Almanya Manheim'de Ticaret Odası bir toplantı düzenledi. İş adamlarından Sedat Bey beni de toplantıya davet etti. Davetine uyup toplantıya katıldım. Sunumlar yapıldı. Sinevizyonlar gösterildi. Genç bir iş adamının konuşması beni etkiledi. Dört tekerlekli, üst kısmında yukarı doğru kalkan yükü kaldırıp götüren bir aracın tanıtımını yaptı. Mustafa isminde genç bir iş adamı.
Almanya, iş adamlarına, başarılı öğrencilere kısaca verimli beyinlere kıymet veriyor. Her geçen yıl bütün sahalarda yeniliklerle piyasaya çıkıyor.
Gerek silah sanayiinde, tarımda, enerjide tüm maddelerin kullanımı ile ilgili geniş alanlar var. Arge çalışmaları, katkı ve denetim var...
Dünyanın her yerinden adeta beyin transferi yapıyor. Bazı robot filmleri gibi.
Ülkemizin yetiştirdiği bilim adamı ve bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş Bey 'Dar Bölge Yaygın Kalkınma Modeli' ile yıllar öncesinden bu gerçekleri söyledi durdu.
Milli Ekonomi Modeli, Sosyal Devlet Milli Devlet eserleri ile formüller, görüşler, tesbitler ve buluşlarını kitaplaştırdı.
Dünya bu görüşlerin peşinde. İşte gördük. Almanya uyguluyor.
Elimizdeki cevherin kıymetini bilmekte geç kalıyoruz. Bunun tek sebebi Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in milli ve yerli kimliğidir.
Maalesef siyasallaşma; ilmin de, aklın da, insafın da önüne geçmiştir.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey ne dedi?
"Sınavsız üniversite" dedi. "Okuyabilen için işte meydan" diyor. "Kendine güvenen çıksın er meydanına" diyor. Kırkpınar pehlivanları çekirdekten çalışır, bileğinin hakkı ile gelir meydana çıkar.
Almanya'da ortaokul seviyesinden liseye gelişlerde veli, öğretmen ve öğrenciyi hangi derste hangi mesleğe kabiliyetli ise ona göre bölümlere yönlendiriliyor.
Ülkemiz yirmi milyona varan öğrenci nüfusu ile birçok ülke nüfusundan fazladır.
Kıymet bilinirse beyinlerimiz göç etmez. Bize kalır.
İlme, ahlaka, birliğe, büyümeye önem verilmez ise geri kalırız.
Atatürk Çanakkale'de iken biri çadırına giriyor. Bakıyor ki Balzac'ın kitabı var. Dünya klasiklerini okuyor. Dil biliyor... Bu sebeple Atatürk oldu. İmanı ve samimiyeti ile Atatürk oldu.
4000'in üzerinde kitabı okumak, notlar çıkarmak adam işidir.
Görevde olduğum yıllarda müftü bir gün şöyle demişti: "Arkadaşlar ne olur kitap okuyun."
Bu acıtıcı bir sözdür. Ama gerçektir. Okumayı sevdirmez iseniz istediğiniz kadar para verin okutamazsınız.
Fabrika ve özel iş yerlerinde 10 saat çalışanlar, dükkan ve merdiven temizliğine giden bayanlar!..
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, dünyada, evhanımlarına iş statüsünde maaş verilmesi gerçeğini söyleyen ilk liderdir.
Ülkemizde ev hanımı maaşı olacaktı. Bunun gereğini, sonuçlarını hala anlamayanlar var.
Ülkemizin zenginliklerine sahip çıkalım. Gerek yer altı zenginliğimiz, gerek yer üstü çeşit ve zenginliğimiz, gerek masum tertemiz insanımız, ağzı dualılarımız ile sadece kendimize değil dünyaya yetecek büyüklüğe ulaşabiliriz.
Temenni ve niyazım odur.
Gurbetten görünen budur.
- Kulluğun gerçek tarifi / 06.05.2021
- Asli ihtiyaçlar / 30.04.2021
- Mecnun’un Leylası / 29.04.2021
- Rahman Suresi-II / 21.04.2021
- Rahman Suresi / 19.04.2021
- 14 Nisan / 15.04.2021
- İmam Muhammed Et-Takî’nin (a.s) Öğütleri / 14.04.2021
- Sağlam kale Ehl-i Beyt / 12.04.2021
- Bizi deryaya salan / 08.04.2021