Aman dikkat! Aynı paraya daha küçük ürün
Dünya genelinde havayollarından gıdaya kadar çeşitli sektörlerdeki firmaların insanların aynı ürüne daha fazla ödeme yapmasını sağlamak için başvurdukları hilelerin neredeyse sınırı yok. Tekstil sektöründe başvurulan hile yöntemlerinden biri de 'sınırlı sayıda ürün' aldatmacası
22.12.2018 00:00:00
Milyarlarca dolarlık bir endüstriye dönüşen tüketim sektöründe küresel lüks markalar, insanların zaaflarını kullanarak, daha yüksek kârlarla ürün satmak için büyük bir yarış içerisinde.
Louis Vuitton ve Burberry gibi Avrupa'nın lüks markaları, 'kıtlık' faktörünü satışta avantaja dönüştürmüş durumda. Dünya genelinde özellikle gençlerin bazı markaların sınırlı sayıda üretilen ürünleri için büyük mağazalar önündeki kuyruklarda kamp kurmaları gibi bazı olaylar sınırlı sayıda üretim için ilham kaynağı oldu.
Lüks marka Burberry'nin çıkardığı bir tişörtün özel bir indirim teklifi ile 24 saat içinde rekor satış rakamlarına ulaşarak tükenmesi bu konuda verilebilecek örneklerden yalnızca biri.
'Sınırlı sayıda ürün' pazarlamasıyla tüketicinin bir tişörte 600 dolar ödeyebildiğini keşfeden lüks markalar, her geçen yıl bu yöntemi daha çok kullanmaya başladılar.
Aynı para daha küçük ürün!
Daha çok kazanç peşinde koşan küresel şirketlerin başvurduğu bir başka yöntemse ürünün boyutlarını küçültmek olarak öne çıkıyor.
Fiyat seviyesini korumak, müşteri potansiyelini kaybetmemek ve kârlılıklarını artırmak isteyen bazı şirketler ürünün boyutunu küçültüyor. Böylece maliyeti azaltıp kârlılığı artırmış oluyorlar. Bu strateji dünya genelinde dondurma ve şekerleme gibi gıda sektöründeki paketli ürünlerde uygulanıyor.
Böylece daha önce elde edilen kazançlardan daha fazlasını kazanabiliyorlar. Mesala İngiltere'de gıda ve hammaddelerdeki fiyat artışı sonrası bazı marka çikolataların boyutları küçüldü, ancak bunu yaparken ürünün fiyatı olduğu gibi kaldı.
Dünya genelinde havayolları da daha çok kâr elde etmek için çeşitli yollara başvuruyorlar. Havayollarında ekonomi sınıfı yolculuk eden hemen herkes, rahatsız edici derecede dar koltuklardan şikâyetçidir. Her havayolu yolcusunun hayali business class koltuklarda uçmaktır.
Bu zaafı tespit eden bazı küresel havayolu şirketleri, uluslararası uçuşların birçoğunda yolculara daha iyi hizmet alma ihtiyaçlarını sömürmek için birinci sınıf ekonomi sınıfı diyebileceğimiz "Premium sınıfını" tanıtmaya başladı. Çoğu şirkette premium sınıf, ekonomi sınıfından iki kat daha pahalı.
Böylece havayolunun, yolcunun bacaklarını uzatması için biraz daha fazla alan sunması, hatta daha iyi yemekler ve daha büyük ekranlı koltuklar sağlamasının karşılığında aynı koltuğu iki kat ödeme yapılıyor.
A. SAFA TERZİ/İSTANBUL
Louis Vuitton ve Burberry gibi Avrupa'nın lüks markaları, 'kıtlık' faktörünü satışta avantaja dönüştürmüş durumda. Dünya genelinde özellikle gençlerin bazı markaların sınırlı sayıda üretilen ürünleri için büyük mağazalar önündeki kuyruklarda kamp kurmaları gibi bazı olaylar sınırlı sayıda üretim için ilham kaynağı oldu.
Lüks marka Burberry'nin çıkardığı bir tişörtün özel bir indirim teklifi ile 24 saat içinde rekor satış rakamlarına ulaşarak tükenmesi bu konuda verilebilecek örneklerden yalnızca biri.
'Sınırlı sayıda ürün' pazarlamasıyla tüketicinin bir tişörte 600 dolar ödeyebildiğini keşfeden lüks markalar, her geçen yıl bu yöntemi daha çok kullanmaya başladılar.
Aynı para daha küçük ürün!
Daha çok kazanç peşinde koşan küresel şirketlerin başvurduğu bir başka yöntemse ürünün boyutlarını küçültmek olarak öne çıkıyor.
Fiyat seviyesini korumak, müşteri potansiyelini kaybetmemek ve kârlılıklarını artırmak isteyen bazı şirketler ürünün boyutunu küçültüyor. Böylece maliyeti azaltıp kârlılığı artırmış oluyorlar. Bu strateji dünya genelinde dondurma ve şekerleme gibi gıda sektöründeki paketli ürünlerde uygulanıyor.
Böylece daha önce elde edilen kazançlardan daha fazlasını kazanabiliyorlar. Mesala İngiltere'de gıda ve hammaddelerdeki fiyat artışı sonrası bazı marka çikolataların boyutları küçüldü, ancak bunu yaparken ürünün fiyatı olduğu gibi kaldı.
Dünya genelinde havayolları da daha çok kâr elde etmek için çeşitli yollara başvuruyorlar. Havayollarında ekonomi sınıfı yolculuk eden hemen herkes, rahatsız edici derecede dar koltuklardan şikâyetçidir. Her havayolu yolcusunun hayali business class koltuklarda uçmaktır.
Bu zaafı tespit eden bazı küresel havayolu şirketleri, uluslararası uçuşların birçoğunda yolculara daha iyi hizmet alma ihtiyaçlarını sömürmek için birinci sınıf ekonomi sınıfı diyebileceğimiz "Premium sınıfını" tanıtmaya başladı. Çoğu şirkette premium sınıf, ekonomi sınıfından iki kat daha pahalı.
Böylece havayolunun, yolcunun bacaklarını uzatması için biraz daha fazla alan sunması, hatta daha iyi yemekler ve daha büyük ekranlı koltuklar sağlamasının karşılığında aynı koltuğu iki kat ödeme yapılıyor.
A. SAFA TERZİ/İSTANBUL