Denizli'nin falsosu

Futbolculuğu döneminde en çok falsolu vuruşları dikkat çeker; özellikle de kornerlerinde bu vuruşları ivme kazanırsa fileler ilginç gollerle tanışırdı...

Mustafa Denizli'nin o vuruşları tarihe karıştı ama; teknik adamlık o ki "fikir vuruşları", gündemdeki yoğunluğunu futbolseverlere olanca gücünle hissettiriyor...

Futbolsever dediysem; bunların içine taraftar, yönetim, medya ve futboldan hoşlanan cümle alemi katıyorum... Bu saydıklarımın hepsi bazen, yok yok genelde; Mustafa hocanın "falsolu fikir vuruşları"yla kontürpiye kalıp ters köşeye balıklama atlıyorlar!..

Ne yalan söyleyeyim o meşhur atlamaya kendimi de dahil ediyorum!..

Hiç bilinir miydi sezon başından beri bir tek resmi maç oynamayan Ali Akdeniz'in banko Bayern Leverkusen önüne çıkacağı... Ümit Özat'ın yeniden 11'e iltihak edeceği... Hakan Bayraktar'ın dev bir maçta şans bulacağı... F.Bahçe'nin yepyeni bir sisteme bürüneceği... İşte Çarşamba gecesi Denizli'nin "falsolu fikir vuruşları"ndan bu gibi legal yaptırımlar çıktı...

Konunun muhataplarından biri olarak Mustafa Denizli hocama cevap vermek zorundayım...

Genel anlamda sütunlara dökecek olursam Denizli, o günden kazançlı çıkmıştır. Ali Akdeniz sırıtmamış; hatta maçın kader oyuncusu olmuştur... Ümit Özat yeni yerinde beklenenin üstünde performans göstermiştir. Hakan Bayraktar G.Antep'teki diri oyunlarından birini sergilemiştir... Leverkusen maçı oyun düzeni; deplasman fobisine son verecek nitelikte görülmüştür...

Demek ki Mustafa hocanın "falsolu fikir vuruşları" falsolu ancak; bizi ters köşeye yatıracak tarzda olmamıştır.

Bu da gösteriyor ki; yeni falsolara her zaman hazırlıklı olalım!..

Bendeniz hazırlıklıyım da sevgili Denizli; diğer ters köşeye yatanlar hazır kıta mı onu bilemem. Rize'de çivilemeye yönelmeyelim de!..