logo
04 ARALIK 2023

CHP'den '50+1' çıkışı: AKP, MHP’yi sırtında bir yük olarak görmeye başladı

CHP Sözcüsü Yücel, "Biz, Cumhur İttifakı'nın hesaplaşmasına, Hatay halkının iradesi ile seçilen Can Atalay'ın kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Sizin siyasal hesaplarınız nedeniyle TBMM'ye had bildirilmesine asla sessiz kalmayacağız." dedi.
20.11.2023 15:18:00
Mustafa Topsakal
CHP'den '50+1' çıkışı: AKP, MHP’yi sırtında bir yük olarak görmeye başladı
CHP'den '50+1' çıkışı: AKP, MHP’yi sırtında bir yük olarak görmeye başladı
CHP Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in başkanlığında yapılan MYK toplantısı devam ederken basın açıklaması düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yücel'in gündeminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya ziyareti dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklama ile başlayan 50+1 tartışması, RTÜK'ün muhalif kanallara verdiği cezalar ve yerel seçim gibi konular vardı.

"Turist mi desinler"

RTÜK'ün cuma günü, Halk TV, TELE 1, KRT'ye yine para cezası verdiğini hatıtlatan CHP Sözcüsü, "Şaka gibi ama geçen hafta Flash TV, emekli maaşlarının düşüklüğünü eleştiren bir yayından dolayı RTÜK'ten idari para cezası aldı." dedi.

Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Peki, medya kuruluşları ne yapsın? İşsizlik yüzde 10 demek yerine, çalışma oranı yüzde 90 mı desinler? Suriyelilere mülteci değil de, "turist" mi desinler? İşsizler ordusu yerine, "istihdam edilmeyi bekleyen genç kitle" mi desinler? "Emeklinin parası yok, evden çıkamıyor" demek yerine "Emekliler evde dinleniyor" diye mi manşet atsınlar? Herkes havuz medyası gibi, pembe yayıncılık mı yapsın? Katliamcı terör örgütleri, tacizciler, soyguncular, mafya mensupları ve çeteler haber yapılmasın mı? Yoksulluk, açlık, işsizlik gündeme getirilmesin mi?"

Yolsuzluklar, sosyal medya üzerinden yapılan kara para aklamaları, kadına şiddet olaylarının özgür basın olmasaydı açığa çıkmayacağını ifade eden Yücel, "İktidar ve yandaşları rahatsız olmaya devam etsin. Gerçekler açığa bir şekilde çıkacak. Çünkü bu ülkede kalemini satmamış, gerçekleri yazan, dürüst ve ilkeli, özgür ve bağımsız çok sayıda gazeteci var.
Sizin ısmarlama cezalarınız da onları yıldıramayacak." diye konuştu.

"Erdoğan bu krizin asıl tarafı"

Hatay Milletvekili Can Atalay'ın üzerinden başlatılan Yüksek Yargı Krizi'nin anayasal düzene yapılmış bir darbe girişimi olduğunu daha önce de ifade ettiklerini belirten Deniz Yücel, "
Anayasa Mahkemesi'nin tüm kararlarının bağlayıcı olduğu gerçeğini görmezden gelen Erdoğan, yargıda da bir U dönüşü yaparak önce "Yargıtay da bir yüksek mahkemedir" diyerek Yargıtay kararını desteklemiş; ardından, "Ben bu olayda hakemim" diyerek pozisyon değiştirmişti. Biz en başından beri bu Anayasa krizinin arkasında başka bir senaryo olduğunu vurguladık. Sayın Erdoğan'ın en son yaptığı açıklamasıyla, yüksek yargı organları arasında çıkarılan krizin asıl tarafları da ortaya çıkmış oldu." dedi.

"AKP'nin  MHP'ye artık ihtiyacı kalmadı"

Erdoğan'ın tüm derdinin ömrü yettiğince o koltukta oturmak olduğunu ifade eden CHP'li Yücel, '50+1' sisteminin değiştirilmesi hakkındaki çıkışı için de şunları söyledi:

