Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milleti olarak sanki savaş yaşıyor gibi kendi topraklarımız içerisinde onlarca şehitler vermeye devam ediyoruz. Dış ve iç destekli olarak karakollar, şehirler basılıyor, terör örgütü hemen her gün acımasız eylemlerine devam ediyor.
Her şeye rağmen göze çarpan önemli bir gelişme şudur ki bu olaylarla birlikte, milletimizde tek bilek, tek yürek olma yolunda ilerlemeler de kaydediliyor.
Şehit cenazelerinde Kürdüyle Türküyle "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" sedaları yükselmektedir.
Gönül isterdi ki vatanın bölünmezliğini şehitler vermeden, can ve mal kaybına uğramadan millet olarak birlikte söyleyebilseydik. Gereğini yerine getirebilseydik.
Bu sözün bir iddiadan öte, yaşanan bir gerçek olduğunu en net şekilde, Kahraman Türk Ordusunun; Kahraman Askerleri ortaya koymaktadır. Onlara, minnet borçluyuz.
Şehitlerimiz, en kıymetli varlıkları olan "canlarını" vermekle, aslında gerek vatan, gerek kulluk görevlerini yerine getirmektedirler. Bundan dolayı da Allah tarafından mükâfatların en güzeli olan, Peygamberlikten sonra en kutsal makam olan; "Şehitlik" makamı ile mükâfatlandırılmaktadırlar.
Yüce Allah Kuranı Keriminde bunu şöylece haber veriyor. "Ve sakın Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin; hayır onlar diridirler. Fakat siz bunun şuurunda değilsiniz." (Bakara Suresi, 154)
Şehitlerin, Allah katındaki yerlerini izah sadedinde, Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimiz de Şehitlerin Cennette erişecekleri nimetlerin güzelliğinden çok memnun kalacaklarını, Allah'tan şöyle bir talepte bulunacaklarını söylemiştir;
"Ey Rabbim! Beni bir kere daha dirilt, senin yolunda ikinci kere öleyim!"
Diye talepte bulunduklarında bu talebinin karşılanamayacağı söylenince de
Şehit;"Ey Rabbim, öyleyse (benim durumumu) arkamda kalanlara ulaştır!"
Şehidin bu talebi üzerine de Al-i İmran 169. Ayet nazil olduğunu haber vermiştir: "Allah yolunda şehit edilenleri ölü sanma. Onlar Rablerinin katında hayat sahibidirler ve O'nun nimetleriyle rızıklanırlar" (Kütübi sitte: 6001 hadis)
Şehitlerimiz o kadar şanlı o kadar mübarek insanlardır ki; bakınız cenaze törenlerine; devlet-millet, asker-sivil birlikteliğinin sergilendiği, yüreklerin toplu vurduğu, dillerin toplu söyledikleri "şehitler ölmez vatan bölünmez" sözü dalga dalda yayılmaktadır.
Müslüman Türk milletini tanımak isteyen, harici ve dâhili düşmanlar bu tabloya iyice baksınlar. Ve şunu kafalarına koysunlar "bu millet asla ölmez" Tarih bunun canlı şahididir.
Dostumuzu düşmanımızı tanıdığımız, istenen birlik ve beraberliği sağladığımız ve koruduğumuz takdirde; Aziz Türk Milletini yıkmak, parçalamak için oynanan oyunlar, çabalar, milletimizin dirilişine, birlik ve beraberliğine yarayacaktır. Bedeli can bile olsa…
Her şeye rağmen göze çarpan önemli bir gelişme şudur ki bu olaylarla birlikte, milletimizde tek bilek, tek yürek olma yolunda ilerlemeler de kaydediliyor.
Şehit cenazelerinde Kürdüyle Türküyle "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" sedaları yükselmektedir.
Gönül isterdi ki vatanın bölünmezliğini şehitler vermeden, can ve mal kaybına uğramadan millet olarak birlikte söyleyebilseydik. Gereğini yerine getirebilseydik.
Bu sözün bir iddiadan öte, yaşanan bir gerçek olduğunu en net şekilde, Kahraman Türk Ordusunun; Kahraman Askerleri ortaya koymaktadır. Onlara, minnet borçluyuz.
Şehitlerimiz, en kıymetli varlıkları olan "canlarını" vermekle, aslında gerek vatan, gerek kulluk görevlerini yerine getirmektedirler. Bundan dolayı da Allah tarafından mükâfatların en güzeli olan, Peygamberlikten sonra en kutsal makam olan; "Şehitlik" makamı ile mükâfatlandırılmaktadırlar.
Yüce Allah Kuranı Keriminde bunu şöylece haber veriyor. "Ve sakın Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin; hayır onlar diridirler. Fakat siz bunun şuurunda değilsiniz." (Bakara Suresi, 154)
Şehitlerin, Allah katındaki yerlerini izah sadedinde, Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimiz de Şehitlerin Cennette erişecekleri nimetlerin güzelliğinden çok memnun kalacaklarını, Allah'tan şöyle bir talepte bulunacaklarını söylemiştir;
"Ey Rabbim! Beni bir kere daha dirilt, senin yolunda ikinci kere öleyim!"
Diye talepte bulunduklarında bu talebinin karşılanamayacağı söylenince de
Şehit;"Ey Rabbim, öyleyse (benim durumumu) arkamda kalanlara ulaştır!"
Şehidin bu talebi üzerine de Al-i İmran 169. Ayet nazil olduğunu haber vermiştir: "Allah yolunda şehit edilenleri ölü sanma. Onlar Rablerinin katında hayat sahibidirler ve O'nun nimetleriyle rızıklanırlar" (Kütübi sitte: 6001 hadis)
Şehitlerimiz o kadar şanlı o kadar mübarek insanlardır ki; bakınız cenaze törenlerine; devlet-millet, asker-sivil birlikteliğinin sergilendiği, yüreklerin toplu vurduğu, dillerin toplu söyledikleri "şehitler ölmez vatan bölünmez" sözü dalga dalda yayılmaktadır.
Müslüman Türk milletini tanımak isteyen, harici ve dâhili düşmanlar bu tabloya iyice baksınlar. Ve şunu kafalarına koysunlar "bu millet asla ölmez" Tarih bunun canlı şahididir.
Dostumuzu düşmanımızı tanıdığımız, istenen birlik ve beraberliği sağladığımız ve koruduğumuz takdirde; Aziz Türk Milletini yıkmak, parçalamak için oynanan oyunlar, çabalar, milletimizin dirilişine, birlik ve beraberliğine yarayacaktır. Bedeli can bile olsa…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Şüphelilerden kaçınan dinini ve kendini korur / 22.05.2025
- Atatürk’ü anmak ve anlamak hepimizin vazifesi olmalıdır / 21.05.2025
- Yalan yere "Bu helaldir, şu da haramdır" demeyin / 20.05.2025
- Atatürk’ün Samsun’a çıktığı ruha o kadar muhtacız ki… / 19.05.2025
- Kürt kardeşlerim oyuna gelmeyin! / 18.05.2025
- Yalan dünya için değer mi bunlar? / 17.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025
- Atatürk’ü anmak ve anlamak hepimizin vazifesi olmalıdır / 21.05.2025
- Yalan yere "Bu helaldir, şu da haramdır" demeyin / 20.05.2025
- Atatürk’ün Samsun’a çıktığı ruha o kadar muhtacız ki… / 19.05.2025
- Kürt kardeşlerim oyuna gelmeyin! / 18.05.2025
- Yalan dünya için değer mi bunlar? / 17.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025