Sayın Erdoğan iktidar olmadan önce hemen her şeye karşıydı. AB'ye karşıydı, ABD'ye karşıydı, İsrail'e karşıydı, Vatikan'a, Patrikhane'ye karşıydı. Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına da karşıydı.
Ne zaman iktidar oldu işte o zaman karşı olduklarının bizzat savunucusu oldu. Bu odaklarla dost oldu.
1998'de İBB Belediye Başkanı olan Sayın Erdoğan şöyle diyordu: 'İstanbul'un tarihi mirası korunmalıdır. Ancak Fener Rum Patrikhanesi gibi kurumlar, Yunanistan ve Batı'nın siyasi ajandalarını Türkiye'ye taşımamalıdır. Ekümenik statü, Lozan'ı aşan bir talep olup, milli egemenliğe tehdittir.'
Aynı Erdoğan 2000 yılındaki Fazilet Partisi Kongresinde ise 'Azınlık vakıfları ve Patrikhane gibi yapılar, devletin egemenliğini kabul etmeli. Ekümenik unvanı, Türkiye'nin iç işlerine karışma aracı haline gelmiştir; bu, milli birlik için kabul edilemez." /Sabah Gazetesi 2000-05-20).
İktidar olduktan sonra
2012'de Güney Kore'deki Nükleer Güvenlik Zirvesine katılan Sayın Erdoğan: 'Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Bu konuyu Sayın Obama ile de ele aldık ve olumlu bir süreç başlatıyoruz."
Aynı Erdoğan geçen ay Trump ile görüşmesinden önce "Sayın Trump'ın gerek birinci döneminde gerekse ikinci döneminde Türkiye-ABD ilişkilerinde farklı bir süreci yaşıyoruz. Heybeliada Okulu ile ilgili üzerimize ne düşerse biz onu zaten yapmaya hazırız. Dönünce de Sayın Bartholomeos ile bu konuyu görüşme fırsatı bulacağım' cümlelerini kurmuştu.
Papa'nın gelmesinden hemen önce de: "Türkiye'nin Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Bu adımı, Yunanistan'daki Müslüman azınlıkların haklarının iyileştirilmesine yönelik karşılıklı önlemlerle destekleyeceğiz. Restorasyon tamamlandı, seminer hazır; siyasi irade ile açılış gerçekleşebilir' diyordu.
Bu okul nedir, ne iş yapar?
Bu okul ile ilgili tarihçilerin, siyasetçilerin açıklamaları buranın okul ötesi bir kurum olduğunu, Patrikhane ve Patriklerin Osmanlı'da ve cumhuriyet dönemlerinde özellikle son 20 yılda neler yaptıklarına, neler istediklerine bakarsak bu okulun amacını da görürüz.
Lozan, Anayasa, Milli Eğitim kanunlarına rağmen bu okul hakkında birçok AKP'li isim açılması arzularını dile getiriyorlar. Bunlardan birisi de Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Heybeliada Ruhban Okulu'nun açık olmasını arzu ederim."
Cevabı ise hemşerisi, milli güvenlik, etnik milliyetçilik, ülkemize karşı tehditler gibi başlıklarda birçok eseri, makalesi olan Prof. Dr. Emin Gürses: "Yusuf Tekin Rize İmam Hatip'te okudu. 'Ruhban Okulu'nun açılması kişisel arzum' diyorsa, ya din değiştirdi ya da aklı yetmiyor' sözleri ile verdi.