"Siyasi ömrünün sona yaklaştığını rahatlıkla söyleyebilirim. Bunu o da görüyor ki; dünkü açıklamasıyla, 2017 referandumunda ısrarla savunduğu ve Türkiye için "devrim" diye nitelediği" 50+1 düzenlemesinden de kolayca vazgeçebiliyor. Ama burada asıl merak ettiğimiz, bu konuda kesinlikle taviz vermeyeceğini söyleyen Devlet Bahçeli ve MHP kurmaylarının tavrı olacak. Acaba MHP kendilerinin dışlandığı, onlara gerek duyulmayan bu yeni senaryoyu nasıl değerlendirecek? Cumhur İttifakı'nda çok büyük bir kriz olduğu ortada. Bahçeli, o dönemde, "yüzde 50 + 1" koşulunun tartışılmasının güvensizliğe neden olacağını vurguluyordu. Cumhurbaşkanlığı Seçimindeki 50 + 1 koşulunun partiler arası uzlaşmayı sağladığını ifade ediyordu. Demek ki, AKP'nin  MHP'ye artık ihtiyacı kalmadı. Hatta MHP'yi sırtında bir yük olarak görmeye başladı. Biz, Cumhur İttifakı'nın hesaplaşmasına, Hatay halkının iradesi ile seçilen Can Atalay'ın kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Sizin siyasal hesaplarınız nedeniyle TBMM'ye had bildirilmesine asla sessiz kalmayacağız. Milletin Meclis'inde Anayasa uygulanıncaya kadar "Adalet Nöbetimizi" sürdüreceğiz."

Yerel seçimlerde adayların belirlenmesi

Önümüzdeki Yerel Seçimde, adayları belirlerken katılımcı, kapsayıcı ve demokratik yöntemler uygulanacağını ifade eden CHP Sözcüsü, "Halkın dertleriyle dertlenen, halkın sorunlarına çözüm üreten adaylarla seçimlere gireceğiz." dedi.

Yücel, "Belediye başkan adaylarımız belirlenirken, aynı Merkez Yönetim Kurulumuz ve Gölge Kabinemiz belirlenirken olduğu gibi mümkün olduğunca "Eşit Temsil" prensibine uyulmasına özen gösterileceğini de, buradan bir kez daha ifade edeyim." şeklinde konuştu.

Ogün Samast'ın tahliyesine tepki

Gazeteci Hrant Dink'in katili Ogün Samast'ın iyi hal durumu göz önünde bulundurularak tahliye edilmesine de tepki gösteren Deniz Yücel, "2007'de güvercinlere kıydılar, 2023'te kıyanları serbest bıraktılar.  Türkiye'de yaşamak, masumların sınavı oldu." dedi.

17 yaşında bir çocuktan katil yaratıldığının altını çizen Yücel, "Sonra, o yarattıkları katilde iyi hal aradılar, ama aydın ve özgür düşünceye "Ne halin varsa gör" dediler. Böyle bir dönemde Ogün Samast'ın tahliye edilmesinin bir tesadüf olmadığını biliyoruz. Türkiye bir yargı darbesiyle karşı karşıyayken, bu tahliye kararıyla "günü gelir katilimize de sahip çıkarız" mesajı veriyorlar. Muhalefete, gazetecilere, onlar gibi düşünmeyenlere akılları sıra gözdağı veriyorlar." dedi.

Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onlar Ogün Samast'ı hatırlattıkça, Erhan Tuncel'i, Yasin Hayal'i ve türevlerini korudukça; biz Uğur Mumcu'ya, Ahmet Taner Kışlalı'ya, Abdi İpekçi'ye, Bahriye Üçok'a ve Muammer Aksoy'a sarılacağız ve hukuka tutunacağız. Rakel Dink'in gözlerini bir kez daha dolduran, kalbini bir kez daha kıran, (kendi deyimiyle) onu yasın en ağır günlerine geri yollayan bu adalet anlayışını affetmeyeceğiz."


