Futbol, futbol olduğundan bu tarafa herhalde hiç böylesine ilgi görmedi. Gazetelerin spor sayfaları adres değiştirdi adeta. Neredeyse misafir olarak taşındıkları birinci sayfada, ev sahipliği statüsüne geçtiler. Doğrusu çok fenada olmadı!
Nasıl olsa siyaset bizi yönetemiyor. En derin kararların alındığı yer Washington, Brüksel. Ankakara'ya düşen paraf makanlığından başka bir şey değil...
Hiç değilse bu yolla boşu boşuna oyalanmış, milleti de kandırmış olmuyoruz.
Gerçek bir yana (şaka değil) futboldaki güzel günlerimiz, bizi de spor yazarı haline dönüştürdü. Futbolculuktan gelerek spor yazarlığı yapanların, bu alana sonradan girenler için söylediği bir söz vardır.
Derler ki: "Başka sayfalarda iş tutamadı bizim mahalleye taşındı"
Bu nedenle rahmetli Yavuz Gökmen'i az gagalamamışlardı. Hıncal Uluç'da işin cabası...
Vallahi ne deseler doğrudur amma bizide, futbolcular bu hale soktu.
Eh birazcık da kendimize bir pay çıkarmak gerekirse, biz gerçekten futbol yazmayı hakedenlerdeniz. Daha maçlar başlamadan futbolcuları milli takımı yerden yere vururken malum medya, biz hem Güneş'e hem de futbolculara olan inancımızı hem muhafaza ettik, hemde ilan...
Dua, her işin anahtarı
Prof. Dr. Haydar Baş'la birlikte yaptığımız söyleşide ki, yılın spor olaylarından birisi olmaya namzet, dualarımızı gönderdik Kore'ye... Hayatın her alanıyla ilgili Prof. Dr. Haydar Baş'ın futbola, futbolun dışından bir gözlükle bakarak yaptığı analizler için doğrusu söylenecek söz bulmak çok da kolay değil.
Ama Şenol Güneş'in bu takımın desteğe ihtiyacı var dediği anda, Baş'ın mükemmel taymingiyle 11 şerefli ve de Güneş'li adama hem güven aşılandı, hemde destek verildi.
Hakan Şükür bakınız maçtan sonra ne diyor:
"Dua'ya ihtiyacımız var".
Doğrusu bu Şükür'e, böyle bir futbolcumuz olduğu için şükrediyoruz.
Bu inanç bu çocuklarda olduğu sürece bu Milli takım, daha çok şeyler yapar ve de yapacaktır.
Karizması yok, vizyonu yok diye teknikdirektöre saldıran ikinci sınıf yazarlara maç sonrası Şenol Güneş'in yaptığı açıklamayı hatırlatıyorum.
"Futbolcularım bugüne kadar tarih yazdı. Fakat artık tarih yazmaya gerek yok. Çünkü tarih bitti artık geleceği yazıyorlar"
Bu cümlelerden gereken adresler, gereken dersleri çıkarsın diye umarak, bu demecin üzerine başka bir kelime eklemiyorum.
Maçla ilgili teknik analiz tabii ki haddimize değil ama, görünen köyde kılavuz istemiyor. Bu takım Japonya ile oynadığı maçta önceliklerden çok daha taktik bir oyun ortaya koydu. Dikkat edilirse ölü toptan çıkan bir frikik şutu hariç Japonya'nın pozisyonu yok. Cezalıların yerine girenler, çıkanları aratmadı ve maç bir makinenin mükemmel uyumlu çarkları gibi işledi, durdu.
Hakan Şükür bu maçta harhalde bir maratoncunun sarfettiği efor kadar koşmuştur. Kaleci, savunma ve orta saha hiçbir egoizme yer vermeden büyük fedakarlıklarla birbirlerinin eksikliklerini tamamladılar. Kısaca takım gibi takımdılar.
Tempoyu düşürdüler, yükselttiler, oyunu rölantiye aldılar ve maçı kazandılar. Bizi dünyanın zirvesine taşıdılar.
İsimleri muhteşem çocuklar
Milli takımda birşey dikatimi çekiyor, bilmiyorum sizde farkındamısınız? Bu çocukların ya isimleri yada soyadları muhteşem..
Fatih, Hakan, Yıldıray, Alpay, Tugay, Er-gün, Bülent Korkmaz, İl-han... Bugün gazetemizin manşetide buna işaret ediyor ve muhteşem bir başlık taşıyor. İsminize kurban...
Kaderin yıldızları milli takımımızı ışıl ışık aydınlatıyor. Dileğimiz ve duamız onlarla... İnşallah Prof. Dr. Baş'ın dediği gibi Brezilya ile yarı finalde karşılaşır, ilk maçta haksız penaltıyla kaybettiğimiz oyunun rövanşını alırız.
Birleşik Kaplar Kuralı Futbol için geçerli değil. Bu futbolcular bugün bunu ortaya koydular. Şayet yasanın mucidi yaşıyor olsaydı herhalde bir kez daha gözden geçirirdi bu Birleşik Kaplar Kuralı'nı...
Nasıl olsa siyaset bizi yönetemiyor. En derin kararların alındığı yer Washington, Brüksel. Ankakara'ya düşen paraf makanlığından başka bir şey değil...
Hiç değilse bu yolla boşu boşuna oyalanmış, milleti de kandırmış olmuyoruz.
