Bir Ramazan ayı ve de bayramı daha geldi ve hızlı bir şekilde geçti.
Cenab-ı Hak, tuttuğumuz oruçları, kıldığımız namazları, okuduğumuz hatimleri, kısaca yaptığımız bütün ibadetleri kabul eylesin. Çok muhterem Hocam Prof. Dr. Haydar Baş Bey sayesinde artık "Ah o eski Ramazanlar" demiyoruz. Çünkü O bize her Ramazanı ve bayramı daha farklı, daha coşkulu ve bir sonrakini aratır ve özletir mahiyette yaşatıyor.
Prof. Dr. Baş'la teravihler başka güzel, ilk defa bu sene nasip olan birlikte Kadir Gecesi'ni idrak etmek daha güzel, bayramlaşmalar, gençlik kampları, hatim duaları, salat u selamlar, tekbirler, sohbetler daha güzel? Daha şimdiden bir sonraki Ramazanı özledik, hasretle bekliyoruz, Allah cümlemize nasip eylesin.
Malum, bu sene 5'incisi düzenlenen İcmal Gençlik Yaz Kampı tam da Kadir Gecesi'ne denk geldi. İlk defa Prof. Dr. Haydar Baş Hocamla idrak ettiğimiz Kadir Gecesi, bize Arafat'ta yine muhterem Hocam vesilesiyle yaşadığımız manevi havayı yaşattı.
Bir kez daha gördük ve şahit olduk ki, aslolan mekanlar değil, mekana değer kazandıran Allah'ın sevdiği ve seçtiği, gönlüne nazar ettiği insan-ı kamiller?
Onların bulunduğu yerler yeşeriyor, bereketleniyor, her şey farklı bir güzellikte oluyor.
Cenab-ı Hak dünyada ve ahirette o sevdiği kullarından bizleri ayırmasın.
İcmal Gençlik Kampı 1-3 Temmuz tarihlerinde gerçekleşti.
İlk gün iftar öncesi yapılan gençlik toplantısında İcmal Gençlik Derneği Başkanı İbrahim Fatih Bey, derneğin çalışmaları hakkında önemli bilgiler verdi. Selim Kotil Bey'in gençlere yol gösteren konulmasının ardından gençlere mikrofon uzatıldı. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in görüşleriyle yoğrulan gençler birbirinden önemli tespitlerde ve yorumlarda bulundular.
Ardından iftar ve Kadir Gecesi'ne hazırlık? Teravih öncesi Hocam, hatimler için dua okudu, "Hadikatu'l-Cennet" dua kitabından? Öyle duaydı ki Arafat'ı yaşadık. Prof. Dr. Baş, bu hali bir şiirinde şöyle ifade ediyor: "Öyle güzel mekan ki sonsuza uzanan el, o mekanda dökülen gözyaşları olur sel?" İşte o mekanın maneviyatı tabiri caizse Afyon'a taşındı.
Kampa iştirak eden ve otellerin kapasitesinin sınırlı olması sebebiyle 6 bin kişiyle sınırlı tutulan İcmal Gençliği, Kadir Gecesi Yatsı ve Teravih namazı için Prof. Dr. Haydar Baş'ın arkasında saf tuttu. Hocamın teravih namazlarında bir kişi teravih kıldırmıyor, her dört rekatta başka bir hoca geçiyor ve teravihler daha renkli, daha coşkulu bir şekilde kılınıyor.
Salat u selamlar, tekbirler? Daha önce yaşamadığımız bir Kadir Gecesi'ni idrak ettik.
Ertesi gün, Cumartesi günü, tam bir fikir ziyafetinin olduğu bir gündü.
Saat 12.00'de başlayan AB ile alakalı sempozyum akşam saat 18.30'a kadar sürdü.
30'a yakın akademisyenin sunum yaptığı sempozyumda, Avrupa Birliği'nin tarihi, siyasi ve ekonomik analizi yapıldı, Prof. Dr. Haydar Baş'ın AB ile ilgili yıllardır ifade ettiği ve her zaman haklı çıktığı değerlendirmeleri hem sinevizyon hem de tebliğler olarak ortaya konuldu.