İstanbul'da da hissedildi
Gemlik'te 5.1 büyüklüğünde deprem
5.1'lik deprem sonrası Ahmet Ercan'dan açıklama
'Bu deprem öncüdür'
Otomotiv satışlarında 1 milyon barajı aşıldı
Tüm zamanların rekoru kırıldı
TÜİK enflasyonu yine ENAG'ın yarısı
Yıllık enflasyon kasımda yüzde 61.98 oldu
ENAG enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 129,27
Akşener'e yaptığı teklifi açıkladı
'Kabul etmezlerse önümüze bakacağız'
4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı
İsrail, hastane kapısında bekleyenleri vurdu
'Uluslararası hukuka saygı duyma zamanı geldi'
UCM Başsavcısı İsrail'i uyardı
İsrail ordusundan kara harekatı açıklaması
İşgal genişlemeye devam edecek
Naci Hoca'dan açık uyarı...
Konu deprem ve bağımsızlık
Cari açık verdiğimiz 281 ürün tespit edildi
'Bakanlık yüksek açıktan hoşnut değil'
Sel ve deprem vurdu
Kentin turizmi ağır darbe aldı
Döviz açığının ilacı
Türkiye maden zengini
Beşiktaş'ın yeni başkanı Hasan Arat
Serdar Adalı'ya fark attı
'Her alanda ilerlerken kültürde zayıflıyoruz'
İlber Hoca'dan çarpıcı 'devlet' uyarısı
İstanbul'da da hissedildi
Gemlik'te 5.1 büyüklüğünde deprem
5.1'lik deprem sonrası Ahmet Ercan'dan açıklama
'Bu deprem öncüdür'
Otomotiv satışlarında 1 milyon barajı aşıldı
Tüm zamanların rekoru kırıldı
TÜİK enflasyonu yine ENAG'ın yarısı
Yıllık enflasyon kasımda yüzde 61.98 oldu
ENAG enflasyon verilerini açıkladı
Yıllık enflasyon yüzde 129,27
Akşener'e yaptığı teklifi açıkladı
'Kabul etmezlerse önümüze bakacağız'
4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı
İsrail, hastane kapısında bekleyenleri vurdu
'Uluslararası hukuka saygı duyma zamanı geldi'
UCM Başsavcısı İsrail'i uyardı
İsrail ordusundan kara harekatı açıklaması
İşgal genişlemeye devam edecek
Naci Hoca'dan açık uyarı...
Konu deprem ve bağımsızlık
Cari açık verdiğimiz 281 ürün tespit edildi
'Bakanlık yüksek açıktan hoşnut değil'
Sel ve deprem vurdu
Kentin turizmi ağır darbe aldı
Döviz açığının ilacı
Türkiye maden zengini
Beşiktaş'ın yeni başkanı Hasan Arat
Serdar Adalı'ya fark attı
'Her alanda ilerlerken kültürde zayıflıyoruz'
İlber Hoca'dan çarpıcı 'devlet' uyarısı

Eski Diyanet İşleri Başkanı Lütfi Doğan hayatını kaybetti

Eski Diyanet İşleri Başkanı ve İslami İlimleri Araştırma ve Yayma Vakfı (İSİLAY) Mütevelli Heyeti Başkanı Lütfi Doğan yaşamını yitirdi.
04.12.2023 09:45:00
AA
Eski Diyanet İşleri Başkanı Lütfi Doğan hayatını kaybetti
Eski Diyanet İşleri Başkanı Lütfi Doğan hayatını kaybetti

Alınan bilgiye göre Doğan, bir süredir Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi'nde tedavi görüyordu.

Doğan, sabah saatlerinde, 93 yaşında hayatını kaybetti.

Lütfi Doğan kimdir?

Gümüşhane'nin Köse ilçesinin Salyazı köyünde 1930'da dünyaya gelen Doğan, babası Mehmet Fehmi Efendi'den Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendi ve 1942'de dayısı Kurra Hafız Fevzi Efendi'de hıfzını tamamladı.

Dönemin önemli ilim adamlarının tedrisinde tecvid, kıraat ve Arapça gibi dini ilimleri tahsil edip icazet alan Doğan, ilk, ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdi.

Askerlik dönüşü Gümüşhane'nin merkez ilçesinin Özcan Mahallesi'nde imam hatip olarak göreve başlayan Doğan, 1954'te Diyanet İşleri Başkanlığının açtığı müftülük imtihanını kazanarak muhtelif şehirlerde müftülük, müftü yardımcılığı ve vaizlik yaptı.

Ankara'daki görevi sırasında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden 1965'te birincilikle mezun olan Doğan, Din İşleri Yüksek Kurulu üyesiyken Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığına tayin edildi. Diyanet İşleri Başkanlığı vazifesine 15 Ocak 1968'de vekaleten atanan Doğan, bu görevini 25 Ağustos 1972'ye kadar yürüttü.

Daha sonra Milli Görüş hareketinin kurucusu ve eski başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın daveti üzerine siyasete giren Doğan, Milli Selamet Partisinden (MSP) 1973-1980 arasında, iki dönem Erzurum Senatörü olarak görev yaptı.

1980 askeri darbesi döneminde Kirazlıdere Tutukevi'nde 8 ay tutuklu kalan Doğan, 1991'den itibaren 3 dönem Gümüşhane Milletvekili olarak TBMM'de yer aldı.

Arapça, Farsça ve Fransızca bilen Doğan, bir kısım arkadaşıyla 1987'de İSİLAY'ı kurdu. Doğan, Mütevelli Heyeti Başkanı olduğu vakfın Keçiören ve Balgat'taki müesseselerinde, ilerleyen yaşına rağmen eğitim faaliyetlerine devam ediyordu. 