Gerçek bir yana (şaka değil) futboldaki güzel günlerimiz, bizi de spor yazarı haline dönüştürdü. Futbolculuktan gelerek spor yazarlığı yapanların, bu alana sonradan girenler için söylediği bir söz vardır.
Derler ki: "Başka sayfalarda iş tutamadı bizim mahalleye taşındı"
Bu nedenle rahmetli Yavuz Gökmen'i az gagalamamışlardı. Hıncal Uluç'da işin cabası...
Vallahi ne deseler doğrudur amma bizide, futbolcular bu hale soktu.
Eh birazcık da kendimize bir pay çıkarmak gerekirse, biz gerçekten futbol yazmayı hakedenlerdeniz. Daha maçlar başlamadan futbolcuları milli takımı yerden yere vururken malum medya, biz hem Güneş'e hem de futbolculara olan inancımızı hem muhafaza ettik, hemde ilan...
Dua, her işin anahtarı
Prof. Dr. Haydar Baş'la birlikte yaptığımız söyleşide ki, yılın spor olaylarından birisi olmaya namzet, dualarımızı gönderdik Kore'ye... Hayatın her alanıyla ilgili Prof. Dr. Haydar Baş'ın futbola, futbolun dışından bir gözlükle bakarak yaptığı analizler için doğrusu söylenecek söz bulmak çok da kolay değil.
Ama Şenol Güneş'in bu takımın desteğe ihtiyacı var dediği anda, Baş'ın mükemmel taymingiyle 11 şerefli ve de Güneş'li adama hem güven aşılandı, hemde destek verildi.
Hakan Şükür bakınız maçtan sonra ne diyor:
"Dua'ya ihtiyacımız var".
Doğrusu bu Şükür'e, böyle bir futbolcumuz olduğu için şükrediyoruz.
Bu inanç bu çocuklarda olduğu sürece bu Milli takım, daha çok şeyler yapar ve de yapacaktır.
Karizması yok, vizyonu yok diye teknikdirektöre saldıran ikinci sınıf yazarlara maç sonrası Şenol Güneş'in yaptığı açıklamayı hatırlatıyorum.
"Futbolcularım bugüne kadar tarih yazdı. Fakat artık tarih yazmaya gerek yok. Çünkü tarih bitti artık geleceği yazıyorlar"
Bu cümlelerden gereken adresler, gereken dersleri çıkarsın diye umarak, bu demecin üzerine başka bir kelime eklemiyorum.
Maçla ilgili teknik analiz tabii ki haddimize değil ama, görünen köyde kılavuz istemiyor. Bu takım Japonya ile oynadığı maçta önceliklerden çok daha taktik bir oyun ortaya koydu. Dikkat edilirse ölü toptan çıkan bir frikik şutu hariç Japonya'nın pozisyonu yok. Cezalıların yerine girenler, çıkanları aratmadı ve maç bir makinenin mükemmel uyumlu çarkları gibi işledi, durdu.
Hakan Şükür bu maçta harhalde bir maratoncunun sarfettiği efor kadar koşmuştur. Kaleci, savunma ve orta saha hiçbir egoizme yer vermeden büyük fedakarlıklarla birbirlerinin eksikliklerini tamamladılar. Kısaca takım gibi takımdılar.
Tempoyu düşürdüler, yükselttiler, oyunu rölantiye aldılar ve maçı kazandılar. Bizi dünyanın zirvesine taşıdılar.
İsimleri muhteşem çocuklar
Milli takımda birşey dikatimi çekiyor, bilmiyorum sizde farkındamısınız? Bu çocukların ya isimleri yada soyadları muhteşem..
Fatih, Hakan, Yıldıray, Alpay, Tugay, Er-gün, Bülent Korkmaz, İl-han... Bugün gazetemizin manşetide buna işaret ediyor ve muhteşem bir başlık taşıyor. İsminize kurban...
Kaderin yıldızları milli takımımızı ışıl ışık aydınlatıyor. Dileğimiz ve duamız onlarla... İnşallah Prof. Dr. Baş'ın dediği gibi Brezilya ile yarı finalde karşılaşır, ilk maçta haksız penaltıyla kaybettiğimiz oyunun rövanşını alırız.
Birleşik Kaplar Kuralı Futbol için geçerli değil. Bu futbolcular bugün bunu ortaya koydular. Şayet yasanın mucidi yaşıyor olsaydı herhalde bir kez daha gözden geçirirdi bu Birleşik Kaplar Kuralı'nı...
Ahmet Erimhan / diğer yazıları
- Sahili olmayan umman / 14.04.2022
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 09.06.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 06.06.2021
- Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener / 17.05.2021
- Ermeni Meselesi ve Gerçekler / 25.04.2021
- Osmanlı İslamı / 18.04.2021
- Sensizlik, benim şiirim / 11.04.2021
- Fikirlerin halledemediği davaları kan halleder / 04.04.2021
- Dünya bir leştir, taliplileri köpektir! / 28.03.2021
- Rüzgâr eken fırtına biçer / 23.03.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 09.06.2021
- Ümit Özdağ, Hüseyin Baş… Uzaklarda Arama / 06.06.2021
- Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener / 17.05.2021
- Ermeni Meselesi ve Gerçekler / 25.04.2021
- Osmanlı İslamı / 18.04.2021
- Sensizlik, benim şiirim / 11.04.2021
- Fikirlerin halledemediği davaları kan halleder / 04.04.2021
- Dünya bir leştir, taliplileri köpektir! / 28.03.2021
- Rüzgâr eken fırtına biçer / 23.03.2021