Gelelim işin aslına
"Ruhban Okulu'nun arazisi 146 dönüm. İçinde 5 kilise, 3 manastır, kütüphane, matbaa var. 19. yüzyılda Osmanlı bunu verdiğinde nüfusun 250 bini Rum'du, bugün 2 bin kişi bile yok. Bu araziyi geri alıp 'bağımsız bir dinî devletçik' kurmak istiyorlar…
Okul 1971'de kapatıldığında içinde 7 profesör, 42 öğrenci vardı. Bugün açılırsa ilk yıl 150-200 öğrenci alacak, bunların %80'i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayacak. Yunanistan, Gürcistan, Rusya, Ukrayna, ABD vatandaşı gençler gelecek. Bu çocuklar diplomatik dokunulmazlık da talep edilecek." (Aytunç Altındal 2008, Star TV – Arena programı belgeleriyle göstererek)
Pontus hayali
'1919'da İngilizler ve Yunanistan, Karadeniz'de Pontus devletini kurmaya kalktı, başaramadı. 1991'de SSCB çökünce aynı proje bu kez 'dinî ve kültürel özerklik' kisvesiyle geri geldi. Projenin siyasi merkezi Washington'dur, finansmanı Brüksel'dedir…
ABD'de 'Pontic Greek Society', 'Pontian Federation of America' gibi dernekler milyonlarca dolar topluyor. AB ise her yıl Trabzon, Giresun, Ordu'daki 'kültürel etkinlik' adı altında bu derneklere para aktarıyor." (Aytunç Altındal 2011, Star TV – Arena, belgeleri ekranda gösterdi)
Pontus haritası hazırdır: Trabzon merkezli 9 ilimizi kapsar
"Pontus devleti hayal edilen sınırlar: Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Gümüşhane, Bayburt ve Artvin.
Harita 1994'ten beri Yunanistan ve ABD'deki Pontus derneklerinin internet sitelerinde açık açık yayınlanıyor…
Trabzon'da Santa Maria Kilisesi 2013'te ibadete açıldı. Ardından Of'ta, Maçka'da, Sürmene'de eski kiliseler restore ediliyor. Her kilisenin yanına 'Pontus Kültür Merkezi' açılıyor. Sonra Rumca kursları başlıyor. 20 yıl sonra 'burada Rum çoğunluk var' diyecekler."
Heybeliada Ruhban Okulu, Pontus'un din adamı fabrikası olacak
"Okuldan mezun olacak papazlar Karadeniz'e gönderilecek. Her köyde bir Rum Ortodoks kilisesi açılacak. 50 yıl sonra 'Pontus Ortodoks Cumhuriyeti' diye bir devlet kurulacak." (2010, TGRT)
"Pontus projesi bitti demeden bitmez. Bugün uyuyor gibi görünüyor ama 20-30 yıl sonra Karadeniz'de Yunan bayraklı kiliseler, Yunan pasaportlu papazlar, Yunan plakalı arabalar görürseniz şaşırmayın. Çünkü tohum 1991'den beri ekiliyor."
"Artık 'Karadeniz'de 5-6 milyon kripto Rum var' diyorlar. 'Osmanlı zamanında zorla Müslümanlaştırıldık' iddiasıyla DNA testi yaptırıp 'ben aslında Rum'um' diyenler türeyecek. Yunanistan zaten bunlara vatandaşlık veriyor." (Aytunç Altındal 2012, Beyaz TV)
Sonuç
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack: 'Hedefimiz, Türkiye'de Eylül 2026'da Heybeliada Ruhban Okulu'nu yeniden açmak.'
Sen ne diyorsun?
Ne zaman iktidar oldu işte o zaman karşı olduklarının bizzat savunucusu oldu. Bu odaklarla dost oldu.
1998'de İBB Belediye Başkanı olan Sayın Erdoğan şöyle diyordu: 'İstanbul'un tarihi mirası korunmalıdır. Ancak Fener Rum Patrikhanesi gibi kurumlar, Yunanistan ve Batı'nın siyasi ajandalarını Türkiye'ye taşımamalıdır. Ekümenik statü, Lozan'ı aşan bir talep olup, milli egemenliğe tehdittir.'
Aynı Erdoğan 2000 yılındaki Fazilet Partisi Kongresinde ise 'Azınlık vakıfları ve Patrikhane gibi yapılar, devletin egemenliğini kabul etmeli. Ekümenik unvanı, Türkiye'nin iç işlerine karışma aracı haline gelmiştir; bu, milli birlik için kabul edilemez." /Sabah Gazetesi 2000-05-20).