KDK'dan ilginç tribün kararı

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), gittiği maçta bulunduğu tribündeki bazı taraftarların çirkin ve kötü tezahüratı nedeniyle bir sonraki maça girişi yasaklanan kişinin başvurusu üzerine, Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) bu yönde tezahürat yapanların kameralarla tek tek belirlenmesi ve bu kişilere yaptırım uygulanması tavsiyesinde bulundu.
04.12.2023 00:20:00
AA
KDK'dan ilginç tribün kararı
KDK'dan ilginç tribün kararı

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), gittiği maçta bulunduğu tribündeki bazı taraftarların çirkin ve kötü tezahüratı nedeniyle bir sonraki maça girişi yasaklanan kişinin başvurusu üzerine, Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) bu yönde tezahürat yapanların kameralarla tek tek belirlenmesi ve bu kişilere yaptırım uygulanması tavsiyesinde bulundu. KDK'nin kararına göre, bir taraftarın gittiği maçta, tribündeki bazı kişiler çirkin ve kötü tezahüratta bulundu. Bu nedenle tribünün ilgili blokunda bulunan bütün tarafların bir sonraki maça girişleri Pasolig uygulaması üzerinden yasaklandı.

Kendisinin çirkin ve kötü tezahürat yapmadığını, Pasolig uygulamasında maça girenlerin kimlik bilgilerinin bulunduğunu, çirkin ve kötü tezahürat yapanların tek tek stadyumda bulunan kameralarla belirlenerek ceza uygulanabileceğini savunan taraftar, KDK'ye şikayette bulundu.


KDK, çirkin ve kötü tezahürat yapanların kamera sistemleriyle tek tek belirlenerek ceza uygulanması yönünde TFF'ye tavsiye kararı verdi. Kararda çirkin ve kötü tezahüratta bulunanların tek tek belirlenebileceğine işaret edildi. AA

İşte gerçek beka sorunu: Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer

Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul'da verdiği konferansta, depreme karşı en etkili çözümün 'depreme dirençli yerleşim alanları oluşturmak' olduğunu dile getirerek, "Türk milleti bunu yapmadığı sürece 21. asrı ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız olarak atlatamayız" dedi.
04.12.2023 00:13:00 / Güncelleme: 04.12.2023 07:50:19
Haber Merkezi
 İşte gerçek beka sorunu:  Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer
 İşte gerçek beka sorunu:  Bağımsızlığın yolu depreme dirençli kentlerden geçer
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul Rumeli Üniversitesi'nde "Deprem Gerçeği ve Yapılması Gerekenler" başlıklı konferans verdi. Prof. Dr. Görür deprem gerçeği ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

"Türkiye'nin her tarafı faylarla dolu. Bu fayların deprem yineleme periyodu dolduğu zaman deprem kaçınılmaz" olacaktır diyen Görür, şunları söyledi:

"Türkiye'nin hemen hemen her yerinde deprem olacak. Öyle dörtlük beşlik depremlerden bahsetmiyorum. 7 ve üzeri büyüklüğündeki afet niteliğinde depremler olacak. Dolayısıyla bu ülkede herhangi bir gece bir sabah kalktığınızda herhangi bir yerde büyük bir depremin olduğunu, binlerce evin yıkıldığını, insanımızın öldüğünü duyabilirseniz. Gerçek olan bu. Çözümü ise çok basit. Tek çözüm depreme dirençli yerleşim alanları oluşturarak, ülkemizdeki bütün yerleşim alanlarını depreme dirençli yapılmasını sağlayacağız. Bu mümkün değil gibi gözüküyor ama gayet mümkün. Örneklemek gerekirse, Kaliforniya, Japonya, Meksika hatta Brezilya, Arjantin, İtalya, Çin… Bütün buralarda depreme dirençli kentler oluşturulmuş, özellikle Endonezya'da. Bu ülkelerde, Türkiye'deki depremlerden daha büyük şiddetle depremler olduğu halde, özellikle Japonya'da, 35 kişi ya ölüyor ya ölmüyor. Günlük yaşam bile değişmiyor."


