Malum agresif bir seçim süreci yaşadık, seçimi yaptık ama tartışması devam ediyor. Öyle görünüyor ki, bu tartışmalar ya karakolda ya da ayran masasında bitecek…
Bizler meydanlarda, 'ekonomi, ekonomi' diye bağırıp, bu gazeteden devlet ve milletimizin gerçeklerini ve gelen büyük tsunamiyi yazarken milletimizin bir kesimi, 'beka, beka' diyenleri diğer bir kesimi, 'aşkım, sevdam' diyenleri bir diğer kesimi de, 'bahar gelecek' diyenleri alkışlıyordu.
Oysa bu ülkenin ne beka, ne aşk ve ne de bahar sorunu vardı. Bu ülkenin tam bağımsızlık sorunu var ve bu sorunun birinci ayağı ekonomidir. Ekonomisi bağımsız olmayan bir devlet asla tam bağımsız değildir.
İşte bu gerçeği 17 yıllık iktidar, Kayahan'ın; 'bizimkisi bir aşk hikâyesi. Siyah-beyaz film gibi biraz' şarkısı ile arabeskleştirip milletimizi başka âlemlere götürmüştü.
Ama Türkiye gerçeğini Arif Susam'ın o meşhur şarkısı anlatıyordu;
"Sana bir çift sözüm var; sevdan yere batsın…
Sana bir çift sözüm var; aşkın yere batsın…
Yolun açık olsun. Senden, bana hayır yok…
Gölgen uzak dursun. Giderim buralardan…
Canımdan bezdirdin; sevdan yere batsın, aşkın yere batsın."
Seçim bitti. Aşuk ile maşuklar ne âlemde bilmem ama bildiğim o ki, zamlar geldikçe geliyor.
31 Mart'tan önce Sayın Erdoğan 57 il, 14 ilçede miting 10 kadar canlı yayında konuştu.
Gıda fiyatları, enflasyon gündem edilince Sayın Erdoğan'ın sanıkları hazırdı; 'Gıda teröristleri, iç ve dış güçler'.
Hükümet gıda fiyatlarına mazeret bulmuştu. Çözümü ise sandığa kadar tanzim noktalarında buldu.
Seçim bitti. Tanzim noktalarında yeşil mercimek var. Oysa marul da gelecek müjdesi, temizlik maddeleri de satılacak sözü verilmişti.
Daha vahimi ise bu noktalara gelen domates, salatalığın fiyatları da artık pazar fiyatlarına yakın.
Ya sokak! Bizzat kontrol ediyorum. Varoşlardaki marketlerde üstelik halk günlerinde en ucuz soğan 7, patates 6 TL. O da hangi ortamda, hangi ilaçlar kullanılarak elde edildiği bilinmeyen ithal gıdalar.
Evet, Türkiye'nin sorunu ekonomi ve gıda fiyatları… Tabi ekonomi denince akla Damat Bakan geliyor.
Sayın Albayrak'a göre her şey gülistan. Hatırlayın, bir de denklem kurmuştu; Şubat, Ocak'tan iyi, Mart Şubat'tan iyi ve Nisan da Mart'tan iyi olacak, demişti.
Oldu mu?
Elektriğe % 37 zam, benzin 7 TL'ye, mazot 6,5 TL'ye dayandı. Sigaraya da zam yaptılar. Bir paket sigarada 20 adet var, artık, 17'sinin parası hükümete gidiyor.
İnşaat, ithalata bağımlı ihracat, otomotiv sektörü daraldıkça daralıyor. Tarımda ise daha kötü günlerin geleceği aşikâr…
Gübre, tohum zamları, mazot, elektrik, nakliye ücretlerinin artışı sonrasında tarım kesimi ya ekin ekmiyor, ya da az, gübresiz ekim yapıyor.
Örneğin buğday ekimi başlandı. Gübre satışı geçen yıla göre 3'te bir azalmış. Uzmanlar bunun hasat zamanı üçte bir az ürün demek olduğunu haliyle buğday fiyatlarının artacağını bu artışın başta ekmeğe yansıyacağını belirtiyor.
Dünyada gıda fiyatları % 3 azalırken tarım ülkesi olan Türkiye'de % 30 nasıl arttığını aklı olan bir düşünür!
Diğer taraftan hükümet ABD ve AB'ye her konuda celalleniyor. Haddinizi bilin, restini çekiyor.
Millet olarak emperyalistlere rest çekilmesi hoşumuza gidiyor.
Amma!
Aynı hükümet, 'liberal ekonomi kurallarından asla taviz vermeyeceğiz' diyor.
Libreral ekonomi anlayışı rest çektiğin emperyalistlerin kurguladığı bir oyun ve bu oyun içerisinde sana top toplayıcı görevi verilmiş ve sen gol atacağım, diyorsun. Bu mümkün mü?
Türk milleti gerçeği görmeli. Türkiye'nin ekonomik, sosyal ve siyasal olarak tam bağımsız olması için Milli Ekonomi Modeline, Prof. Dr. Haydar Baş ihtiyacı vardır.
Yoksa toplumun bir kesimi, 'bizimkisi bir aşk hikayesi' şarkısını söylerken 'diğer kesimi de 'aşkın yere batsın' şarkısını söyleyecek. Haliyle bu aşktan devlet ve millete fayda gelmeyecek.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Parası olan kaçırıyor, olmayan kaçıyor / 19.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024
- Hüseyin Baş’tan, Ebu Zer duruşu / 18.03.2024
- Ne yereli! Genel seçim bu genel! / 17.03.2024
- Erdoğan ‘bırakıyorum’… ‘Valla bırakmayız’ / 16.03.2024
- Ehli Beyt’e imanımız, Hz Muhammed’e imandır / 15.03.2024
- CHP’nin kimlik arayışı İsmet İnönü ile başladı / 14.03.2024
- Erdoğan’ın dilinde bu sefer ‘kul hakkı’ var / 13.03.2024
- İnsan kıymetini bildiği şeye sahiplenir / 11.03.2024
- Ramazan’da ahir zaman siyasetçilerine ve hocalarına dikkat / 10.03.2024
- Erdoğan’ın korku ve açlıkla terbiye siyaseti / 09.03.2024