Davos'ta Dünya Ekonomi Forumu'na katılan iş adamlarına, küresel ekonomik büyümenin önündeki en büyük tehditler sorularak, bunları önceliklerine göre sıralamaları istendi. İş adamları dokuz ana tehdidi sıraladılar ve en büyük tehdidi de küresel bir ekonomik krizin yönetiminde yeterli bir liderliğin bulunmadığını ortaya koydular. Diğer maddelerin bazıları ise, küresel güven kaybının yaşanması, ABD'deki durgunluk, ciddi bir kredi sorunu, gelir adaletsizliği? olarak sıraladılar.Esasen Kapitalist dünyanın zirve toplantılarından biri olan Davos toplantısında bu tehditlerin "en önemli" olarak ifade edilmesi Kapitalizm'in çöküşünün bir itirafı niteliğindedir.Önce ABD'nin Kapitalizm'in kurallarıyla uyuşmayan devlet müdahalesiyle tüketimi destekleyici "acil önlem paketi", ardından da dünyanın önde gelen iş dünyasının ekonomik krizleri "yönetmede mahir lider eksikliği" itirafı?Bunlar basit olaylar değil, bugüne kadar var olan ekonomik sistemlerin artık tatmin etmediğinin en büyük göstergesi.Dünya önemli bir kabuk değişimine ihtiyaç duyuyor. Başta ABD'de ve sonra da küreselleşmenin etkisiyle tüm dünyada yaşanan ekonomi merkezli yapısal bir sorun var.İş adamları ekonomik krizler sebebiyle küresel bir güvensizlikten, durgunluktan bahsediyor ama her zamankinden farklı olarak esasen bütün bunların temelinde lider boşluğunun ve gelir adaletsizliğinin olduğunu da itiraf ediyor.Peki, Kapitalist dünyanın içerisinde krizleri yönetebilecek ve gelir adaletsizliğini gidebilecek bir lider çıkar mı?Yaşanan son küresel kriz gösterdi ki, Kapitalizm iflas etmiştir. Çünkü yaşanan bu kriz finansal değil, yapısal, yani tüketimden kaynaklanan bir problemdir ve bu problem de yıllardır Kapitalizm'in dayattığı tüketimi daraltıcı ekonomi politikalarının bir sonucudur. Çünkü kriz öncelikle Kapitalist dünyanın lider ülkeleri ABD ve İngiltere'de çıkmış ondan sonra dalga dalga dünyaya yayılmıştır.İş adamlarının krizin iyi yönetilemediğini itiraf etmesi, esasen bu güne kadar ekonomiyi yönlendiren ABD ve İngiltere'nin bu işi becerememesinin de itirafıdır.ABD'nin, ülkesinde yaşadığı son krizi, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nden aldığı bir formülle çözmeye çalışması, çözümsüz olan Kapitalizm'den nereye doğru meyledildiğini göstermektedir. Gelişmiş ülkelerin liderleri de bu konuda çözüm arayışı içindedirler.Tabii ki, ABD'nin bu çözümü kimden ve nereden aldığını dünyaya ilan etmesi beklenemez, ama uygulama kararı aldığı tüketimi teşvik paketini uyguladıktan sonra ve geçici de olsa faydasını gördükten sonra Milli Ekonomi Modeli'ni daha fazla gündemine alacağı kesin.Tabii şu da bir gerçek Prof. Dr. Haydar Baş, böyle orijinal bir modeli ortaya koyabilecek kabiliyette bir lider. Milli Ekonomi Modeli kitabı çözümün ana hatlarını, genel mantığını ve ölçülerini ortaya koyuyor. Uygulama noktasındaki ayrıntılar ise Prof. Dr. Baş'ta gizli.Bu da dünya ekonomi biliminin ilgisinin sadece Milli Ekonomi Modeli'ne değil, aynı zamanda Model'in sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'a da çevrileceğini gösteriyor.Milli Ekonomi Modeli dünya ekonomilerinin aradığı çözümün adresi, Prof. Dr. Haydar Baş ise dünyanın kilitlendiği bir dönemde bu kilidi açabilecek tek anahtar kişi.Zaten İstanbul, Bakü ve Almanya'nın Heldelberg kentlerinde yapılan üç adet uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresinde, katılan dünya çapındaki yerli ve yabancı bilim adamlarının Prof. Dr. Haydar Baş'ın Modeline "sadece Türkiye'yi değil, dünyanın problemlerini çözebilecek tek Model" olarak ilan etmeleri boşuna değil. Dünyanın yavaş yavaş dikkate aldığı ve uygulamaya başladığı bu eşsiz ve tek çözüm modelini, içinden çıktığı Türkiye ne zaman fark edecek merak konusu.Dünyada herkesin gözü Türkiye'den çıkan bir modelde, Türkiye'nin gözü ise Kapitalizm'den dolayı piyasaları çökmüş olan ABD'de ve onun uzantısı IMF'de.Onlar bizden çözüm alıyor, biz ise onlardan çözümsüzlük ve kaos."Hazine üzerinde oturan dilenci" tabiri tam bizi tarif ediyor herhalde.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024