İktidar olduktan sonra
2012'de Güney Kore'deki Nükleer Güvenlik Zirvesine katılan Sayın Erdoğan: 'Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Bu konuyu Sayın Obama ile de ele aldık ve olumlu bir süreç başlatıyoruz."
Aynı Erdoğan geçen ay Trump ile görüşmesinden önce "Sayın Trump'ın gerek birinci döneminde gerekse ikinci döneminde Türkiye-ABD ilişkilerinde farklı bir süreci yaşıyoruz. Heybeliada Okulu ile ilgili üzerimize ne düşerse biz onu zaten yapmaya hazırız. Dönünce de Sayın Bartholomeos ile bu konuyu görüşme fırsatı bulacağım' cümlelerini kurmuştu.
Papa'nın gelmesinden hemen önce de: "Türkiye'nin Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması konusunda üzerimize düşeni yapacağız. Bu adımı, Yunanistan'daki Müslüman azınlıkların haklarının iyileştirilmesine yönelik karşılıklı önlemlerle destekleyeceğiz. Restorasyon tamamlandı, seminer hazır; siyasi irade ile açılış gerçekleşebilir' diyordu.
Bu okul nedir, ne iş yapar?
Bu okul ile ilgili tarihçilerin, siyasetçilerin açıklamaları buranın okul ötesi bir kurum olduğunu, Patrikhane ve Patriklerin Osmanlı'da ve cumhuriyet dönemlerinde özellikle son 20 yılda neler yaptıklarına, neler istediklerine bakarsak bu okulun amacını da görürüz.
Lozan, Anayasa, Milli Eğitim kanunlarına rağmen bu okul hakkında birçok AKP'li isim açılması arzularını dile getiriyorlar. Bunlardan birisi de Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Heybeliada Ruhban Okulu'nun açık olmasını arzu ederim."
Cevabı ise hemşerisi, milli güvenlik, etnik milliyetçilik, ülkemize karşı tehditler gibi başlıklarda birçok eseri, makalesi olan Prof. Dr. Emin Gürses: "Yusuf Tekin Rize İmam Hatip'te okudu. 'Ruhban Okulu'nun açılması kişisel arzum' diyorsa, ya din değiştirdi ya da aklı yetmiyor' sözleri ile verdi.
Gelelim işin aslına
"Ruhban Okulu'nun arazisi 146 dönüm. İçinde 5 kilise, 3 manastır, kütüphane, matbaa var. 19. yüzyılda Osmanlı bunu verdiğinde nüfusun 250 bini Rum'du, bugün 2 bin kişi bile yok. Bu araziyi geri alıp 'bağımsız bir dinî devletçik' kurmak istiyorlar…
Okul 1971'de kapatıldığında içinde 7 profesör, 42 öğrenci vardı. Bugün açılırsa ilk yıl 150-200 öğrenci alacak, bunların %80'i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayacak. Yunanistan, Gürcistan, Rusya, Ukrayna, ABD vatandaşı gençler gelecek. Bu çocuklar diplomatik dokunulmazlık da talep edilecek." (Aytunç Altındal 2008, Star TV – Arena programı belgeleriyle göstererek)
Pontus hayali
'1919'da İngilizler ve Yunanistan, Karadeniz'de Pontus devletini kurmaya kalktı, başaramadı. 1991'de SSCB çökünce aynı proje bu kez 'dinî ve kültürel özerklik' kisvesiyle geri geldi. Projenin siyasi merkezi Washington'dur, finansmanı Brüksel'dedir…
ABD'de 'Pontic Greek Society', 'Pontian Federation of America' gibi dernekler milyonlarca dolar topluyor. AB ise her yıl Trabzon, Giresun, Ordu'daki 'kültürel etkinlik' adı altında bu derneklere para aktarıyor." (Aytunç Altındal 2011, Star TV – Arena, belgeleri ekranda gösterdi)
Pontus haritası hazırdır: Trabzon merkezli 9 ilimizi kapsar
"Pontus devleti hayal edilen sınırlar: Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Gümüşhane, Bayburt ve Artvin.
