Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Nisan ayı enflasyon rakamlarını açıkladı ve yıllık bazda tüketici fiyatlarındaki enflasyon (TÜFE) yüzde 10.19, üretici fiyatlarındaki enflasyon ise (ÜFE) yüzde 10.42 arttı.Böylece resmi enflasyon rakamları yeniden çift haneye çıkmış oldu.Burada dikkat çeken nokta bu artışta en büyük katkıyı yüzde 30 ile tarım ürünlerinin yapmış olması.Esasen enflasyon paketinde bulunan ve hiç kullanılmayan malzemeler çıkartıldığında ve tarım ürünlerinin özellikle dar gelirli vatandaşlar için önemi ön plana çıktığında aslında gerçek enflasyonun en az yüzde 30'lar seviyesinde olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü diğer önemli giderlerde özellikle de doğal gaz, elektrik gibi olmazsa olmaz kalemlerde enflasyon artışı çok daha fazladır. Geliri yüksek olan kesimlerin enflasyon diye bir derdi yoktur. Enflasyondaki astronomik artışların asıl vurduğu kesim dar gelirli ücretlilerdir, açlık ve yoksulluk sınırının altında bocalayıp duran geniş halk kitleleridir.Bu kesimlerin rutin harcama kalemleri dikkate alınarak yapılan hesaplamalarda enflasyon yıllık bazda yüzde 40'tan aşağıya çıkmayacaktır.Zaten dikkat ederseniz vatandaşın satın alma gücü özellikle AKP iktidarı döneminde sürekli düşmüştür, vatandaşın tüketme kabiliyeti kalmamıştır. Dükkanlar, mağazalar ağızlarına kadar mal dolu olmasına rağmen sinek avlamaktadır.İşte bu gerçekler de pratik olarak göstermektedir ki, enflasyon bahsedildiği gibi düşük rakamlarda değil, çok daha fazladır. Enflasyon rakamları sırf ekonomiyi tozpembe göstermek için düşük gösterilmeye çalışılmaktadır, ama bu aslında ülke ekonomisinin altına mayın döşemekten farklı değildir.Enflasyon gerçekte yüksek olmasına rağmen düşük gösterilmesi, ücretlerin de buna paralel azalmasına ve tüketimin yok olmasına neden olmaktadır. Tüketimin yok olması ürünlere pazar bulunamaması ve üreticinin de yok olması anlamına gelmektedir.Dolayısıyla enflasyonla mücadele adı altında yürütülen tüketimi daraltıcı politikaların hepsi yanlıştır ve yarayı daha da derinleştirmektedir.Bu tür yöntem talebin üretimden çok fazla olduğu yani talep enflasyonunun yaşandığı durumlarda belki uygulanabilir yöntemdir ama ülkemizde talep enflasyonu değil üretim maliyetlerinin yüksekliğinden kaynaklanan maliyet enflasyonu vardır.Eğer müşteri az ve ürün çok olmasına rağmen fiyatlarda büyük artışlar yaşanıyorsa bunun tek anlamı maliyet enflasyonunun olmasıdır.Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yıllardan beri "ülkemizde talep enflasyonu yok, maliyet enflasyonu var" derken sırf muhalefet yapmak için değil, bahsettiğimiz gerçekleri öngördüğünden dolayıdır.Esasen enflasyonla mücadeleye yoğunlaşmak da bir ekonomi yönetimi için doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü enflasyon gidişatın yanlışlığını gösteren bir göstergedir.Siz gidişatta herhangi bir düzeltme yapmaz da masa başında gösterge rakamlarıyla uğraşırsanız bu kanserin tedavisinde makyaj malzemesi kullanmak gibi olur.Enflasyonun sıfır olabildiği tek nokta üretimtüketim dengesinin sağlandığı noktadır. Bu da ancak bağımsız ve milli bir para politikası ile sağlanır.Üretim, müşteri olduktan sonra öyle ya da böyle olur, ama ekonomide eksik ayak tüketimdir. Bir elin tüketiciyi sürekli olarak üretim seviyesine getirmesi gerekmektedir. Bu da sosyal devlet uygulamaları demektir.İşte bu gerçekleri de ifade eden ve bu noktada çözüm sunan tek lider de tüketim yanlı bir model olan Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024