Ve bir kez daha ispatlanmış oldu ki; dağılan ve bizleri içine asla almayacak olan AB, Türkiye için tam bir çıkmaz sokak? Ve de Türk milleti için tek çıkış yolu, "Ne AB ne ABD, tek çözüm bağımsız Türkiye" diyen ve buna yönelik milli politikaları bulunan tek lider Prof. Dr. Haydar Baş ve tek parti Bağımsız Türkiye Partisi?
Çünkü diğerlerinin hepsi parti programlarında AB'yi bir çıkış kapısı olarak gösteriyor.
İftar ve teravihten sonra yeniden kongre salonuna geçtik ve gece saat 12.00'da muhteşem bir panel icra edildi. Ağırlıklı olarak ilahiyatçılardan ve hukukçulardan oluşan akademisyenler, hem birilerinin Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e attığı iftiralara tokat gibi cevap verdiler, hem de birlik ve beraberliğin adresinin Ehl-i Beyt olduğu vurgulandı. Atılan iftiralara, bizzat Prof. Dr. Baş'ın kaleme aldığı Ehl-i Beyt Külliyatı'ndan kaynaklarıyla cevaplar verildi.
Burada dikkatimi çeken, verilen cevaplarda asla iftira atanların seviyesizliğine düşülmüyor, sadece bugünkü iftiralara değil, bugüne kadar olan ve bundan sonra da olabilecek tüm iftiralara cevap veriliyor ve de her şeyden önemlisi hukukun sınırlarına dikkat ediliyor.
Ve son gün, 3 Temmuz, saat 10.00? Salon tıklım tıklım dolu ve BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, final konuşması için sahneye çıktı. Coşkunun hiç eksik olmadığı, son derece duygulu anların yaşandığı bu muhteşem final konuşmasında Sayın Baş şu altı çizilmesi gereken ifadeleri söyledi:
"Batının ipiyle kuyuya inilmez. Batı, Güneydoğu'da Şark Projesini uyguluyor. Şark Projesine göre Türk'ün dünyada yeri yoktur. Biz Orta Asya'nın evlatlarıyız. İnkâr etsek de, kabul etsek de Asya'nın bir parçasıyız. Bundan dolayı Asyalılar bizi severler"
"Kürt kardeşlerim, senin cenazenin altına ben gireceğim, benim tabutumun altına sen gireceksin. Şark Projesi ile yatıp kalkan Batı, Güneydoğu'da da Şark Projesi'ni uyguluyor. Güneydoğulu kardeşlerime sesleniyorum: Artık şu bu parti yok. Bağımsız Türkiye Partisi var. Sizin bütün haklarınızı Allah'ın izniyle vereceğim."
"Gaziantep'te 'bir elimizi kesseniz Türk kanı, diğerini kesseniz Türk kanı akar' demiştim. Araştırdım baktım ki, Kürtler Türk'tür. Ben terörü önlerim. Zira ben dağa çıkanı 'öz evladım gibi' görürüm, onlar için ağlarım, ya Rabbi 'evladımı kurtar' derim. Ya Rabbi bizi bir ve beraber eyle... Onların geleceğini hem eğitimde, hem sağlıkta, hem de sosyal hizmette teminat altına alacağım."
İşte Türkiye'nin aradığı da bu: Herkesi, her vatandaşını kucaklayan, bir ve beraber kılan olan bir lider? Bu özellik de sadece Prof. Dr. Haydar Baş'ta var.
Ramazan bayramında da Trabzon Akçaabat'taydık. Bayram arifesi hatim duaları, sabaha kadar süren sohbetler, sabah namazı, bayram namazı ve bayramlaşma?
Binlerce kardeşimiz kucaklaştık, bayramlaştık ve Prof. Dr. Baş'ın bizler için hazırlattığı o mükemmel kahvaltıda hep beraber buluştuk.
Mükemmel bir Ramazan, mükemmel bir Kadir Gecesi, mükemmel bir kamp, mükemmel bir bayramlaşma? Önümüzdeki Ramazanı özlemle bekliyoruz.