Harita 1994'ten beri Yunanistan ve ABD'deki Pontus derneklerinin internet sitelerinde açık açık yayınlanıyor…
Trabzon'da Santa Maria Kilisesi 2013'te ibadete açıldı. Ardından Of'ta, Maçka'da, Sürmene'de eski kiliseler restore ediliyor. Her kilisenin yanına 'Pontus Kültür Merkezi' açılıyor. Sonra Rumca kursları başlıyor. 20 yıl sonra 'burada Rum çoğunluk var' diyecekler."
Heybeliada Ruhban Okulu, Pontus'un din adamı fabrikası olacak
"Okuldan mezun olacak papazlar Karadeniz'e gönderilecek. Her köyde bir Rum Ortodoks kilisesi açılacak. 50 yıl sonra 'Pontus Ortodoks Cumhuriyeti' diye bir devlet kurulacak." (2010, TGRT)
"Pontus projesi bitti demeden bitmez. Bugün uyuyor gibi görünüyor ama 20-30 yıl sonra Karadeniz'de Yunan bayraklı kiliseler, Yunan pasaportlu papazlar, Yunan plakalı arabalar görürseniz şaşırmayın. Çünkü tohum 1991'den beri ekiliyor."
"Artık 'Karadeniz'de 5-6 milyon kripto Rum var' diyorlar. 'Osmanlı zamanında zorla Müslümanlaştırıldık' iddiasıyla DNA testi yaptırıp 'ben aslında Rum'um' diyenler türeyecek. Yunanistan zaten bunlara vatandaşlık veriyor." (Aytunç Altındal 2012, Beyaz TV)
Sonuç
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack: 'Hedefimiz, Türkiye'de Eylül 2026'da Heybeliada Ruhban Okulu'nu yeniden açmak.'
Sen ne diyorsun?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Erdoğan, Ruhban okuluna da karşıydı / 03.12.2025
- Papa’nın ziyaretini görenler ve görmeyenler / 02.12.2025
- Ekümeniklik dinî bir unvan değil, siyasî bir silahtır / 01.12.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş: ‘Ben ölürsem sakın ağlamayın ama’ / 30.11.2025
- II. Vatikan Konsilinde İslam’ın ölüm fermanı imzalanmıştır / 29.11.2025
- Papa geldi ama neden geldi? / 28.11.2025
- Pervin Buldan: ‘Açıklamazsak namerdiz’ / 27.11.2025
- AKP-MHP görevlerini CHP’de göstermelik muhalefetini yapıyor / 26.11.2025
- Murat Bardakçı, Erdoğan’a cevap verecek mi? / 24.11.2025
- Seçimlerden önce ‘HDP hangi masanın altında’ diye yazmışım / 23.11.2025
- Papa’nın ziyaretini görenler ve görmeyenler / 02.12.2025
- Ekümeniklik dinî bir unvan değil, siyasî bir silahtır / 01.12.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş: ‘Ben ölürsem sakın ağlamayın ama’ / 30.11.2025
- II. Vatikan Konsilinde İslam’ın ölüm fermanı imzalanmıştır / 29.11.2025
- Papa geldi ama neden geldi? / 28.11.2025
- Pervin Buldan: ‘Açıklamazsak namerdiz’ / 27.11.2025
- AKP-MHP görevlerini CHP’de göstermelik muhalefetini yapıyor / 26.11.2025
- Murat Bardakçı, Erdoğan’a cevap verecek mi? / 24.11.2025
- Seçimlerden önce ‘HDP hangi masanın altında’ diye yazmışım / 23.11.2025















































































