Prof. Dr. Haydar Baş'ın "İmam Ali" eserini okumaya devam ediyorum.Eseri okudukça ilk defa öğrendiğim bilgiler karşısında hayretler içinde kalıyorum.Hz. Ali Efendimizi küçüklüğümden beri zaten çok seviyordum, onun hakkında öğrendiklerimi fırsat buldukça anlatıyordum, ama "İmam Ali" eserinden öğrendiklerim ona olan sevgimin katlanarak artmasına neden oluyor.Allah bu güzide eseri bizlere kazandırandan razı olsun.Eserde her satır dikkat çekici hepsini bu sınırlı satırlarda aktaramam, ama bazı bölümlerini sizlerle paylaşacağım. Hz. Ali Efendimizin doğumu harikulade olaylara sahne oluyor. Hz. Ali'nin (KV) doğumu kimseye nasip olmayan bir yerde zuhur etmiştir, Allah'ın evi Kâbe'de.Olay şöyle naklediliyor:Abdulmuttalib'in oğlu Abbas ve diğer birkaç kişiyle birlikte Kâbe'nin tam karşısında oturmuş sohbet ediyorduk. Esed kızı Fatıma'nın (Hz. Ebu Talib'in hanımı) Kâbe'ye doğru geldiğini gördük. Kâbe'nin karşısına gelip şöyle dedi:"Ya Rabbi! Sana, peygamberlerine ve onların kitaplarına inanıyorum. Ceddim İbrahim'in hak ve söylediklerinin de dosdoğru olduğuna şahadet ederim. Bu evi Senin emrinle inşa etti. O'nun ve karnımda taşıdığım şu bebeğin aşkına. Şu doğumu bana kolaylaştır."Bu sırada hepimizi hayretler içinde bırakan bir olay oldu. Hepimizin gözleri önünde Kâbe'nin duvarı yıkıldı. Ve o değerli kadın adımını atıp içeri girdi. Sonra da duvar bitişip eski haline geldi. Gözlerimize inanamıyorduk. İlk şaşkınlığımızı atlatınca, hepimiz telaşla yerimizden fırlayıp Kâbe'nin kapısına koştuk ama kapı bir türlü açılmıyordu. İşin içinde Kâbe'nin Rabbinin bir hikmeti olduğunu anladık. Dört gün sonra o yüce hanım, kucağında gururla tuttuğu nur topu gibi bir bebekle Kâbe'den çıktı... "Gaipten gelen bir ses bu bebeğin adını Ali koymamı istedi" dedi. Doğumundan ölümüne tam bir hikmet yumağı olan kişi İmam Ali...Hicret anında yaşadıkları da çok ilginç...Hz. Ali, Peygamber Efendimizin (SAV) ölüm döşeğine yatıyor ve O'nun canına karşılık kendi canını ortaya koyuyordu.Peygamber Efendimiz Hz. Ali gelmeden Medine'ye girmemiştir. Hz. Ali Peygamberimizin verdiği emanetleri dağıttıktan sonra yanına Peygamberimizin kızı Hz. Fatıma'yı, annesi Hz. Fatıma bint-i Esed'i, Fatıma bint-i Zubeyr bin Abdulmuttalib'i, Fatıma bint-i Hamza'yı, Hz. Peygamberin azadlısı Eymen'i ve Ebu Vakid El-Leysi'yi de almıştı.Büyük sıkıntılar yaşadıktan sonra Dacnan diye bir köye geldiler. Orada kendilerine zayıf Müslümanlardan bir grup katıldı. Geceyi orada geçirdiler. Gece boyunca kendisi ve Haşimoğulları'nın kadınları ayakta, oturarak ve yanları üzerine yatarak namaz ve Allah'ı zikirle meşgul oldular.İşte dikkatinizi çekmek istediğim nokta burası. Onlar daha Medine'ye varmadan haklarında ayet nazil olmuştu:"Onlar ayakta, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı zikrederler, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin düşünürler. Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, Benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar. Onları cennetlere koyacağım. Allah ki, karşılığın güzeli O'nun katındadır." (Al-i İmran 191-195)Meğer bu meşhur, sürekli okuduğumuz ayetler Hz. Ali, Hz. Fatıma ve onlarla beraber olanlar hakkındaymış. Ve dikkat ederseniz Allah hepsini cennetle müjdeliyor.Daha fazlasını öğrenmek istiyorsanız İmam Ali eserini mutlaka temin edip okuyun.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Suriye aynasında Türkiye’yi görebilmek! / 24.05.2025
- Milyonlarca gencimiz boşta geziyor / 21.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Milyonlarca gencimiz boşta geziyor / 21.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025