Cenab-ı Hak, tuttuğumuz oruçları, kıldığımız namazları, okuduğumuz hatimleri, kısaca yaptığımız bütün ibadetleri kabul eylesin. Çok muhterem Hocam Prof. Dr. Haydar Baş Bey sayesinde artık "Ah o eski Ramazanlar" demiyoruz. Çünkü O bize her Ramazanı ve bayramı daha farklı, daha coşkulu ve bir sonrakini aratır ve özletir mahiyette yaşatıyor.
Prof. Dr. Baş'la teravihler başka güzel, ilk defa bu sene nasip olan birlikte Kadir Gecesi'ni idrak etmek daha güzel, bayramlaşmalar, gençlik kampları, hatim duaları, salat u selamlar, tekbirler, sohbetler daha güzel? Daha şimdiden bir sonraki Ramazanı özledik, hasretle bekliyoruz, Allah cümlemize nasip eylesin.
Malum, bu sene 5'incisi düzenlenen İcmal Gençlik Yaz Kampı tam da Kadir Gecesi'ne denk geldi. İlk defa Prof. Dr. Haydar Baş Hocamla idrak ettiğimiz Kadir Gecesi, bize Arafat'ta yine muhterem Hocam vesilesiyle yaşadığımız manevi havayı yaşattı.
Bir kez daha gördük ve şahit olduk ki, aslolan mekanlar değil, mekana değer kazandıran Allah'ın sevdiği ve seçtiği, gönlüne nazar ettiği insan-ı kamiller?
Onların bulunduğu yerler yeşeriyor, bereketleniyor, her şey farklı bir güzellikte oluyor.
Cenab-ı Hak dünyada ve ahirette o sevdiği kullarından bizleri ayırmasın.
İcmal Gençlik Kampı 1-3 Temmuz tarihlerinde gerçekleşti.
İlk gün iftar öncesi yapılan gençlik toplantısında İcmal Gençlik Derneği Başkanı İbrahim Fatih Bey, derneğin çalışmaları hakkında önemli bilgiler verdi. Selim Kotil Bey'in gençlere yol gösteren konulmasının ardından gençlere mikrofon uzatıldı. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in görüşleriyle yoğrulan gençler birbirinden önemli tespitlerde ve yorumlarda bulundular.
Ardından iftar ve Kadir Gecesi'ne hazırlık? Teravih öncesi Hocam, hatimler için dua okudu, "Hadikatu'l-Cennet" dua kitabından? Öyle duaydı ki Arafat'ı yaşadık. Prof. Dr. Baş, bu hali bir şiirinde şöyle ifade ediyor: "Öyle güzel mekan ki sonsuza uzanan el, o mekanda dökülen gözyaşları olur sel?" İşte o mekanın maneviyatı tabiri caizse Afyon'a taşındı.
Kampa iştirak eden ve otellerin kapasitesinin sınırlı olması sebebiyle 6 bin kişiyle sınırlı tutulan İcmal Gençliği, Kadir Gecesi Yatsı ve Teravih namazı için Prof. Dr. Haydar Baş'ın arkasında saf tuttu. Hocamın teravih namazlarında bir kişi teravih kıldırmıyor, her dört rekatta başka bir hoca geçiyor ve teravihler daha renkli, daha coşkulu bir şekilde kılınıyor.
Salat u selamlar, tekbirler? Daha önce yaşamadığımız bir Kadir Gecesi'ni idrak ettik.
Ertesi gün, Cumartesi günü, tam bir fikir ziyafetinin olduğu bir gündü.
Saat 12.00'de başlayan AB ile alakalı sempozyum akşam saat 18.30'a kadar sürdü.
30'a yakın akademisyenin sunum yaptığı sempozyumda, Avrupa Birliği'nin tarihi, siyasi ve ekonomik analizi yapıldı, Prof. Dr. Haydar Baş'ın AB ile ilgili yıllardır ifade ettiği ve her zaman haklı çıktığı değerlendirmeleri hem sinevizyon hem de tebliğler olarak ortaya konuldu.