Marmara'da risk büyük

Marmara Bölgesi'nin deprem tehdidi altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Naci Görür, şunları söyledi:

"Marmara Denizi'nin içinde İzmit Körfezi'nden başlayıp Tekirdağ'a giden bir fay zonu var. Bu zon dünyanın en tehlikeli ve en çok deprem üreten zonlarından biri. Uzunluğu 160 kilometre ve 3 parçadan meydana geliyor. Biri Adalar'ın güneyindeki Adalar Fayı, diğeri Kumburgaz Fayı, öbürü de Tekirdağ Fayı. Bizim denizaltı ile yaptığımız çalışmalar Tekirdağ Fayı'nın 1910 senesinde kırıldığını gösteriyor. Kalan iki fay da kilitli ve deprem üretebilecek durumda. Ne zaman üretir? Onu bilmiyoruz ama 1999 depreminden sonra diyelim ki 30 yıl içerisinde. Her an olmak kaydıyla Marmara'da depremin olma olasılığı 30 yıl içinde yüzde 64. Şimdiye kadar 24 senemiz geçti. Dolayısıyla bu iki fay depremi oluşturacak. Bu iki fay aynı anda kırılırsa depremin büyüklüğü 7.5'e kadar varabilecek."

Aslında 15 yılda her şey tamamlanabilir

Prof. Dr. Naci Görür, "Beklediğimiz Marmara depremi olursa, ne olur" sorusunu şöyle cevapladı:

"Tek kelime ile yıkım olur. Altyapı yapı stoku, çevre tamamen çok büyük yoğunlukla imha olur. Bakın bu 11 kentte deprem oldu ya 11 kentteki yıkımı düşünün. Ondan çok daha fazla olur. Güneydoğu'da aşağı yukarı 100 milyon ton moloz açığa çıktı. İstanbul'da bu birkaç 100 milyon ton olur. Anormal bir yıkım olur çünkü kent yoğunluğu nüfus yoğunluğu kadar. Burada inşaat yoğunluğu da fazla olduğundan can kaybımız çok fazla olabilir. Mesela İstanbul'da 97 bin binanın tamamen çökeceği IBB tarafından yapılan çalışmalarda ortaya koyuldu. Bu demek milyonlarca insanın can güvenliği olmayacak. Marmara böyle bir tehdit altında... Ve maalesef insanlar hala bunun farkında değil. Burada çok basit yapılması gerekenler. Sadece 6 tane madde var. Dünyadaki bütün kentler bu 6 bileşenden oluşur. Bunlarda nedir? Yönetim sistemi, halk, altyapı, yapı stoku, ekosistem, çevre ve ekonomi... Halk muhakkak eğitilmeli. Alt yapıyı iyileştirmek gerekir. Bunun için de mesela İstanbul'un Avrupa ve Asya yakasının içme suyu ve kanalizasyon şebekesinin deprem analizini yaptım. Deprem sırasında hangi boruda kaç kırık olacağını yetkililere ilettim. Yapılması gereken bu boruları değiştirmek ve daha esnek borular yerleştirmek. Oturduğumuz kentleri deprem dirençli yapmalıyız. İnanın mümkündür. Bir bakanlık kurulsa ve bu işe başlanırsa 15 sene içerisinde Türkiye deprem dirençli hale getirilebilir. Depreme bakarken siyaseti bırakın ama oy vereceğiniz insanlardan kentlerin deprem dirençli olmasını isteyin. Bunu Türk milleti yapmadığı sürece 21. asrı ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız olarak atlatamayız." 

Batman'da 1 ton 150 kilo et imha edildi

Batman'da kaçak ek kesimleri ile mücadele çerçevesinde düzenlenen operasyonlarda ele geçirilen 1 ton 150 kilo sığır eti ekipler tarafından imha edildi
03.12.2023 18:57:00
İhlas Haber Ajansı
Batman'da 1 ton 150 kilo et imha edildi
Batman'da 1 ton 150 kilo et imha edildi
Batman'da kaçak ek kesimleri ile mücadele çerçevesinde düzenlenen operasyonlarda ele geçirilen 1 ton 150 kilo sığır eti ekipler tarafından imha edildi.

Batman Valiliği'nden yapılan açıklamada, kent merkezinde kaçak et kesim yapan işletmelere yönelik eş zamanlı operasyon düzenlendi.

İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Halk Sağlığı Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü ekipleri ve Belediye Zabıta ekiplerinin katılımı ile gerçekleştirilen operasyonlarda kaçak olarak kesildiği belirlenen 1 ton 150 kilo karkas sığır eti ele geçirildi.

Ele geçirilen etler, halk sağlığını korumak ve 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri Bitki Sağlığı Gıda Yem kanunu gereği; derin çukur kazılarak üzerine sönmemiş kireç dökülerek imha edildikten sonra açılan çukur toprakla dolduruldu.

Kaçak kesim yapan işletmelere toplam 92 bin 350 TL idari para cezası kesildi.

Açıklamada, halk sağlığını korumak için kaçak kesim ile mücadelenin karalılıkla devam edeceği vurgusu yapıldı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2023

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.