatan aramaya çalıştı.


* Ancak buradan netice alamayınca kendisine "yaşanabilir bölge" olarak "verimli hilal" diye ifade edilen Anadolu ve Ortadoğu topraklarını seçmiştir.


Sayın Baş'ın tespitlerinden anlıyoruz ki, ABD, küresel ısınmanın zararlı etkileriyle mücadele etmek yerine, en az zarar göreceği bir coğrafyaya yerleşmeye karar vermiştir.


Üstelik bu coğrafya, hem inancının hedefidir, hem yer altı ve yerüstü kaynakları açısından zengindir, hem de dünyanın merkezi konumundadır. Bu tespit, ABD'nin, menfaati olduğu halde neden Paris Antlaşması'ndan çekildiğinin de cevabıdır.


ABD'nin bu kapsamda, Irak'ı, Suriye'yi işgal ettiğini görüyoruz ama bu sadece o ülkelerle sınırlı kalmayacaktır; Türkiye ve İran da hedeftedir.


Hatta Sayın Baş'ın ifadesiyle, "Asıl hedef Türkiye'dir."


O halde, böyle menfur hesabı olan bir ülkeyle stratejik müttefik olunamayacağını, üzerimizde hesabı olmayan ülkelerle ilişkilerimizi geliştirmemiz gerektiğini artık anlamamız gerekmektedir.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Orban'ı kabul etti
Kabul, basına kapalı olarak gerçekleşti
İmamoğlu: 'Bu diploma davası değil!'
İmamoğlu'nun davası ertelendi
Bağımsız Türkiye Partisi Şöleni
Hüseyin Baş'tan tarihi mesajlar
İmamoğlu'ndan BTP kongresine mesaj
'BTP Kongresi Türkiye için hayırlı olsun'
Gıda güvenliğinde geldiğimiz nokta
Yılda 10 ton üretiliyor, 100 ton sahtesi satılıyor
İmamoğlu 'diploma' davasında 3'üncü kez hakim karşısında
Davanın ilk duruşması 12 Eylül'deydi
Çekmeköy'de uyuşturucu operasyonu
Bir polis şehit oldu
İsrail, Suriye topraklarında kalıcı
Netanyahu, işgal ettikleri bölgelerden çıkmayacaklarını belirtti
Zirvede kritik değişiklik
Trabzonspor'un zirve yürüyüşü
BTP 9. Olağan Kongresi gerçekleşti
Coşku salona sığmadı
BTP 9. Olağan Büyük Kongresi başladı
Başkent Ankara'da büyük coşku
Anıtkabir'e Bağımsız Türkiye akını
BTP kongresi öncesi Ata'ya koştular
İstanbul'da sağanak hayatı olumsuz etkiledi
Bazı ilçelerde yollar göle döndü
Mısır, 3 aydır İsrail'den doğal gaz alamadı
Katar'dan tedarik etmeyi planlıyor
Batı Şeria'da gazetecilere yönelik ihlaller arttı
Sadece kasımda 57 ihlal ve saldırı gerçekleşti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Orban'ı kabul etti
Kabul, basına kapalı olarak gerçekleşti
İmamoğlu: 'Bu diploma davası değil!'
İmamoğlu'nun davası ertelendi
Bağımsız Türkiye Partisi Şöleni
Hüseyin Baş'tan tarihi mesajlar
İmamoğlu'ndan BTP kongresine mesaj
'BTP Kongresi Türkiye için hayırlı olsun'
Gıda güvenliğinde geldiğimiz nokta
Yılda 10 ton üretiliyor, 100 ton sahtesi satılıyor
İmamoğlu 'diploma' davasında 3'üncü kez hakim karşısında
Davanın ilk duruşması 12 Eylül'deydi
Çekmeköy'de uyuşturucu operasyonu
Bir polis şehit oldu
İsrail, Suriye topraklarında kalıcı
Netanyahu, işgal ettikleri bölgelerden çıkmayacaklarını belirtti
Zirvede kritik değişiklik
Trabzonspor'un zirve yürüyüşü
BTP 9. Olağan Kongresi gerçekleşti
Coşku salona sığmadı
BTP 9. Olağan Büyük Kongresi başladı
Başkent Ankara'da büyük coşku
Anıtkabir'e Bağımsız Türkiye akını
BTP kongresi öncesi Ata'ya koştular
İstanbul'da sağanak hayatı olumsuz etkiledi
Bazı ilçelerde yollar göle döndü
Mısır, 3 aydır İsrail'den doğal gaz alamadı
Katar'dan tedarik etmeyi planlıyor
Batı Şeria'da gazetecilere yönelik ihlaller arttı
Sadece kasımda 57 ihlal ve saldırı gerçekleşti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.