Ve bir kez daha ispatlanmış oldu ki; dağılan ve bizleri içine asla almayacak olan AB, Türkiye için tam bir çıkmaz sokak? Ve de Türk milleti için tek çıkış yolu, "Ne AB ne ABD, tek çözüm bağımsız Türkiye" diyen ve buna yönelik milli politikaları bulunan tek lider Prof. Dr. Haydar Baş ve tek parti Bağımsız Türkiye Partisi?
Çünkü diğerlerinin hepsi parti programlarında AB'yi bir çıkış kapısı olarak gösteriyor.
İftar ve teravihten sonra yeniden kongre salonuna geçtik ve gece saat 12.00'da muhteşem bir panel icra edildi. Ağırlıklı olarak ilahiyatçılardan ve hukukçulardan oluşan akademisyenler, hem birilerinin Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e attığı iftiralara tokat gibi cevap verdiler, hem de birlik ve beraberliğin adresinin Ehl-i Beyt olduğu vurgulandı. Atılan iftiralara, bizzat Prof. Dr. Baş'ın kaleme aldığı Ehl-i Beyt Külliyatı'ndan kaynaklarıyla cevaplar verildi.
Burada dikkatimi çeken, verilen cevaplarda asla iftira atanların seviyesizliğine düşülmüyor, sadece bugünkü iftiralara değil, bugüne kadar olan ve bundan sonra da olabilecek tüm iftiralara cevap veriliyor ve de her şeyden önemlisi hukukun sınırlarına dikkat ediliyor.
Ve son gün, 3 Temmuz, saat 10.00? Salon tıklım tıklım dolu ve BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, final konuşması için sahneye çıktı. Coşkunun hiç eksik olmadığı, son derece duygulu anların yaşandığı bu muhteşem final konuşmasında Sayın Baş şu altı çizilmesi gereken ifadeleri söyledi:
"Batının ipiyle kuyuya inilmez. Batı, Güneydoğu'da Şark Projesini uyguluyor. Şark Projesine göre Türk'ün dünyada yeri yoktur. Biz Orta Asya'nın evlatlarıyız. İnkâr etsek de, kabul etsek de Asya'nın bir parçasıyız. Bundan dolayı Asyalılar bizi severler"
"Kürt kardeşlerim, senin cenazenin altına ben gireceğim, benim tabutumun altına sen gireceksin. Şark Projesi ile yatıp kalkan Batı, Güneydoğu'da da Şark Projesi'ni uyguluyor. Güneydoğulu kardeşlerime sesleniyorum: Artık şu bu parti yok. Bağımsız Türkiye Partisi var. Sizin bütün haklarınızı Allah'ın izniyle vereceğim."
"Gaziantep'te 'bir elimizi kesseniz Türk kanı, diğerini kesseniz Türk kanı akar' demiştim. Araştırdım baktım ki, Kürtler Türk'tür. Ben terörü önlerim. Zira ben dağa çıkanı 'öz evladım gibi' görürüm, onlar için ağlarım, ya Rabbi 'evladımı kurtar' derim. Ya Rabbi bizi bir ve beraber eyle... Onların geleceğini hem eğitimde, hem sağlıkta, hem de sosyal hizmette teminat altına alacağım."
İşte Türkiye'nin aradığı da bu: Herkesi, her vatandaşını kucaklayan, bir ve beraber kılan olan bir lider? Bu özellik de sadece Prof. Dr. Haydar Baş'ta var.
Ramazan bayramında da Trabzon Akçaabat'taydık. Bayram arifesi hatim duaları, sabaha kadar süren sohbetler, sabah namazı, bayram namazı ve bayramlaşma?
Binlerce kardeşimiz kucaklaştık, bayramlaştık ve Prof. Dr. Baş'ın bizler için hazırlattığı o mükemmel kahvaltıda hep beraber buluştuk.
Mükemmel bir Ramazan, mükemmel bir Kadir Gecesi, mükemmel bir kamp, mükemmel bir bayramlaşma? Önümüzdeki Ramazanı özlemle bekliyoruz.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Bu yerel seçimlerde değişime kapı açılacak! / 30.03.2024
- “Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz” / 29.03.2024